- Kategori
- Güncel
Gerçekten, laik bir ülkede mi yaşıyoruz !
Yıllardır gündemimizden laiklik düşmüyor
Laiklik elden gidiyor diye çırpınıp duruyor bir yanımız.
Mevcut düzeni, laik düzen olarak yorumlayanlar da, gerçekte bir yanılgı içindedirler.
Şeriat düzeni özlemcileri de, içinde bulunduğumuz düzeni laik düzen olarak yorumlayarak, değiştirme uğraşısı vermekteler.
Bu çelişkiler yumağında, sayısal veriler ülkemizin ne halde olduğunu ortaya koyuyor.
Ülkemizdeki sayısal verileri ortaya koyalım:
Cami sayısı : 77.000 Okul sayısı : 67.000
İmam sayısı : 87.00 Doktor sayısı : 77.500
2008 yılı Diyanet İşleri'nin bütçesi 1.221.605.000 YTL. Bu rakam 8 bakanlığın bütçesinden daha fazla.( İçişleri, Dışişleri, Bayındırlık ve İskan, Sanayi ve Ticaret, Enerji, Kültür ve turizm, Çevre ve Orman Bakanlığı )
İmam Hatiplerde okuyan öğrenci sayısı ( 2006- 2007) 120. 655 bunların 62.168'i kız öğrenci.
15.000'e yakın Cami ve Kuran Kursu Derneği var ülkemizde.
13.000 Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni var.
Son beş yılda, Milli Eğitim'e: 230 Fizik öğretmeni, 231 Kimya ve 993 Biyoloji öğretmeni alınırken, 7758 Din Kültürü öğretmeni alınmıştır.
24 İlahiyat fakultesinde 10.000 öğrenci okumaktadır.
İmam Hatip liselerinin sayısı, Öğretmen Anadolu liseleri, Fen liseleri, Endüstri Meslek liselerininin sayılarından fazladır.
Ülkemizde 20.000- 25.000 milyon arasında Alevi vatandaşımızın yaşamaktadır.
Ülkemizde tüm harcamalar, Suni mezhebe göre yapılmaktadır. Bu mezhep, hakim kılınmak istenmektedir.
Tüm dinsel harcamalar genel bütçeden, yani bizim vergilerimizden yapılmaktadır.
1950'lerden beri laiklik, planlı bir şekilde tırpanlanmaktadır. Ezanın, Türkçe okunduğu dönemlerden, bu dönemlere geldik.
Yatırlardan, türbelerden, şeyhlerden , dervişlerden, hacıdan, hocadan, dinciden, muskacıdan medet umar duruma geldik.
Çünkü siyasiler , halkı kolay yönetmenin yolunu dini kullanmaktan geçtiğini biliyorlardı.
Yıllardır dini, yobazlığı, gericiliği kullanarak iktidar oldular, olmaya devam ediyorlar.
Bu sayısal veriler dünden bugüne oluşmamıştır.
Atatürk Devrimi karşıtlarının yıllardır sürdürdüğü planlı programlı, amaçlı bir çalışmanın ürünüdür.
Şimdi geldiğimiz nokta, laiklik açısından çok kötü bir tablodur.
Anlaşılan o dur ki bununla da yetinilmemektedir.Köklü-kökten- değişimleri Anayasa maddesi yaparak, Laikliğe tam anlamıyla elveda deme hazırlığı yapılmaktadır.
Sayısal veriler ve gelişmeler her şeyi ortaya koyuyor.
Biz de laik olduğumuzu sanıp avunuyoruz.
Yıllardır darbe yiyen laiklik, son çırpınışlarını yaşıyor...
Biz ise bir uykudayız yıllardır.
Birileri bizi iyi işletiyor.