Galatasaray-Antalyaspor maçını bekleyen tehlike!...

Siyasette olduğu gibi, futbolda da gündem, birden değişiyor.

Bir bakıyorsunuz, ortalık, bir anda karışmış; daha doğrusu karıştırılmış.

Bir yanda taraflar, öbür yanda kendilerini taraf yerine koyanlar, amaca uygun senaryoları yazmaktan geri durmuyorlar.

Basında, özellikle “Üç Büyükler”in yandaşlığını üstlenenler, edilgen cümleli haberlerle tozu dumana katıyorlar. Kuşkusuz, bu durumdan en çok etkilenen de taraftar/lar oluyor. Stat dışında başlayan tartışma, ortalığı bulandırma, kışkırtma, doğal olarak, maç sırasında tribünlere yansıyor.

Kışkırtmaya uygun ortam hazırlayan, olayların işaret fişeğini atanlar, “suçlu” bulmakta gecikmiyorlar.

Kim/ler suçlu?

Taraf/lar!

Ya da taraftarı kışkırtan rakip takımın futbolcuları!

Ya, maç öncesinde senaryo yazanlar?

Onlar, “suçlu” yaratanlar, başka uygun ortamları beklemek üzere bir köşeye çekilirler.

*****

Yarın Galatasaray ile Antalyaspor, Ziraat Türkiye Kupası çeyrek finalin ikinci maçında karşı karşıya geliyor.

Antalya’daki ilk maç, Antalyaspor’un 2-1 galibiyetiyle bitti.

Galatasaray, ilk maçta yenilmekle kalmadı, ara transferde büyük umutlarla aldığı Jo’nun sakatlanmasıyla sonraki maçlar için kaygılanmaya başladı.

Jo, Antalyasporlu Şenol'la bir ikili mücadelede, Şenol'un herhangi bir teması olmamasına karşın sakatlandı.

Jo’nun sakatlaması üzerine hemen bir senaryo devreye sokuldu.

“Jo’nun işini bitirdik” başlığıyla sunulan senaryoda şöyle bir diyaloga yer verildi:

YALÇIN: Jo’nun işini bitirdik, artık rahat oynarız.

GS’Lİ FUTBLOLCU: Sen ne diyorsun, nasıl böyle bir şey yaparsın?

YALÇIN: Konuşma seni de sakatlarım.

GS’Lİ FUTBOLCU: Necati, Yalçın’a bir şey söyleyin ayıp ediyor.

NECATİ: Tamam, merak etmeyin. Yalçın sen de oyununu oyna.


Bu diyalogda dikkati çeken, Antalyasporlu futbolcuların adları yazılırken, Galatasaraylı futbolcunun adının yazılmaması.

Bu bile, haberdeki “sakatlığı”, Yalçın ile Necati’nin hedefe konduğunu gösteriyor.

Haberin ardından gelen gelişmeler iç açı değildi.

Adnan Polat’ın “kasap futbolcular” üzerine yaptığı genel açıklamadan sonra, özellikle Rijkaard’ın, Yalçın’ı işaret ederek, “Jo’yu bilerek sakatladı, Bir de bunu söyleyip gurur duyuyor.” demesi, ne ölçüde doğruydu?

*****

Galatasaray taraftarı, özellikle Yalçın ve Necati’ye tepki gösterecektir.

Çünkü Yalçın ile Necati, aslanların önüne atılan birer kurban!

Hedefteki futbolcunun her an kırmızı kart görme olasılığı vardır.

Antalyaspor’un maça “eksik” devam etmesi, sarı kartı olan futbolcunun bir sarı daha görmesi için çaba harcanacağı göz ardı edilmemelidir.

Hakem Bünyamin Gezer’e büyük iş düşüyor.

Galatasaray, mutlaka turu geçmek için varını yoğunu ortaya koyacaktır.

Koymalıdır da...

Antalyaspor, turu geçemezse, buraya kadar, denir; her şey eskisi gibi sürer.

Ya, Galatasaray elenirse?

İşte, Galatasaray, yönetici ve taraftarıyla bunu zor kabullenir.

Taraftar, ara transferde alınan ve büyük umut bağlanan yabancıların verimli olmadığını/ olmayacağını görünce, doğal olarak tepki gösterecektir.

Biliyoruz ki, “Büyükler”in yenilgisi, “saf dışı” kalması, her zaman “sorun” olmuştur.

*****

Saha dışında olanlardan Galatasaraylı futbolcular, taraftar etkilenir mi?

Kayseri’de, yöneticilerin tribüne yansıyan “gerginliği”, sahaya yansımadı.

Ama bu kez, işin içinde Teknik Direktör Rijkaard da var.

Aslanların önüne atılan Antalyasporlu futbolcular var!

*****

Umalım ve bekleyelim...

Futbolcular, taraftar, hakem/ler olanlardan etkilenmez...

Saha dışında oluşturulan “olumsuz hava”, kışkırtma olarak tribünlere, sahaya yansımaz; futbolseverler güzel bir maç izlerler...