- Kategori
- İlişkiler
Gidiyorum...
GİDİYORUM...
Yoo, bakma artık öyle yüzüme, boşuna kal deme kalmayacağım bu sefer...
Bunca gitmek istemelerime inat kalmamı istedin, tamam dedim bu seferde kalayım, senin dediğin olsun...
Ne değişti? soruyorum sana, ne değişti?
Hep aynı söylemler, aynı davranışlar, aynı tekrarları izlediik durduk... Yoo bu sefer seni dinlemeyeceğim gidiyorum... Ne yalvarışların kar eder artık ne de özürlerin...
Bakışlarını da al artık üzerimden... Gözyaşlarını da akıtma boşuna... Ellerimi de bırak... Ben yorgun düştüm artık yeniden başlangıçlara, ruhum yaralandı artık, kalkmaz yerinden...
Bitişlerin, tükenişlerin sonuna geldim sen farketmesen de... Tüm ruhum yavaş yavaş öldü ellerinde... Göremedin, bilemedin. hissedemedin... Şimdi durma yolumda," bırakma" deme bana...
Kalacak ne bir arzum ne de en ufak bir kıvılcım kaldı içimde....
Söndü, bitti, tükendi... Hani eskici gelse kapıma, tüm duygularımı vereceğim, yeni bir şey kalmadı bende...
Bir zamanlar aşkını anlatırdın bana, dinlerken hayran hayran bakardım yüzüne... İçimde çiçekler açardı rengarenk... Gözlerine bakınca cennetten bir köşe görürdüm sanki... Söyle şimdi bana; nasıl bitirdin bendeki bu hissleri? Nasıl başardın tüm ruhumu öldürmeyi?
Bırak artık, bırak beni...Ölüyorsa bu ruh, senin eserin...
Göremedi gözlerin bendeki gökkuşağını... Hissedemedi avuçların ellerimdeki sıcaklığı, hep sarıldın da bana, sarılamadın şu ruhun gökteki yıldızlarına... Ben hep üşürken koynunda, sen hep benden habersizdin...
Durma şimdi yolumda durma... Çekil gidiyorum...
Sana, bir kelebek gibi geldim ama yorgun üşümüş bir saçak altı arayan serçe gibi gidiyorum...
Neye isyan edeceğimi bilemeden gidiyorum... Sesim kısılmış halde çığlık atarak gidiyorum...
Vurgun yemiş denizlerin altında boğularak gidiyorum...
Tüm varlığımı alarak senden gidiyorum...
Tüm yaşanmış hayal kırıklıklarımı, omuzlayıp da gidiyorum....
Aşkın yüceliğine inan birisi olarak, tüm acılarını da yüreğimde hissederek gidiyorum...
Ama bil ki seni almayacağım yanıma... en ufak bir izin kalmamalı bende...
Ben seni içimden silerek gidiyorum...
Tüm anılarını gözyaşlarımla akıtarak gidiyorum...
Bu çöküntü enkaz altında ezilerek gidiyorum...
Gidiyorum artık, bu sefer gerçekten gidiyorum...
Hıçkırıklarının sesini duymadan gidiyorum...
Sesinin titrekliğine aldırmadan gidiyorum...
Arkama bile bakmamaya yeminliyken, gidiyorum...
Karanlığımı yanıma alarak gidiyorum...
Kurtların uğuldamaları da artık beni korkutmuyor. Tüm cesaretimle gidiyorum...
İçimdeki yılların verdiği tüm hüzülneri de, cam kırıklarını da, süpürerek gidiyorum.
Anla artık... Bu sefer gerçekten gidiyorum!