- Kategori
- Felsefe
Gidenlerin gittiklerinin farkında olmayış bildirisi...

"Ben duygusal bir kukladan başka bir şey değilim..."
Unutulmak...
unutmak...
ummak...
Part I(unutmak)
İnsanın var olduğunu düşündüğü bu dünyada değersizleştiğini hissetmesi...Meselesi...Ve hayatın mezesi...Duyguların bir bardak rakı misali fondiplenmesi...Terkedilmek;rakı kadar keskin bir yudumun üstüne etinde hissettiğin çatal darbesi...Boşluk...Sessizliğin baş ağrıtan yükselişi...Alt kattakilerin yeni bir çocuk için sevişme denemesi...İnlemelerinin bütün gecenin , içinde ruhumu yaka paça dövme hikayesi...Umutsuzluğa giden bu yazının içimdeki aşk ajanını linç etme girişimi...Aşk içimdeki alyuvarları örgütleyen yükses sesli diktatörün çaresizliği...9 harfli bir kelimenin terkedilişin işkencesiyle paragrafta çözülüp duygularımı ele verme iradesizliği...
Part II(unutmak)
Öleceğini bile bile yazıyla sunni tenefüs eğitimi...
Hayat öpücüğü...
Part III(ummak)
Bu yazının daha fazla uzamamasını...
Doğru cevabı bulabilmek için doğru soruyu sormayı...
İlk şiir denemsini cesaretle algı denizinin açıklarında yalnız bırakıp onu sammiyetle kurtaracak bir okuyucu ummak...
Erik dallarında ne işin var senin serçe
Güneşin batmaya yakın gökyüzü kızıllığında...
Ötmüyorsun da üstelik, küskünlüğün kime...
Hey sen! martı al şu serçeyi götür biraz maviliklere kendini kötü hissediyor...
Erik dallarıysa mevsimden olsa gerek
Meyve vermekten yorgun halsizce...
Al martı!götür dedim şu serçeyi gözümün önünden,
Uzansın denizin ufkuna,
Kolaya kaçmasın karaya yakın sahteliklerde...
Küçük kanatlarıyla değil,
Ruhunun büyüklüğüyle gitsin gideceği yere...
Aman be!..
Ötmezsen ötme...
Ser(verip sır vermeyen)çe...
Sırlarımı büyük bir olgunlukla taşıyan minik dostuma...
Penceremi gagalarken ruhumu uyandıran çalar saatime...
Ve...
Ruhumu çalmaya çalışan hırsızların giderken çıkardıkları beceriksiz gürültülerine...
Bir kadeh şarapla-ŞEREFE-...