- Kategori
- Tarih
Hanedan Sürgünde
Hanedanın sürgündeki hayatı zannedildiği gibi gurbette geçim sıkıntısı çekmek değildir. ilk yıllarda lüks bir hayat yaşamaktan kendilerini alamamışlar ellerindeki paraları lüks otellerde briç ve golf oynayıp at binerek, alafranga dans partileri ve ziyafetleri kaçırmayarak tüketenler olduğu gibi ibüyük sıkıntı çekenlerde olmuştur. Hatta bazıları yanlızlık ve parasızlıktan depresyona girip sefalet içinde yaşamışlardır.
V.Murat'ın torunu Ali Vasıb Efendinin hatıralarında gördüğümüz lüks hayat tarzı bunun kanıtıdır. Diyor ki;
''Behiye Halamla Peşte'nin en iyi lokantalarına gider Royal otelde kalırdık. Birgün Osman Fuat amcamla karşılaştık bizi görmeye gelmişler. Birkaç gün beraber Royal'de kaldık sonra onlar Buda'daki Gellert otele döndüler.''
Macaristan'dan Fransa Nice'e geçip bir müddet sonra Mısır, İskendiriye'ye yerleşiyorlar. Bir vakit sonra geçim derdi başlayınca Antoni,adis sarayı müzesine nezaret ediyor. Yazları Portekiz ve İspanya'da tahtını kaybetmiş eski kral ve prenslerle arkadaşlık ederek geçiriyor. Para sıkıntısı amaçsız gezme-tozmaları engelleyemiyor.
O yıllarda İtalyanları disipline soktuğu için Mussoloni hayranıdır. Hitler'i de Almanları soldan kurtardığı için beğeniyor. Kuzenleri ve diğer hanedan üyeleriyle plüks otel lobilerinde dans ve briç partilerinde karşılaşıp hasret gideriyorlar. Herhangi bir fikir sahibi değiller. Günlerini gün etmekle meşguller.
Anadolu'da geçim mücadelesi veren Türk halkı hiç akıllarına gelmiyor. Onların derdi biyerlerden para bulup lüks yaşantılarını devam ettirmek.
Orhan Pamuk masumiyetler müzesi kitabında Ali Vasıb Beyle sohbet esnasında müzeye nezaret ederken çok beğendiği bir tabağı kimseye haber vermeden kendi konağına götürdüğünü anlatıyor.
Bununla beraber Mısır ve Hint saraylarına gelin giden hanedan kızları ve aileleri çok rahat bir hayat sürerken bazı hanedan üyeleri alışkın olmadıkları geçim mücadelesinde ayakta kalmakta zorlanmışlardır. İkinci nesil iş ve meslek sahibi olarak bu sıkıntıları yenmeyi başarmışlardır.
Peki Türk halkı onların dertleriyle niçin bu kadar ilgileniyor. Tabi ki Osman Gazi, Sultan Fatih'in hatırına