Hazreti Hatice Anamız…

Hazreti Hatice, iki cihan serveri, Peygamber Efendimizin, temiz, iffetli, yüce ahlak sahibi hanımlarından ilki, müminlerin annesi.

Bugün sizelere mubarek bir kadından söz edeceğim.

Çok akıllı ve çok güzel bir kadından…

Peygamber Efendimizin ilk eşi olan Hazreti Hatice hakkında bildiklerimi, okuduklarımı, aklımda kalanları anlatacağım ve bazı yerlerden de alıntılar yapacağım…

Hazreti Hatice’nin Müslüman olmadan önce ismi Tahire’ymiş. Bazı yerlerde isminin Tahire olmadığı ancak iffetli olması, çok düzgün olması nedeniyle ona Tahire’e denilmiş. Tahire; pak ve temiz kadın anlamına geliyormuş.

Onunla ilgili çok güzel anlatılar var…

Hazreti Hatice’nin doğum tarihi olarak miladi 555 olabileceğini yazıyorlar. Kureyş kabilesindenmiş. Babasının ismi Hüceylid’miş. Annesinin ismi de Fatıma’ymış.

O çok güçlü bir kadınmış.

O çalışan bir kadınmış.

Düşünün o zamanlarda çalışan bir kadın. Zengin bir kadın… O günün koşullarında ticaret kervanları olan biri.

Peygamber Efendimizle evlenmeden önce iki kez evlenmiş. İkinci eşi de ölünce işler ona kalmış.

Kendi adına ticaret yapacak bir adam görevlendiriyormuş. Ücretle tuttuğu bu adamlarla Şam’a ticaret kervanları düzenliyormuş. Bir gün ona Peygamber Efendimizden söz etmişler. Onun doğru sözlü, güzel ahlaklı ve son derece güvenilen biri olduğunu söylemişler. Hazreti Hatice bu duyduklarından sonra Peygamber Efendimize güvenmiş ve ona ticaret ortaklığı teklifinde bulunmuş. Peygamberimiz bu teklifi kabul etmiş. Hazreti Hatice Peygamber Efendimizin başkanlığında bir ticaret kervanını Şam’a göndermiş. Fakat yanında da kölesi Meysere’yi de göndermiş. Meysere yolculuk süresince Peygamber Efendimizin dürüstlüğü, insanlığı, şefkati, ticaretteki başarısı, insanlarla olan diyaloğu o kadar hoşuna gitmişki, döndüklerinde bunları efendisine anlatmış. Hazreti Hatice Meysere’ye çok güvendiğinden üstelik bu defaki kervan dahada karlı satış yaptıklarını alacaklarını da tam istediği gibi aldıklarını da öğrenince daha bir memnun olmuş.

Bir çok yerde yazıyor bende aynen aktaracağım.

Hazreti Muhammet’e evlenme teklifini Hazreti Hatice yapmış. O zamanlar Peygamber Efendimiz 25 yaşında, Hazreti Hatice 40 yaşındaymış. Peygamber efendimizin ilk evliliği imiş... Hazreti Hatice’nin ilk eşi Atik B. Azizmiş. Ondan bir kızı varmış. İkinci eşi Temim Oğullarından Ebu hale ile evlenmiş. Ondan da bir oğlu ve bir kızı olmuş. Hazreti Hatice’nin iki eşide vefat etmişler.

Hazreti Hatice’nin, Peygamber Efendimize evlenme teklifini Hazreti Hatice’nin yakın arkadaşı Münye kızı Nefise aracı olarak yapmış. O Peygamber Efendimize Hazreti Hatice’nin isteğini söylemiş. Peygamber Efendimiz kabul etmiş. Hazreti Hatice’ye arkadaşı müjdeli haberi verdiğinde, Hz. Hatice:

“Ey amcam oğlu! Sen, benim akrabam olduğun, kavmin içinde şerefli, güvenilir kimse, güzel huylu, doğru sözlü bulunduğun için seninle evlenmeyi arzu ediyiyorum” diye haber göndermiş.

Peygamber Efendimiz bu teklif üzerine Amcası Ebu Talib’e gitmiş ve olanları anlatmış. Ebu Talib, Hz.Hatice’den böyle bir evliliği yapmak istediğini bizzat kendi öğrenmiş.

Hazreti Hatice’nin soyu Peygamberimizin baba tarafından dedesi olan Kusay’da birleştiği gibi, annesi tarafından da soyu yine Peygamber Efendimizin baba tarafından dedesi olan Lüey’de birleşiyormuş.
Peygamber Efendimizin Amcası Ebu Talip, Hz. Hatice’yi istemiş. İki aile anlaşmış. Düğünleri o zamının örf ve adetlerine göre Hz.Hatice’nin evinde yapılmış. Düğünde Ebu Talip ve Hz.Hatice’nin amcası Amr b. Esed birer konuşma yapmışlar. Güzel şeyler söylemişler. Dahasında ikramlar başlamış, misafirlere yemekler ikram edilmiş. Ebu Talip nikâhlarını kıymış. Mehir olarak da 500 dirhem altın tesbit edilmiş.

Burada bir olayı anlatmadan geçemeyeceğim.

Hz. Hatice bir gün rüyasında gökteki ayın hanesine girdiğini ve daha sonrada koynuna girdiğini görmüş. Rüyasını kuzeni Varaka’ya anlatmış. Burada çok önemli ama çok önemli bir şey yazıyor. Varaka ona; gelecek olan son peygamberin eşi olacaksın sen ileride demiş. Bu rüyayı da peygamber Efendimiz kervanla Şam’a gittiğinde görmüş. Birde Hazreti Hatice’nin kölesi bir gün Peygamber Efendimizin iki yanında iki melek gördüğünü de söylemiş. Hazreti Hatice bütün bunlardan sonra Peygamber Efendimize evlenme teklif etmiş…

Hazreti Hatice’nin Peygamber Efendimizden; 6 çocuğu olmuş. İki oğlu ve dört kız…

Fatima, Ümmü Gülsüm, Zeyneb ve Rukiye - Kasım ve Abdullah…

Hazreti Hatice peygamber Efendimizin Peygamberliğinden öncede ona son derece saygı ve sevgi göstermiş. Onu çok mutlu etmiş. Peygamberliği döneminde onan ilk inanan da o olmuş. Onunla ilk namazını kılmış böylelikle ilk cemaatı da o olmuş.

Peygamber Efendimize ilk vahiy geldiğinde korkmuş, koşarak gelmiş Hazreti Hatice’ye anlatmış. Hazreti Hatice;

“Sen doğru konuşursun, sılayı rahmi gözeten kimsesin, emanete dikkat edersin, misafirperversin, halkın sıkıntılı ve üzüntülü zamanlarında yardıma koşarsın, Hak Teâlâ seni yalnız bırakmayacaktır.”

Hazreti Hatice’nin Hristiyan âlimlerinden olan amcası Veraka İbn-i Nevfel’e gitmiş. Olanları anlatmış. Veraka İbn-i Nevfel;

“İşte bu Musa’ya görünen hususdur ki, şimdi de bunda zuhur etmiştir. Keşki benim kudretim ve imkânım olsa da O kavminin arasında ortaya çıktığı zaman kendisinin yardımına yetişebilsem. Keşki imkân olsa da sizin kavminiz onu yerinde ettikleri zaman kendisine yardım edebilsem.”

Amcası bir süre sonra vefat emiş. Hazreti Hatice Peygamber Efendimizin hep yanında olmuş. Onunla gizli namaz kılıp ibadet etmiş. Bütün imkânlarını Peygamber Efendimize sunmuş. Peygamberimize karşı olanların her zaman karşısında olmuş. 
 

Hazreti Hatice, Peygamber Efendimizin her zaman övgüsünü kazanmış. O son derece faziletli biriymiş. Çok sabırlıymış. İmanda,  iffette, güzel ahlakta çok iyi imiş ve mükemmel bir anneymiş.

Hazreti hatice ve Peygamber efendimiz 24 sene evli kalmışlar.

619 yılında; Hicretten üç sene önce, ramazan ayının başında Hazreti Hatice 65 yaşında vefat etmiş.  Haccun mezarlığına defnedilmiş.

Peygamber Efendimiz onun sağlığında başka kadınla evlenmemiş.

Onu hiç unutmamış, her zaman ondan söz etmiş.

Bu yazıyı yazarken bir çok yerden yararlandım. İslam Ansiklopedisinden bilgilendiğim gibi bazı kitaplardan, bilen kişilerden de bir kez daha okuyarak bilgiler edindim, bazılarından da alıntılar yaptım.

Nazan Şara Şatana