Futbol’un cilveleri

Futbol hastası olduk, neredeyse haftanın her günü bir maç ile hayatımıza girmiş durumda. Takımımızın 3 günde bir oynadığı maçlar ile yeni bir tempo yakalayarak futbol aksiyonuna daha hızlı ayak uydurduk.

Salı günü İnter karşısında oynadığımız olağanüstü futbol ile kendi sahamızda İnter’e adeta ders verdik. Şampiyonlar liginde son oynadığı 4 maça göre en güzel futbolu İnter karşısında oynadık. Avrupa devi takımın İnter’den 4 puan almamız bile herkesin dikkatini çekmişti. Çünkü Fenerbahçe’nin yerine Trabzonspor’un gitmesi ülke genelinde hayal kırıklığına uğramışlardı.

Kadrosu geniş olan Fenerbahçe’nin daha başarılı olacağını düşünenler yanıldı. Takımda yeteri kadar alternatif olmayan bir spor kulübünün 5 puan ile ikinci sırada olmak bir başarı öyküsüdür. Daha önceki yıllarda milyon dolarlar ile Avrupa’da mücadele edenlerin puan alamadan Avrupa’ya veda etmesini çok gördük.

Avrupa’da bugüne kadar yakaladığımız şansızlıklar bu sefer rakip takımlarında oluyordu. İnter’in yakaladığı net pozisyonlarda kaleci Tolga’nın kalesinde devleşmesi yenilmemekte en büyük etken olmuştu.

Trabzonspor’da futbol kalitesi bu kadar artmışken Beşiktaş maçının ikinci yarısında hakemin hataları gölge düşürerek bir anda zirve yarışından Trabzonspor’u geri plana itti. Beşiktaş’ın penaltı pozisyonunda topa müdahale olmasına rağmen direk kırmızı kart olması, Beşiktaşlı Hilbertin ikinci sarı kart vermemesi ve en önemlisi Egemen’in kendi zıplayıp hayali olarak faul olması hiç de hazmedilemeyecek bir durumdur.

Maç boyunca ceza sahasına ikili mücadelelere müsamaha gösteren hakemin son dakikada ki gölü iptal etmesi taraftarı çileden çıkardı. Egemen yaptığı davranıştan üzüntü duymuş mudur? Bence duymamıştır. Sebep ise maç boyunca topun her ayağına geldiği zamanda taraftarın ıslık çalması, maç sonunda yaptığı hareket içinden “oh” dediği kanaatindeyim.

Maç boyunca Burak’ın tamamen tarafta oynaması bariz şekilde belli oluyordu. Gazetelerde Burak’ı yere göğe sığdıramamaları Burak’ı yükseklerden uçuruyordu. Önümüzdeki hafta maçlarında Burak’ın buna çok dikkat etmesi gerekir.

Beşiktaş maçının hakkı beraberlikti ama olmadı top bazen maalesef ki yuvarlak olmuyor. Nasıl mı? Eğer, top yuvarlak olsaydı son dakika golü tartışmasız gol olmayacak mıydı? Sahanın patronu ne dedi, gol değil ben gördüm faul. İyi öyle olsun bakalım, nasıl olsa sesimiz çıkmıyor. Vurun vurabildiğiniz kadar…