Günah keçisi iyi bir şey mi? Evet...

"ilkel" toplumlarda, herhangi bir salgın hastalık veya doğal felaket ortaya çıktığında, ilk akla gelen şey bazılarının topluluk kurallarını çiğnemiş olmalarıydı. Genelde bu potansiyel günahkarlar görünür özellikleriyle değerlendirilir, kambur, cüce, esmer, kör, lal olanlar lanetli sayılırdı.

Daha sonraki toplumlarda günahların her yıl törenlerle bir keçiye yüklenip çöle salınması gelenek haline geldi. İncil’de belirtilen ve Museviler tarafından yapılan bu törenlerde iki keçi seçilir, sevimli olan sevaplar ve iyilikleri temsilen Tanrı’ya kurban edilirdi. Diğer keçi ise tüm günahları ve kötülükleri temsil ettiği için eti yenmez ve kurban edilmezdi, çöle salınıp günahları toplumdan uzaklaştırmış olurlardı.

Tüm yıl boyunca kim ne günah işlemişse keçinin boynuna yüklerdi günahını. Keçi de bu muskalara not edilmiş veya üzerine üflenmiş günahları alıp çölün yolunu tutardı. Başlarda “kurtulan keçi” dense de adı “günah keçisi” kaldı gariban keçinin.

Modern toplumlarda da “günah keçileri” görev yapmaya devam ediyorlar.

80 öncesi soğuk savaş döneminde “dış mihraklar” vardı.

Hatırlarsınız.

Her terör eylemi “dış kaynaklı” diye tanımlanırdı.

Bu, kim olduğu bir türlü anlaşılamayan “dış mihrak”ı ne gören oldu ne de duyan. Örgüt üyeleri “kökü dışarıda” olma suçuyla yargılandılar yıllarca. Ama ne “kök”e ulaşıldı şimdiye kadar ne de “dışarıda” bir düşman bulunabildi.

Şimdi de günah keçisi olarak görülen bir Ergenekon yaratıldı. Nerede ne suç işlemişse, kimin ne korkusu veya kaygısı varsa, suçlu hazırdı, Ergenekon.

ABD başkonsolosluğuna teröristler saldırıyor.

Yenişafak gazetesinde bir başlık; “Ergenekon için uyarı mıydı?”

Günah keçisi sosyal yaşamın vazgeçilmezidir. Sosyal adaletin ve toplumsal aklın az geliştiği zamanlarda bir keçinin tüm günahları üstlenmesi gerekir.

İlkel topluluklar veba salgınından cüceleri ve kamburları sorumlu tuttular. Onları toplumdan uzaklaştırdılar.

İyileştiler.

Museviler her yıl işledikleri günahları seçtikleri bir keçinin boynuna yüklediler ve o keçiyi çöle saldılar.

Temizlendiler.

80 öncesi işlenen her cinayeti ve yaratılan kargaşayı “dış mihraklar”ın oyununa gelen “kökü dışarıda” teröristlerin üzerine yıktılar. Üçünü beşini darağacında sallandırdılar.

Huzura kavuştular.

Şimdi de başımıza gelen her felaketi, patlayan her bombayı, işlenen her cinayeti, orman yangınlarını, ekonomik istikrarsızlığı yükleyeceğimiz bir Ergenekon bulduk.

Adalet buluyor kalkınıyoruz.

Alizarin’den saygılarla...