Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Haziran '13

 
Kategori
Güncel
 

Gezi Parkı Hareketinin tarihsel sorumluluğu

Gezi  Parkı Hareketinin tarihsel sorumluluğu
 

Son yaşananlardan sonra anlaşılmaktadır ki, “Gezi Parkı Hareketi” nin kitleselleşmesi ve bu amaçla örgütlü meşru bir siyasi yapıya doğru evrilmek için uğraş vermesi kaçınılamaz olmuştur. Bu nesli, despotik yönelim sergileyen iktidara ve köhneleşmiş muhalefete terk etmemek adına başka yol da görünmemektedir.

Siyasi iktidar tarafından önceki gün verilen mesajlar, gecesinde yaşanan kâbus ve arkasından makule doğru atılan ve referandum "mucizesi" doğuran  görüşme adımı ve önümüzdeki hafta sonu yapılması beklenen gövde gösterisi amaçlı AKP mitingleri; tüm bunların nedeni sanırım açık bir biçimde ortaya çıkmıştır: Partisinin mutlak sahibi olarak Başbakan, şu veya bu nedenden ötürü kendi tabiriyle muhafazakâr cephesini restorasyona tabi tutarak keskin çizgilerle ayırma gereksinimi duymaktadır. Bunu yaparken büyük bir yanılsama ile zaman zaman partisine yakıştırılan liberallik kamburunu da daha fazla sırtında taşımak istememektedir. Bu siyasi refleksi tahlil etmek için erken olmakla birlikte, Başbakanın yeniden toplumdan onay alacağı 2014 ve 2015 yılları sonrası dönem için hayalinde kurduğu Türkiye’nin, toplumun genç kesiminin büyük çoğunluğun hayali ile örtüşmeyeceğini düşünüyorum. Bunun ispatının da, makul olabilecek girişimleri bile topluma tepeden ve buyurgan bir tavırla dayatma yolunu seçen siyaset yöntemine karşı bugünün 20-30'lu yaş arası gençlerinin onurlu karşı duruşu olduğu kanısındayım. Ufuk çizgisini 2071 yılına yerleştirip, altmış yıllık bir süreçte ülkenin siyasi kaderine yön vermeyi hedefleyen bir siyasi anlayışın gerisindeki demokrasi algısının ve muhalefetin bu anlayıştaki yerinin ne olduğunu halen yaşanmakta olanlar bize ibretle göstermektedir. Bu vizyondan hareketle genç neslin elinden kayıp gideceği ve henüz tam kurumsallaşmamış partisinin, yakın gelecekte taşların yerinden oynaması ile sarsılacağı korkusuyla Başbakanın saflarını hizaya getirme yolunu seçtiğini tahmin edebiliriz. Buna, son olarak, olaylara karşı uluslararası tepkinin gerisinde aranan maksatların hedef alınmasını da dahil etmek mümkündür.

Bu belirlemelerden hareketle, Gezi Parkı için oluşan direnişi bu topluma kazandıranlara naçizane önerim, güçlerini dayandıkları gençliğe olan güvenlerinden alarak; hiçbir tarihsel siyasi mirasın, etnik yapının, dini referansın yol açacağı ayrışmaya meydan vermeden, oluşan doğal muhalif yapının ilkelerini bir manifestoya dönüştürmeleridir. Böyle bir hareketin liderliğini ise üzerinde uzlaşılan manifestoya kazınan ilkeler yapmalıdır. Bugünün ve geleceğin gençleri, lider peşinde koşan geçmişin devamı niteliğinde bir toplum algısının ötesinde böyle bir siyaset tarzını yaşama geçirebilecek güce ve yeteneğe sahiptirler ve bunu çoktan hak etmektedirler. Eylemin sağlıklı bir yola kanalize edilerek meşru ve demokratik kanallara taşınması için, kolay olmadığını da bildiğim bu gayretin sarfedilmesi gerekmektedir.   

 
Toplam blog
: 129
: 1104
Kayıt tarihi
: 12.06.06
 
 

Gazi Üniversitesi İ.İ.B.F mezunuyum. Yüksek Lisans diplomalarımı G.Ü Sosyal Bilimler Enstitüsü'nd..