Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

13 Ağustos '07

 
Kategori
Haber
 

Haftanın getirdikleri 12 Ağustos 2007

Türkiye: Meclis başkanlığına Köksal Toptan seçildi. AKP dışında CHP, DTP ve DSP'den de oy alan Toptan en çok oy alarak meclis başkanı seçilen milletvekili oldu.

THY'de grev kararı çıktı. Neredeyse başabaş çıkan grev kararı bence ne sendikayı ne de THY yönetimini memnun etti. THY tam düzeldi, havaalanları da gelişiyor, hatta ülkemizde sivil kuruluşlar da ciddi katkılar yapmaya başladılar derken gelebilecek bir grev ülkemizdeki havayolu taşımacılığına önemli bir zarar verebilir, gerçi ben her zaman demiryolu taraftarıyım, ama gene de insanın içi acıyor.

Yeni Şafak gazetesinde Yasin Doğan adıyla yazılan köşe yazısında Sayın Erdoğan'ın Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığına aday olmasını istemediği belirtiliyordu. Ankara'da Yasin Doğan'ın aslında başbakanın danışmanı Yalçın Akdoğan olduğu söyleniyor. Sayın Erdoğan da cumhurbaşkanlığı için diğer partilerle görüşüp görüşmeyeceği sorulduğunda "Ben değil ama aday arkadaşlar görüşebilirler" türü bir şeyler söyleyince şimdi AKP'nin birden fazla aday çıkarıp çıkarmayacağı, daha doğrusu Abdullah Gül'ü kurtlara atıp atmayacağı konuşuluyor. Bir formül de Başesgioğlu ve Gönül'le birlikte Abdullah Gül'ün aday olması, diğer adayların en fazla oy alan aday lehine yarıştan çekilmeleri.

Ülke gündemindeki bir diğer konu da Matematikçi Prof. Ali Nesin'in açmaya çalıştığı matematik okulu. Şirince'de Aziz Nesin Vakfı'nın arazisi üzerinde açılan yaz kampı mühürlendi. Mühürlenme sebebi iki türlü, birincisi, her türlü eğitim kurumunun Milli Eğitim Bakanlığı'ndan izin alması gereği, ikincisi de yapının kaçak olması. Bazı akademisyen arkadaşlar kızacaklar ama ben her iki konuda da yöneticileri doğru buluyorum. Eğer her eğitim kurumu izne tabi ise, bu kurumun da izin alması gerekir. Her yaptığımız yapı için izin alıyorsak, bu yapı için de izin almamız gerekir. Kızılması gereken konu, eğer izin için başvurulursa ve izin verilmezse ortaya çıkar. Bu madalyonun öteki yüzü de var tabi. Eğer Şirince'de bir caminin avlusuna bir kulübe yapılıp orada bir hoca dini konularda eğitim verecek olsa matematikçilerin karşılaştıkları ile karşılaşır mıydı?? Eğer karşılaşır diyorsak ve buna da gerçekten inanıyorsak Ali Nesin'in geri kalan herkese bir özür borcu var bence.

Ankara'nın su sorunu yine gündemde. Bu hafta içerisinde hastanelerde doktorların ameliyat öncesi hasta yakınlarının aldıkları şişe suları ile el yıkadıkları söyleniyor. Ama daha da acısı su verildiği saatlerde meydana gelen iki kaçakta Ankara'yı sel götürdü. Şimdi, ben sucu değilim, ASKİ'nin işinden anlamam ama bana şöyle geliyor, eğer iki gün suları keser iki gün verirsen su daha yüksek mahallelere çıkmadan tükenir, yukarılara çıkmasını istiyorsan basıncını artıracaksın, basıncı artırınca da borular patlıyor. Bu ne demek?? Ya suyu kesmeyeceksin ki Sayın Gökçek o yönde sinyaller veriyor, ya da bazı bölgelere artık su vermeyeceksin, ki iş oraya doğru hızla gidiyor. Ben Başbakan olsam ilk işim Sayın Gökçek'i makama davet edip hemen kendisinden bir istifa mektubu almak olurdu. Ankara Belediye Başkanı kendisine verdiği zararı zaten verdi, ama Ankara'da salgın hastalıkların çıkması artık an meselesidir, bu da Belediye Başkanı'nın partisine yakındaki yerel seçimlerde büyük zarar verecektir.

Ekonomi: Amerika kaynaklı mortgage krizi dünya çapında önlemlerle kontrol altında tutulmaya çalışılıyor. Tüm dünyadaki önemli merkez bankaları döviz satarak piyasaların nakit kayıplarını dengelemeye çalışıyor. Bu hafta içerisinde merkez bankalarından piyasaya 260 milyar dolar satıldığı bildiriliyor. Ancak bu önlemler borsanın kan kaybını durdurmaya yetmedi, borsa haftayı 50.000'in altında kapattı.

BDDK Yunanistan bazlı Alpha Bank'ın Abank'ı almasını engelledi, temel sebebi de Alpha Bank yönetim kurulu üyelerinden birinin istihbarat kökenli olması.

Dünya: Amerika'daki başkan adaylığı yarışı kızışıyor. Her ne kadar daha seçime bir seneden fazla zaman olsa da onların sistemine göre başkan aday adaylığı çok uzun süren bir süreç ve bu süreç bir kez başladı mı yeni isimlerin bu sürece katılmaları çok zor görünüyor. Her ne kadar bizim gazetelerimiz geçen hafta "Ilımlı İslam" terimini kullanan Richard Holebrook'u yeni hükümetin dışişleri bakanı ilan etmiş olsalar da, Amerikan politikasında olayın oraya varmasına daha çok var. Şu anda Demokratlar tarafında yarışan önemli iki adaydan eski başkan Bill Clinton'un eşi Hillary Clinton %48 destek ile önde gidiyor. İkinci sırada ise zenci aday Barack Obama %26 ile bulunuyor. Cumhuriyetçilerde ise ilk sırada %33 ile eski New York belediye başkanı Rudy Giuliani bulunuyor, onu %21 ile Tennessee senatörü Fred Thompson izliyor. Durum son noktaya kadar böyle devam edecek olursa ilginç bir olay yaşanacak, Demokratların adayı New York Senatörü, Cumhuriyetçilerin de adayı eski New York belediye başkanı olacak. Başkanlık seçiminde eğer resim böyle çıkacak olursa büyük bir yarış olması bekleniyor. Geçen hafta yapılan açık oturumdan önce "eğer Pakistan bizimle işbirliği yapmazsa onların izni olmadan da Pakistan topraklarında yuvalanan teröristlere saldırırız" diyen Obama, "teröristlere karşı nükleer silah kullanabiliriz" diyen Clinton karşısında çok puan kaybetti. Bence Amerika daha ne kadın ne de zenci bir başkana hazır ve sırf bu sebepten Cumhuriyetçilerin kazanma şansı fazla ama sanırım bizim basın herşeyi olduğu gibi bunu da benden iyi biliyor.

Geçtiğimiz hafta Kuzey Kutbu'nun zeminine bayrak dikme ile başlayan gerginlik bu hafta önce Kanadalıların da Kuzey Kutbu'nda üs kurma haberleri ile ilerledi, uzun menzilli Rus bombardıman uçaklarının Guam'daki Amerikan üssü yakınlarında uçmaları ile de tırmanışa geçti. Soğuk Savaş'ın böylesi ısınmaya başlaması kimbilir kimin işine yarıyor??

Sanat: Eğer sanat denebilirse, Cuma günü Harry Potter dizisinin beşinci filmi gösterime girdi. Görmediyseniz, çok iyi ettiniz, ben gördüm, sonuna kadar da sabırla seyrettim, ama uzun süredir seyrettiğim filmler içinde en kötülerinden biriydi. Çocuklar çocukken rol yapamama hakkına sahiplerdi, ama büyüdükten sonra da kalas olma hakkına sahip değiller artık. Gary Oldman, Helena Bonham Carter ve Emma Thompson bile kurtaramıyor oyuncu eksikliğini.

Bilim: Uzay mekiği Endeavour'ın dış yüzeyine kalkış sırasında çarpan bir buz parçası yüzeye ciddi biçimde zarar verdi. Endeavour şu anda uzayda ve Uluslararası Uzay İstasyonu'na bağlı olarak çalışıyor. Astronotlar ve NASA yetkilileri zarar gören ısı kalkanının tamirine gerek olup olmadığına karar vermeye çalışıyorlar. Bildiğiniz gibi, bundan önceki uzay mekiği Columbia da 2003'de aynı sebepten düşmüştü. Ancak NASA "bu sefer hazırlıklıyız" diyor.

Spor: Beşiktaş Moldova'nın Sheriff Tiraspol takımını deplasmanda 3-0 yenerek Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turunda FC Zurich'in rakibi oldu. Rakibi 10 kişi kalana kadar üçbuçuk atmalarına rağmen maçı kazanmayı bildiler. Ben bir Türk takımı bir Moldova takımı karşısında hiçbir noktada üçbuçuk atmamalı diyorum. Umarım Zurich karşısında yüzümüzü agartırlar.

Turkcell Süper Lig'de FB mağlup, GS ve BJK galip. FB daha ilk haftadan sezonun ne derece sıkıntılı geçeceğini herkese gösterdi. Ligin yeni takımı İst. B.Belediyespor'a Olimpiyat Stadı'nda 2-0 yenildiler. Trabzon'da ise maçın bitimine 30 saniye kala çıkan olaylar nedeniyle maç tatil edildi. Benim anlamadığım, bir İsrailli ve bir Mısırlı kavga ediyorlar, bundan da en büyük zararı gene Trabzonspor görüyor. Ben ne zaman karımı çoluğumu çocuğumu alıp maça gidebilirsem o zaman memleket adam olmaya başlamış diyeceğim, ama oraya çok var sanırım.

Beşiktaş haftayı galibiyetle kapadı ama haftanın sloganı "Çarşı Engin'e karşı". Ben dışarıdan bakan biri olarak Sinan Engin'in Beşiktaş'a çok şey kazandıracağını düşünüyorum, ancak Sinan Engin eğer başarılı olursa Yıldırım Demirören onun ipini hemen çeker demeye kalmadı, daha ilk haftadan Çarşı ayaklandı.

 
Toplam blog
: 24
: 1639
Kayıt tarihi
: 21.07.07
 
 

1965 İstanbul doğumluyum. 1988 yılında Boğaziçi Üniversitesi'nden Elektrik Mühendisliği, 1990 yılınd..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara