Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Eylül '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Geleceğini biliyordum

Geleceğini biliyordum
 

RESİM ALINTIDIR...


Arkadaşlık yücedir. Paylaşırsın çoğalır, destektir. Yaşarsın yücelir. Ölürsün bile canını hiçe sayarak. Direnirsin engellere, sevmeyenlere. Hatta uçurumun kenarında tutunacak dalın olsa arkadaşını, düşsen bile kıramazsın. Böyledir arkadaşlık ve dostluk.

Koparamazlar asla aranızdaki bağlılığı. Her güç seni yıkmaya çalışır sen mani olmaya çalışsanda. Tüylerin diken diken olur da dostluğunu yitirmezsin. Yıllar geçer, hayatında türlü değişiklikler olur ama senin o yüce dostluğun asla tükenmek bilmez eğer candan sevdiysen. Gözünü hayat bürür onu görünce. Aşk da yücedir ama arkadaşlık daha da yücedir. Semboldür senin için yaşadığını anımsatan. Eğer arkadaş değilsen ve bulamadıysan boştur yaşamak senin için. Basamakları yalnız çıkmak ne denli acıdır oysa. Düşme haddine gelince seni tutacak birisini ararsın. İşte o yardım eli " ARKADAŞ " 'tır !

İşte bu yüce bağlılığın adına Arkadaşlık deriz biz hayatımızda. Buna iştiraken bu yüce bağlılığa örnek teşkil edecek bir yaşanmış hikayeden bahsetmek istiyorum sizlere.

*** ( BU HİKAYE BİR ALINTIDIR ! ) ***

ARKADAŞ GELECEĞİNİ BİLİYORDUM!

Savaşın en kanlı günlerinden biriydi. Asker en iyi arkadaşının az ileride, kanlar içinde yere düştüğünü gördü. İnsanın başını bir saniye siperden çıkaramayacağı gibi bir ateş altındaydılar.
Asker, teğmenine koştu hemen:
- Komutanım, bir koşu arkadaşımı alıp geleyim mi?
'Delirdin mi?' der gibi baktı teğmen.
- Gitmeye değmez oğlum, arkadaşın delik deşik olmuş. Büyük olasılıkla ölmüştür bile. Kendi hayatını da tehlikeye atma sakın!
Ama asker o kadar ısrar etti ki teğmen izin vermek zorunda kaldı.
- Peki, dene bakalım!
Asker, yoğun ateş altında fırladı siperden ve mucize eseri, arkadaşının yanına kadar gitti, yaralı arkadaşını sırtladığı gibi taşıdı. Birlikte siperin içine yuvarlandılar.
Teğmen koşup yaralıya bir göz attı ve nefes nefese bir kenara yıkılmış askere döndü:
- Sana hayatını tehlikeye atmaya değmez, dememiş miydim? Bu zaten ölmüş...
- Değdi Komutanım, değdi! dedi asker.
- Nasıl değdi; arkadaşın zaten ölmüş, görmüyor musun?
- Gene de değdi Komutanım, çünkü yanına vardığımda henüz yaşıyordu... Ve onun son sözlerini duymak, dünyalara bedeldi benim için...
Ve, hıçkırarak, arkadaşının son sözlerini tekrarladı: 'Geleceğini biliyordum!'

***


Kalbimizde 'arkadaşlık' denilen bir mucize var. Nasıl olduğunu, nasıl başladığını bilemezsiniz. Ama bunun özel bir armağan olduğunu, Allah'ın bir lütfu olduğunu bilirsiniz.
Gerçekten de arkadaşlar nadide mücevherlerdir. Yüzünüzü güldürüp, başarmanız için cesaret verirler.
Sizi dinlerler ve kalplerini açmaya hazırdırlar.


Bugün arkadaşlarınıza, onlarla ne kadar ilgilendiğinizi gösterin. Bu yazıyı arkadaş olarak gördüğünüz herkese gönderin. Size gönderen dahil.
Saygılarımla;

GÖKHAN CENKER


****** BU HİKAYE BİR ALINTI YAZIDIR ******

Kaynak : www.digimuhabbet.com

 
Toplam blog
: 749
: 1983
Kayıt tarihi
: 11.10.07
 
 

Yazmanın hayatın akışının bir parçası olduğu kanısındayım. 6 Mayıs 1982'de doğdum ve İstanbul Kar..