Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

21 Kasım '10

 
Kategori
Futbol
 

Galatasaray Kayseri’de Mutsuz

Galatasaray Kayseri’de Mutsuz
 

Hafta içerisinde Misimoviç’in kadro dışı bırakılmasıyla hareketli ve hararetli saatler yaşayan Galatasaray zaten zorlu bir deplasman olan Kayseri’de sahaya hem fiziki hem de psikolojik olarak güçsüz olarak çıktı.

Galatasaray’da fetret devri diye nitelendirebileceğimiz bu kötü dönemdeki bariz düşüşü yavaşlatabilecek hamlelerin devamının gelip gelmeyeceğini bilemiyoruz. En azından devre arasına kadar bir daha Misimoviç benzeri bir hamle beklenmiyor. Ancak gerek saha içi dizilişte gerekse oyuncu seçiminde çeşitli varyasyonları göreceğimiz aşikar.

Hagi’nin verdiği gözdağının etkisi midir bilinmez ama maçın ilk 10 dakikasındaki tutukluk ve çekingenliği saymazsak oldukça istekli ve etkili bir Galatasaray izledik. Tabi Kayserispor’un futbol oynama ve oynatma isteğinin etkisini de göz ardı edemeyiz.

#

Maçın başında Kayserispor oldukça etkili bir baskı kurduğunda aslında Galatasaray için bir avantaj oluştu. Fenerbahçe derbisinden bu yana sahada defansif bir duruş sergileyen Galatasaray kısa sürede Kayseri ataklarını bertaraf ederek maça ağırlığını koydu.

Özellikle ilk yarının büyük bir bölümünde orta sahada bariz bir Galatasaray üstünlüğü vardı. Ancak ileri uçta Pino’nun, Elonu’nun ve Kewell’in etkisizliği ilk yarı boyunca skoru değiştirmeyi engelledi. Öyle ki Elano altı pas çizgisi önünden golü atamadı. Orta sahada etkili ve baskın olan Galatasaray bu verimini gol yollarında gösteremediğinden Kayseri kalecisi Hamidou’yu rahatsız edecek pozisyona da girmekte zorlandı.

#

Maçın ikinci yarısı ilk yarıya nazaran daha hareketli ve hızlı geçti. Özellikle de maçın son çeyreğinde her iki takımın ileri uç ve defans oyuncuları arasındaki mesafenin artması, orta saha oyuncularının sık sık ileri ve geri gidişlerinden kaynaklanan pozisyon kayıpları takımların topu kazandığı zaman orta sahayı hızlı geçmelerine sebep oldu.

Topu bir o kalede bir bu kalede görmeye başlayınca belki gol gelir diye düşündük. Ancak forvet oyuncuları pek becerikli olamayınca kalecilerin de top şansı tutunca gol göremedik. Karşı karşıya kalınan pozisyonlarda kalecilerin iyi yer tutuşu etkin olsa da son vuruşlardaki beceriksizlikler daha ön plandaydı.

#

Ali Turan’ın maç boyunca ıslıklanması belki moral olarak futbolcuyu etkilemiş olabilir ancak futbolunu olumsuzlaştırmadı. Aksine ilk yarıda oldukça fazla top kaybı yaparken ikinci yarı gollük atakların kesilmesinde önemli rol oynadı, yani bir anlamda seyircinin protestosu Ali Turan için itici güç oldu. Bunun bir benzerini Ali Sami Yen’de Emre Belözoğlu yaşamıştı ve o da maçın en iyi oyuncularından biri olmuştu. Bu nedenle seyircilerin bu minvaldeki protestolarının kendi takımlarına zararı olduğunu düşünüyorum.

#

Hagi elinde fazla seçeneği olmadığı için kısıtlı kadro içinden çıkabilecek en iyi takımı çıkartmaya çalışıyor. Ancak şu da var ki gerek oyuncu değişiklikleri gerekse saha içi dizilişte hala tutuk. Mehmet Batdal’ı oyuna geç alıyor olmasını oyuncunun hazır olmadığına yorabiliriz. Ancak kısa sürede izlediğimiz ve gördüğümüz Mehmet Batdal’ın takımın ilerde top tutabilecek oyuncularından biri olduğu. Aslında biraz şansı olsa vurduğu top (iyi vuramadı) gol olsa belki talihi dönecekti. Emre Çolak ısrarını anlayabiliyorum ama Aydın Yılmaz’dan artık ümidini kesmesi daha iyi olacak. Aydın kendini hiç geliştiremedi ve gittikçe vasatın altına gidiyor.

#

Takımın ve şansının kötü olması bir yana hakemden yana da şansı yok. Geçen hafta Manisa karşısında da penaltısı verilmeyen Galatasaray bu maçta da Barış Şimşek’in ilk yarıda Elano’ya yapılan bariz penaltıyı vermemesi ve ikinci yarıda da barajdaki oyuncunun kasten elle (dirseği ile) oynamasına penaltı düdüğü çalmaması nedeniyle mağdur oldu. İlk yarıda bir gol pozisyonu da ofsayt (ofsayt değildi) gerekçesiyle kesildi. Maçın hakemi ilk yarıdaki Elano’nun pozisyonunda penaltıyı çalamayınca ikinci yarıda Ayhan’ın çekerek rakibini düşürmesine de seyirci kaldı, ki bence o da penaltıydı. Ayrıca Emre Çolak’ın rakibinin arkasından koşarken ayağının yere takılmasıyla düşmesi ve düşerken istemeden rakibini düşürmesinden dolayı sarı kart görmesi de enteresandı.

#

90 dakika zevkli bir mücadele izledik. Mücadelesi bol, pozisyonu (hepsi net olmasa da) bol bir maç oldu. İki takım arasında Kayseri’de oynanan beşinci maç da berabere bitti (dördü golsüz, biri de 1-1 bitmiş). Galatasaray’ı daha da zor günler bekliyor gibi. Hagi’nin estirdiği olumlu rüzgarlar etkisini yavaş yavaş yitiriyor. Açıkçası ilk yarı bitene değin çok bariz bir etkisi olmayacak gibi. Bekleyip göreceğiz.

Sevgi, hürmet ve muhabbetle..

Murat HACIOĞLU

www.murathacioglu.com

 
Toplam blog
: 656
: 1708
Kayıt tarihi
: 08.12.08
 
 

Allah kimisine “Yürü ya kulum” demiş. Ben onu “Yürü, yaz kulum” anladım. Yürü anca gidersin manas..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara