- Kategori
- Mizah
Gülümseten ve düşündüren iki fıkra
Üniversite yemekhanesine giren bir öğrenci tüm yerler dolu olduğundan gidip üniversite profesörünün oturduğu masaya oturmuş.Profesör kaşlarını çatarak:
"Öküzler ve kuşlar aynı masada oturamaz!
"Ögrenci: "O zaman ben uçuyorum.."
Profesör cevaba çok sinirlenmiş, sınavda öğrenciye takmış ve sınavının başarısız geçmesi için elinden geleni yapmış.
Yanlız sınavda öğrenci tüm soruları mükemmel bir şekilde cevaplamış.Profesör öğrenciye: Sana son bir soru soracağım demiş.
Yolda yürürken iki torba bulduğunu hayal et, birinde akıl var, diğerinde ise para var. Hangi çuvalı alırsın? Ögrenci: "Para olan çuvalı seçerdim..." Profesör: "Ben akıl olan çuvalı seçerdim..."Öğrenci:"Normal!
Kimde ne eksikse onu seçer..
Profesör çok sinirlenmiş, öğrencinin not defterini alıp içine"Öküz" yazmış.Öğrenci nota bakmadan odadan çıkmış.
Bir dakika sonra öğrenci kapıyı aralamış : "Sayın profesör, imzanızı atmışsınız, fakat notumu yazmayı unutmuşsunuz."- demiş..
Bu fıkradaki kişilerden hangisi suçlu diye düşünmekten kendimi alamadım doğrusu :))
Fizik imtihanında sorulan soruları bilmeyen Erol,
boş kağıt vermenin öğretmene hakaret olduğunu düşünerek şu dörtlüğü yazar ve öğretmene teslim eder:
YÜRÜ BOŞ KAĞIT YÜRÜ,
HOCANIN YANINA VAR DA GEL,
İKİ ZAYIFIM VAR İDİ,
ÜÇ OLDU MU SOR DA GEL?
Dörtlüğü okuyan öğretmen:
-ŞİİRİN GÜZEL ŞİİR
BÖYLE ŞİİR GENE YAZ
BU KAFA SENDE İKEN
AYRILMAYIZ BİZ BU YAZ
Ben bu öğretmen tipini daha çok sevdim, siz ne dersiniz?