Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

16 Aralık '09

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Gün içinde sürekli yapılan işler arasındaki zaman aralıklarını farklı işler ile değerlendirmek

Gün içinde sürekli yapılan işler arasındaki zaman aralıklarını farklı işler ile değerlendirmek
 

www.bilincalti.com


Günümüzde, çalışma zamanları insanları öylesine rutinleştiriyorki artık işe gidip gelme yada gün içindeki seyahat zamanlarını dinlendiğimizi sanarak geçirmeye başladık. İşlerden gözümüzü kapatıp 5-10 dk'yı dinleyerek geçirdiğimizde kendimizi nefes almış gibi hissediyoruz. Belki de bana öyle geliyor :)

Çalışmak sadece ofis ortamında olmadığı gibi yolculuk , bir kuyrukta sırada beklemek yada bekleme odasında bir tahsilat için beklemek de mesai saatleri içerisinde yer alıyor. Peki bu durumlar için hazırlıklı mıyız?

Bu soruya yüzde ile cevap vermek yanlış olur, Çünkü burada sadece kendi gözlemlerim sonucu bilgilerimi aktarıyorum ve herhangi gerçek bir istatistiki bilgiye dayanmıyor. Hemen hemen herkes bekleme aşamasının sonrasındaki işe odaklanarak bu süreyi ya stresli bir şekilde geçiriyor yada sağa sola telefon açarak günün kalan zamanı için plan yapıyor.

Peki, yıllardan beri aynı işte çalıştığınızı varsayalım ve bu rutin geçen zamanların artık ne kadar süre tutacağını zaten biliyorsunuz. Kendinizi geliştirmek istediğiniz bir hobiniz ve yeteneğiniz elbetteki vardır. Kimse bu dünyaya 5 i 1 arada şeklinde gelmiyor :) Dışarıdan bakıldığında size göre önemsiz gelen bu kısa aralıkları hobiniz yada yeteneğinizi arttıacak şekilde destekleyerek geçirmeye ne dersiniz ?

Gelin nasıl olacağına bakalım. Örneğin; İngilizce eğitimi konusunda en büyük eksiğimiz kelime dağarcığımızın az olmasıdır. Zaten günlük hayatta kullanmamızın da etkisini hesaba katarsak, bu konuda kendimize destek olmak için çözüm şu an kendini gösterir gibi oldu. Bildiğiniz gibi ingilizce çalışma kartları satılıyor kitapçı ve müzik marketlerde. Bunlardan edindiğimizi düşünelim ve bu tip bekleme anlarında yada yoğun bir trafikte bunları çalıştığımızı düşünelim.

Başka bir örneğe geçelim. Herkesin merakı illa birşeyler öğrenmek olmuyor. Kendi geleceğini garantiye almak, yarınlara güvenle bakmak için birşeyler yapmayı da isteyebilir. O halde küçük bir hesapla günde kaç saatlik bir boş zamanımızın olduğunu düşünelim. Mesela 2 saat. O halde parça parça da olsa bu iki saatimizi kendimizi gelecekte nasıl biri olmak istediğimize odaklayarak geçirelim. Bundan 5 sene sonra nasıl birisi ve nerede olmak istiyorum?

Bu soruyu kendime sorduğumda, insanlara ciddi bir danışmanlık hizmeti veren ve sıkça uzak ülkelere tatile giden birisi olarak düşünüyorum kendimi. Peki bu hayallerime ulaşmak için ne yapmalıyım ya da ne yapıyorum? Başarılı insanların hayat hikayelerini okuyor ve başarıya ulaşmak için kendi meslegimizdeki bilgi birikimini profesyonelce arttırmanın altın bir kural olduğunu görüyorum.

Yani isterseniz boş zamanlarınızda farklı uğraşlarınıza ayırın yada mesleğinizde kariyer yapmak için sadece işyerindeki alışılagelmiş bilgilerle yetinmeyerek bu işi rakiplerinizin nasıl yaptığını ve hangi kaynaklardan beslendiğini araştırın. Çünkü kendinizi bir çalışan olarak görürseniz asla kendinizi aşamazsınız. Üstlerinizin sizden beklediği sadece verilen görevi yapmanız ve hata yapmamanızdır. Bence hata yapmaktan korkmayın ve bunu üstlerinize ifade etmekten çekinmeyin. Hatanızı kabullenmek ve bunu ifade edebilmek çok önemli bir olgudur. Çünkü üzülmek yerine farkındalığınızı arttıracak bundan sonra çevrenize daha kontrollü bir gözlemle yaklaşabileceksiniz. Kendinizi tanıyabildikçe aynı durumdaki insanları çok daha rahat anlayabileceksiniz.

Yazan: Turgay GEZİCİ

Diğer Yazılarım: www.bilincalti.com

 
Toplam blog
: 98
: 414
Kayıt tarihi
: 11.12.09
 
 

1977 İstanbul doğumluyum. Web Tasarım ve Bilişim Danışmanlığı yapmaktayım. Uzun yıllardır ilgi du..

 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara