Gazetecilerin eylemi...

İleri Demokrasi nedir?  

Demokrasinin biraz daha ileri gitmesi mi?  

İleri Demokrasi, ABD’den bile özgür(!) basın mı?  

İleri Demokrasi, insanların aynı soyut suçlama ile gözaltına alınıp, tutuklanması mı?  

İleri Demokrasi, yandaşların bir eli yağda, bir eli balda olması mı?  

Yok, yok bunların hepsini katsanız yine bir İleri Demokrasi yaratamazsınız!  

İleri Demokrasiyi yaratabilmek için öncelikle Demokrat(!) olmanız gerekiyor ve demokrasiyi araç olarak kullanma yeteneğinizin olması da gerekiyor.  

Eğer böyle yeteneğiniz yoksa sizin demokrasiden söz etmeye hiç hakkınız yok!  

Hele hele İleri Demokrasi’den söz etmeye hiç mi hiç hakkınız yok ve olamaz da!  

Aslında sizleri fazla merakta bırakmadan İleri Demokrasi’nin ne anlama geldiğini açıklamakta fayda var.  

İleri Demokrasi demek: Özgür(!) basının, çokbilmiş elamanlarını, suya sabuna dokunanları, hele hele muhalefet yapanları, cemaatler hakkında soruşturma açanları, kitap yazanları, yani tüm muhalifleri, bir bir yakalayıp, sabit bir suçlama ile Silivri’ye tıkmak ve muhalefete yeltenenlerin gözaltına alınarak, gerçek demokrasi(!)nin nimetlerinden yararlandırmaktır.  

Yani herkesin gözaltına alınma ve hapse atılma korkusu yaşaması demektir.  

Sakın ha… İleri Demokrasiyi, özgür şekilde yazıp çizmek olarak anlamayın. Hele hele İleri Demokrasinin en büyük özelliğinin fikir özgürlüğü olduğu saçmalığına asla kanmayın. Hele yanılıp şaşıp, ulu orta fikir söylemek, bu fikirleri kitaba dökmek, televizyon kanallarında yandaş medyanın köşe taşları ile tartışmalara girmek, bizim gibi sanal ortamlarda, internette korkmadan düşünce açıklamak gafletine düşmeyin.  

Gelelim İleri Demokrasinin suç saydığı fiillere:  

Kitap mı yazdın?  

İktidarı mı eleştirdin?  

Cemaatlerle ilgili fikir mi beyan ettin?  

İşte en büyük suçlu sensin!  

Çünkü; İleri Demokrasiyi yanlış özümseyip, demokrasinin nimetlerinden yararlanarak semiren cemaatlere, iktidara ve en önemlisi düşüncelerini yazarak, kültür hayatının içine ediyorsun!  

Dün gazetecilerin İstanbul ve Ankara’da eylemleri vardı.  

Sahi bu eylemler niye yapıldı?  

Eyleme katılanlar, genellikle etliye sütlüye fazla karışmayan, zülfüyâra fazla dokunmayan kesimlerdi. Yandaş basının emekçileri(!) gösteride yer almamışlardı. Tabi birde kendilerini daha özgür hisseden aşarı muhalif gazeteciler! Bu arada ‘Yetmez Ama Evet’ diyenlerden de kimse yoktu!  

Ergenekon, Balyoz gibi davalar nedeniyle gözaltına alınmaları lütfen fazla dikkate almayın!  

Yargı en kısa zamanda(!) suçluyu suçsuzu ayrıt edecektir!  

Bu gözaltı ve yargılamalar İleri Demokrasi’nin gereğidir!  

Ülkemizde kimlerin İleri Demokrasiden yararlandığını, anlamak için fazla uzağa gitmeye gerek var mı?  

Günlük haberleri takip et, televizyon tartışmalarını izle hepsini görürsün.  

Yine hatırlamadınız mı?  

40 bin kişinin ölümünden sorumlu Teröristbaşı’nın ev hapsine çıkma tartışmaları, 182 kişinin katillerinin davul zurna eşliğinde serbest bırakılması görüntülerini hatırlatayın.  

Bir de İleri Demokrasi’ye karşı olanlar var.  

İşte onlardan hesap sorulması mubahtır!  

Kimler mi?  

Hani son günlerde televizyon ve yazılı basın tarafından tartışılan ve daimi ikametgâhları Silivri’deki özel hücrelere konulan Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Doğu Perincek, Fatih Hilmioğlu…  

Evet, bu İleri Demokrasi düşmanları(!) tecrit edilerek hak ettikleri(!) cezayı almışlardır.  

Gerçek İleri Demokratlardan olan Abdullah Öcalan ve sohbet arkadaşları, hala niye içerideler?  

Bu kadar İleri Demokrasiyi özümsemiş, halkların özgürlüğü(!) için 40 bin kişiyi katletmiş birisinin içeride tutulması doğru mu?  

Yaşasın, ülkemizde fikir özgürlüğü ve İleri Demokrasi sonunda geldi!  

Bizlere bu özgürlük ortamını(!) sağlayan, iktidar partisi ve onun yandaşlarına sonsuz teşekkürler(!)  

İleri Demokrasinin nimetlerinden yararlanma sırası kimde?