Hala anlamaya çalışıyorum

Dindar bir gençlik yetiştireceklermiş.

21. Yüzyıl içinde yol alırken gençlik için düşünülen gelecek doğru bir gelecek midir?

“Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi ve her sabah okullarda okunan andımız ayet miymiş?”

“Atatürk’ün kanunla korunması garip bir durum. Kanunla kimseyi kimseye sevdiremezsiniz. Neyi ideolojik hale getirirseniz onu dogmatik hale getirirsiniz. Siz eğer Atatürk’ü bir ideolojinin sığ çerçevesi içine hapsederseniz, Atatürk’ü kimsenin tartışmasına müsaade etmezseniz bu Atatürk’e yapılabilecek en büyük kötülüktür.”

“Evlenme, boşanma, aile içi şiddet gibi“ ayrıntıları gündeminden çıkarmak için de Medeni Hukuk’u yok sayıp “aile birliği” imamlara havale edilmiş. Bunun için Malatya pilot bölge seçilmiş.”

Dindar gençlik yetiştirmek için demek ki önce dindar aile oluşturmak gerekiyormuş.

Engel ise Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetin laik değerleri.

Hem laik hem de dindar olunmazmış.

Laiklik ve dindarlık karşılaştırılması gereken iki kavram mı acaba?

Neden dindar gençlik?

Sorgulayan, araştıran, düşünen gençlik yetiştirilmesi düşünülemez mi?

Olmaz, o zaman gençler formatlanmış oluyormuş.

Üzerinde yaşadığımız topraklarda o denli çeşitli insanlar var ki; hepsini dindar yetiştiririmken Müslüman, Hıristiyan, Musevi ve başka dinlere inananlar var. Onlar için ne yapılacak? Dindarlık sadece Müslümanlara mı özgüdür.

Ben en çok bu tartışmalar olurken yetmez ama evetçileri merak ediyorum. İleri demokrasiyi bulmuşlar mı? Hala anlamaya çalışyorum…