Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

01 Ağustos '13

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Hayatın anlamı ve desteğe ihtiyacı olan çocuklarmız...

Hayatın anlamı ve desteğe ihtiyacı olan çocuklarmız...
 

İstismar etmeyelim hayatı...

02.08.2013

İnsan varoluşundan bu yana hayatın anlamı üzerine romanlar yazmış, filmler çekmiş, psikiyatristler bu konuda kafa yormuş ve çeşitli yöntemler geliştirmişlerdir.

Son okuduğum roman “İnsanın Anlam Arayışı” 20. yüzyılın önde gelen psikiyatrlarından Viktor Frankl, kurucusu olduğu logoterapinin ilkelerini, İkinci Dünya Savaşı sırasında bir toplama kampındaki deneyimleri eşliğinde anlatıyor.
 Varoluşun çetin koşullarında "anlamı keşfetmemize yardım edecek süreci anlatan Frankl, "İnsanı insan yapan nedir?" sorusuna da yanıt vermeye çalışıyor...
 "Gerçekten ihtiyaç duyulan şey, yaşama yönelik tutumumuzdaki temel bir değişmeydi. Yaşamdan ne beklediğimizin gerçekten önemli olmadığını, asıl önemli olan şeyin yaşamın bizden ne beklediği olduğunu öğrenmemiz ve dahası umutsuz insanlara öğretmemiz gerekiyordu. Yaşamın anlamı hakkında sorular sormayı bırakmamız, bunun yerine kendimizi yaşam tarafından her gün, her saat sorgulanan birileri olarak düşünmemiz gerekirdi.

Logoterapiye göre yaşamın anlamı üç farklı yoldan keşfedilebilir. Yazar bu yolları aşağıdaki şekilde sıralamıştır:

1. Bir eser yaratarak ya da bir iş yaparak;
2. Bir şey yaşayarak ya da bir insanla etkileşerek;
3. Kaçınılmaz acıya yönelik bir tavır geliştirerek.

 Sevginin Anlamı
 Logoterapide sevgi, yüceltme anlamında cinsel itkilerin ve içgüdülerin sadece bir yan olgusu olarak görülmez. Tam tersine cinsel ilişki, sevginin bir dışa vurumu olarak algılanır.
 Acının Anlamı
 Anlam bulmak için acı çekmemiz gerekmez ancak acıdan kaçınamaz bir durumda kalmışsak, logoterapinin temel ilkesi olan anlama dönmemiz ve acıdan anlam çıkarmamız gerekir.

Sıcağı sıcağına okunan bu roman oldukça etkiledi beni ve hayata daha farklı bir gözle bakmama neden oldu. Bazen kendi yarattığımız hapishanelerin içinde bazen de kopuk aileler, sevgi noksanlığı, istismar, madde bağımlılığı, takıntılarımızla çürüttüğümüz ömürlerin bir daha geri gelmeyeceği ve anlam arayışını sorgular oldum.

***

İftar yemeklerine gidilir ve protokolde oturulup asıl amaca ulaşmadan dönülür bazen kendinde eksik bir şeyler hissederek. Bu sefer öyle olmuyor. Dünya Yaşlılık Derneği Yönetimi olarak; Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğünde hayatımızın en anlamlı iftar yemeğini yedik dersek abartmayız. Buradaki çocuklarımızı Ayaş’taki Ekolojik Çiftliğimizde daha önceden birlikte vakit geçirdiğimiz için çocuklar bizi tanıyor, evimize gitmiş gibi coşkuyla karşılıyorlar bizleri ve aynı masada sohbet eşliğinde yemeğimizi yemenin karşılıklı aldığımız sinerjinin huzurunu yaşıyoruz.

Bir dönüm kadar arazinin üzerine kurulu olan bahçeyi yönetimin desteğiyle, çocuklarımız hobi bahçesine dönüştürmüşler. Müdür vekili Ali Şimşek’le söyleşimizde “ Çocuklar burada enerjilerini boşaltıyorlar, zamanlarını değerlendiriyor ve bir şey üretmenin hazzını yaşıyorlar. İşin en keyifli kısmı ise kendi yetiştirdikleri sebzeleri, meyveleri kendilerinin toplamaları onları mutlu ediyor. Bu arada bahçedeki fideleri kendileri yetiştiriyor çocuklarımız bu fideleri dikme ve çapalama işini de yapıyorlar” diye ifade ediyor.

Tabi bunun yanısıra masada sohbet esnasında kuaförlük, bilgisayar, trikotaj kursları da alanların olduğunu öğreniyoruz.

Bizleri en çok düşündüren şey bu gençlerin 18 yaşından sonra hayatlarını nasıl yönlendirecekleri, toplumun ve STK’ların evlatlarımıza destek olmaları, bu pırıl pırıl gençlerin kendileriyle barışık, mutlu ve faydalı bir birey olarak yaşantılarına devam etmeleri arzumuzdur.

Bayrama yaklaştığımız bu güzide günlerde diliyoruz ki, çocuklarımız sağlıklı aile ortamında büyüsünler. Bu ister koruyucu aile ister kendi aileleri olsun yeter ki, sevgi ve güvenle beslenip birer meslek sahibi olarak ve farkındalıklarını iyiye güzele doğru yönlendirsinler.

e-mail:belginturan@gmail.com

 

 
Toplam blog
: 439
: 512
Kayıt tarihi
: 04.02.09
 
 

Lisansını Anadolu Üniversitesi/ İşletme Bölümü ve Anadolu Üniversitesi/ Sosyoloji Bölümlerinde “O..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara