- Kategori
- Güncel
Gazze'de Filistin halkına insani yardımı, anlatın benim külahıma...

Öner Samanlı, Siyaset Bilimi Penceresinden Gazze’yi ikinci kez yorumladı…(Gazeteler)
GAZZE’YE YARDIM EYLEMİ İLE, ULUSLAR ARASI HUKUK TAZMİNATININ MUHATABI VE ÖLEN TÜRKLERİN SORUMLUSU, “AKP” HÜKÜMETİDİR..!
“İnsani Yardım Vakfı” bir buçuk milyon mağdur, Filistin’li için, sözde ısrarla, illegal olarak “Gazze” limanına girmekte direnirken memleketimizdeki siyasi manzara ise şöyledir;
Bu ilginçlikler gerçekten öylesine tesadüfi olaylar silsilesi midir..?
Yoksa, filmin adını koymamız gerekirse, “Büyük Tesadüfler” uygun olur, öyle değil mi..?
Türkiye’nin yine bir karmaşanın içerisine sürüklendiği, İsrail ile iplerin gerildiği anlarda;
Cumhurbaşkanı ailecek Orta Asya gezisindedir…
Başbakan ailecek Güney Amerika gezisindedir…
Milli Savunma Bakanı Avrupa gezisindedir…
Cumhurbaşkanı’na TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin,
Başbakan’a ise, Bülent Arınç vekâlet etmektedir.
Başbakan Vekili de; “Hiç kimse bizden bu olay nedeniyle İsrail’e savaş ilan etmemizi beklemesin” diye ulusal ve uluslar arası basına açıklamalarda bulunmuştur.
Böylece ilk kez incir çuvalı da rahatsız edilmemiştir, talihli bir açıklamadır.
Gülmemek mümkün müdür…?
Övünmede gereğini tabiî ki yapacağız….
Hangi babayiğit ülke, İsrail’e savaş açabilecek keskin zekada olabilir ki..?
Zavallı Kaddafi bunu bir kez denemiş, çölde oğulcuğunu Bedevi çadırında uyurken, İsrail ve ABD uçaklarının nokta isabetli radarlı atışıyla, Allah’ın rahmetine havale etmiştir.
İsrail’e savaş açmak demek, ABD’ye savaş açmak demektir.
Bu savaşında sonrası, 3. Dünya savaşını, davet etmektir…
Bizim “Donkişot”larımızın, mangalda kül bırakmadıklarına aldanmayalım.
Kül son yanardağ patlaması ile zaten fazlasıyla vardır.
Savurun savurabildiğiniz kadar…!
Her zaman ki klasik oyunlar tekrarlanır, hepsi o kadar…!
Bir şeyler yaptığımızı göstermek için büyükelçi geri çekilir,
İsrail’deki genç futbol takımı çağrılır,
Bilinen veya bilinmeyen bazı askeri anlaşmalar (Burası sıkar) iptal edilir…
İsrail malları boykot edilir, birkaç miting yapılır…
Sonra da her şey unutulup gider…
Ah ölen o zavallım kandırılmış insanlar…!
Şimdiye kadar hep böyle olmamış mıdır..?
Türkiye’yi Ortadoğu bataklığına çekmek isteyenler ise kesinlikle ABD ve AB emperyalizmidir.
Bunun piyonları da daima “İslam Ülkeleri”dir..!
BU POLİTİKALARIN RİYAKAR AKTÖRLERİ KÖTÜ SİYASETÇİLERDİR
Bu konuda çok hassas ve dikkatli bir devlet politikası izlenmelidir.
Bunun için de deneyimli, emekli veya görevde olan Büyükelçilerimizin görüşlerine ihtiyacımız vardır.
Gazze’de, Filistin halkına sözde yardımda “İnsani Yardım Vakfı”na, bu ısrarlı tavrı izleme talimatını AKP vermiştir…!
“İnsani Yardım Vakfı” Gazze’de, Filistin Halkı’na yardım adı altında, Vakıf Yöneticileri ile Türkiye’den ve diğer ülkelerden muhtelif dinlerden olmakla birlikte senaryo gereği özenle seçilmiş insanlarla çıktığı yoldaki kargaşa yaratma amacına ölen yurttaşlarımız da olması pahasına ulaşmıştır.
Amaç durulan suları bulandırmaktır.
Ana gaye, dünya üzerinde İslamiyet ve karşı dinler arasındaki barışla geçen sürecin bir şekilde yok edilmesidir.
Olası bir dinler arası gerekçeli savaşa çanak tutarak, sözde İslam aleminin ağabeyliğine soyunduğunu sanan AKP iktidarları süreci ile de desteklenen bu tür eylemlerle, savaşın cephanelik deposuna ateşle yaklaşılmaktadır.
Bundan önceki “Milliyet Blog”da ki yorum makalemizde bu hususta kamuoyunun yeterince dikkatini çekmiş ve iktidarca kesinlikle desteklendiği aşikar olan ancak ölenlerin ateşinin ailelerini yaktığı, bu milletin bizler gibi objektif düşünenlerini bile derinden üzdüğü vahim sonuçla, böyle bir açmaza gelineceğinin bile bile ısrarı ve kararlı yol alış çizgisinde rota devam ettirilerek, hüsran olan bilindik sona gelinmiştir.
Sonuç, şimdilik dokuz kandırılmış Türk insanın ölümü olmuştur.
İnsani Yardım Vakfı üyeleri dışında, bebeklerin, on sekiz yaşından küçük evlatlarımızın, öğrenci kardeşlerimizin “Gazze’ye İnsani Yardım” eylemi içerisindeki reel rolü ve önemi nedir bunu da anlamak ise asla olanaklı değildir…
Sonuçta “Din elden gidiyor” senaristlerinin, bu eylemdeki bilinçli hareketleri içerisinde yer alan masumlarının ölümlü olmalarının gerek vebali ve gerekse de aileleri ve milletimize yansıyan acılarında “İnsani Yardım Vakfı” ve AKP birincil sorumludur.
Ayrıca aşağıdaki paragraftaki savımı da lütfen bir yere kaydediniz..!
Yarınlarda, kendilerine sağlanan maddi menfaatler karşılığı bu konvoylarda yer alan yabancıların taraf gibi görüntüye katıldıklarına dair haberler ajansların gündemine düşerse şaşırmayınız..!
Arap milletinin tarihler boyunca, Türklerin başına ördükleri çorapların markaları, İngiliz, İtalyan, Fransız vb. olmuştur..
Organize işlere şaşırmamak gerekir…!
Bunları “El Kaide”, “Hizbullah”, “El Fetih” gibi şeriat yanlı örgütlerin destekleriyle yönlendirildiği kesindir.
Bu faaliyetler Uluslararası Hukuk kurumlarınca illegal olarak değerlendirilirken, ülkemizin Başbakanı Konya’da neler söylediğinin farkında mıdır..?
İsrail’e kafa tutmak demek, ABD’nin bahçesindeki ağaçları taşlamak demektir.
ABD bugüne kadar istemediği hiçbir hükümeti ne Türkiye’de, ne de dünyada ayakta tutmuştur.
Bu eylemlerin doğru adresi, Türkiye Cumhuriyeti’nin laik ve demokratik Cumhuriyetçi yapısını yok etmektir.
AKP HÜKÜMETİ, TÜRKİYE İLE İSRAİL ARASINDAKİ GERGİNLİKTE ÖNEMLİ BİR TAKTİK HATASI YAPMIŞTIR…
Bugünkü durum; Laik ve demokratik devlet düzenlerine, Avrupa Birliğine dahil olamayacağının bilincindeki, AKP yönetimlerinin, İslam ülkelerinin saflarında yer alarak karşı alternatif duruş sergilemesidir.
İran ile Uranyum takası yapacak ülkelere arabuluculukta yine büyük ağabey ABD’nin bahçesindeki ağaçlara taş atmayı geçin, ağaçların dallarını kırmaktır.
O, ABD’de taş atan elleri de, dal kıran elleri de, gerektiği gibi ödüllendirecektir.
Bu durum esas itibarıyla benzer dinsel altyapılarda örtüşmelerin de net bir tablosudur.
Türkiye’de mevcut rejimi kökten yok ederek, şeriat devleti tesis etmenin ön adımlarıdır.
Nasılsa kendilerince;
Ergenekon, Balyoz vb. eylem planlarının darbeci ihtilalcileri ordu, göz hapsine alınmış, kulağı çekilmiştir…
Bir cinayet planlı ve organize olarak yahut da bireysel olarak gerçekleştirildiğinde uygulanacak cezai müeyyideler çok farklıdır.
Ceza Kanunlarımızdaki bireysel suç eylemlerinin cezai müeyyidesi örneğin on ise, böyle bir eylemin ardında azmettirici yahut azmettiricilerine uygulanacak cezai müeyyidesi ise farz-ı misal yirmi-otuzdur.
Sözde “Filistin Halkına İnsani Yardım” göz göre göre, İsrail’in kontrolündeki karasularında, korsan işgalciliğidir.
Bu durumu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için kendimize uyarlayalım…
Sözde, “Yunan İnsani Yardım Vakfı” gelsin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti karasuları yahut denetimindeki olan alana, ya da “Girne Limanı”na korsan gemileri ile girmeye çalışsın…
Girne Limanında onları “Sirtaki” ile mi karşılarız..?
O ne iyi ettiniz de geldiniz, sevgili palikaryalar mı deriz..?
BU VAHİM VE ACI SONUCUN FATURASINI KESEN, AZMETTİRİCİ, ETKİN SORUMLU ‘AKP’ HÜKÜMETİDİR.
Bu hususta, Muhalefet Partilerinin TBMM’de ivedi olarak gensoru ile bu hususu Türk Milletinin bilgilenmesi ve muhataplarının da cezalandırılmalarını sağlamak gayesi ile sorgulamaları gerekir. (Hoş çoğunluk AKP oyu ile ret edilecek olsa da)
Yine öncede belirttiğimiz gibi, TC. Cumhuriyet Baş Savcısının, bu hususta hukuki bir sorgulamayı ivedi olarak başlatması gerekir.
Bu yazımızın duyarlı okurlarının, yazımızı da ilgi tutarak, TC. Cumhuriyet Savcılıklarına AKP Hükümeti hakkında şikayetçi olmaları ise bir sorumlu yurttaşlığın göstergesi olacaktır.
Bundan önceki süreçte, İslam aleminde en kahramanı oynamaya çalışan, AKP Hükümeti, Başbakanı Recep Tayip Erdoğan’ın amacı bağda üzüm yemek değil bağcı dövmektir.
Savunma sanayindeki reformlarını, savaş uçaklarının revizyonunu, pilotsuz istihbarat uçaklarını, İsrail denetim ve kontrolü ile gerçekleştiren bir Türkiye olduğunu nasıl unutursunuz..?
Bilindiği üzere, o Başbakan, “Davos” kahramanı olarak, iktidar yada muhalefet yanlısı tüm mebuslarımız ve vatandaşlarımızca, “Bravo Başbakan” diye şakşaklanmış mıdır?
Evet şakşaklanmıştır…!
O halde bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu demek de bize düşer..!
RECEP TAYYİP ERDOĞAN POSTERLERİ, BAYRAKLARI KUPALARI, MASKOTLARI KAPANIN ELİNDE KALIYORMUŞ
“Van Minütçü” Başbakanımızın, Arap ülkelerinde posterlerinin, resimli porselen kupalarının, maskotlarının, heykelciklerinin, muhtelif diğer benzer süs eşyalarının satışı ile ilgili yeni bir sektör o zaman ortaya çıkmıştı, şimdilerde ise bu mallar karaborsada, kapanın elinde kalıyormuş, fahiş fiyatlarla satılıyormuş…
AKP HÜKÜMETİNİN BAŞI KENDİSİNİ YAKINDA “HALİFE” İLAN EDERSE ŞAŞMAMAK GEREKLİDİR
Recep Tayip Erdoğan, Arap aleminde Kral Faysal’ın, Hüsnü Mübarek’in, Muammer Kaddafi’nin, Yaser Arafat’ın, itibar pabuçlarını dama attırmayı başarmıştır.
Tabiî ki Türk olarak övünür iken, kahramanlığına soyunduğumuz millet ise asla ve asla “Türk Milleti” değildir…
BUNLARIN HEPSİ İSLAMİ HAREKETİN ALENEN TEZAHÜRÜDÜR
Dünya’da kesinlikle tek dostu olmayan ülke olmanın muhatabı olan, TÜRKİYE, resmen Arap dünyasının yepyeni bir “Donkişot’u” olmaya soyunmuştur.
Dünyada hiçbir ülkenin, Türkiye’miz için candan dostluğundan söz etmek olanaklı değildir.
Ancak bu milletler arasında ise en tedbirli olmamız gereken millet de, işte tarihler boyunca “Türk” düşmanı olan, Arap Milletidir…
İşte o pohpohlandıkça gaz veren Başbakanımızın yakın hedefi ise öyle sanıyorum ki, “İslam Aleminin 21. Yüzyıl Halifesi” unvanıyla, tarihe geçmektir…
Tarihe geçmenin yanı sıra, özellikle kendisine İslami üniversitelerimizce verilen akademik fahri unvanları sonrasında, ileriki bir süreçte, ciddi bir muhalefetin iktidar olması ahvallerinde, “Anayasa Mahkemesi”nde yargılanmalardan kaçış mecralarının mekanını şimdiden hazırlamaktır.
AKP Hükümeti, İsrail ile Türkiye Arasında, Diplomatik Soruna Sebep Olmuştur..!
Bunun başka bir izahı yoktur..!
BU ISRARLI YANLIŞ YAKLAŞIMIN SORUMLULARI BELLİDİR, CEZALANDIRILMALIDIR..!
Amacın gerçekten Filistin halkına yardım olduğu bir yaklaşım için izlenecek yollardan birisinin “Türk Kızılay”ı ile işbirliği yapmak olduğunu vurgulamıştık.
Bunun dışında, dünya üzerinde, yardımlaşma amaçlı bir örgüt olan, “Birleşmiş Milletler Örgütü” bulunmasına rağmen, bu örgütle de işbirliği yapılması istenilmemiş, böylece dünya üzerinde, Türkiye’nin sıkıntılı günler geçirmesine neden olunmuştur.
Yine, İnsani Yardım Vakfı, yöneticileri bu eylemlerini kesinlikle AKP hükümetinden de gizli yapmamıştır.
AKP hükümeti vakfa rotası yönünden toleranslı davranmayı sürdürerek, bu dünyasal dikkat çekici yanlışın yapılmasını sorumsuzluğuyla desteklemiştir.
Oysa rahatlıkla ve sağlıklı olarak, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti” adına Gazze halkına bu yardım gönderilebilirdi.
Oynanan bu falsolu oyunlar, Türkiye’nin itibarını şiddetle sarsmıştır..!
Bu olayın beraberinde canlarından olan Türk vatandaşları ve diğer dünya ülke insanlarının ölümünden “İnsan Yardım Vakfı” Yöneticileri ile AKP Hükümeti birinci derecede ilintili ve birlikte sorumludurlar.
Devletler Hukuku, Diplomatik Kurallar, Hükümet kararlarına uygun, siyasi amaçları bulunmayan, Kızılay yada Birleşmiş Milletler organizasyonlarında yapılacak her türlü çaba ve çalışmalarda, ezilen tüm halkların yanında olacağımızı, imkanlarımızı tüm varlığımızla sunabileceğimizi de canı gönlümüzle tekrarla arz etmekte yarar vardır.
Ezilen ve topraklarından ötelenmiş Filistin Halkının da her zaman yasal bağlamlar içerisinde daima destekçisi olmaktan tabi ki yanayız.
Ancak bu organizesi yanlış eylem ile, Türkiye Cumhuriyeti’nin Uluslararası ve Diplomatik Hukuku rencide edilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Savcılarının yaratılan bu hukuki sorunu ciddi bir şekilde masaya yatırması gerekli olduğu yönündeki ısrarlı görüşümüzü Türkiye’nin sorumlu siyasetçilerine sunmanın ise yurttaşlık sorumluluğumuz olduğu inancımızı ısrarla sürdürüyoruz.
Ülkemizin, geçmiş tarihlerdeki gibi, yaşanan dünya savaşlarına eften püften sebepler ile sürüklenmesine yönelik tüm davranışlara da, “Atatürk ve Türkiye Milliyetçisi” kimliğimizle karşı duruşla, fikir eylemciliğindeyiz.
Türkiye Cumhuriyet Başbakanlığı sıfatıyla, AKP Hükümeti Başbakanı kalkıp da, “Konya”da, “El Fetih, Hizbullah, El Kaide” gibi İslami örgütlere, milletin acılı heyecanı içerisinde, ben bu örgütlere “illegal” diyemem mealli konuşmalarıyla hezeyan ile yaklaşabiliyorsa, kesinlikle benim bundan sonra liderliğinde karizmatik ve vizyoner bulduğum“Başbakanım” da değildir.
AKP Hükümetinin Başbakanıdır…!
Olan dokuz Türk vatandaşımıza oldu…
Ateş düştüğü yeri yakar, bizi de yakmıştır.
Zavallılar, öylesine gittiler aramızdan yanlış rotalı politikalarla.
Allah ölenlere rahmet, kalanlarına ihsan bahşeder inşallah…
Bırakın bu yanlış ve ucuz politikaları…
Filistin hemen aşağıda koskoca bir Arap Yarımadası var…
O Arap Yarımadasındaki ülkeler hem İslam, hem de para babası…
Öner SAMANLI