Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Eylül '07

 
Kategori
Anılar
 

Heidi..

Heidi..
 

Kara saçlı , domates yanaklı, şaşkın bakışlı, ufak şirin bir kızdı Heidi. Kırmızı gömleği, pembe eteği, kocaman da poposu vardı. Ne zaman kocaman ağzıyla gülse yuvarlanırdı Alplerden. Yetimdi, büyükbabası bakardı Heidi’ye. Her sabah kocaman aksakallı büyükbaba Heidi’ye peynir kızartırdı. Heidi’ nin bir ‘’büyükbabaaaaaa büyükbabaaaa’’ diye koşuşu vardı ki avazı çıktığı kadar, heyecanla, duraksız, nefes nefese... En sevdiği arkadaşı Peter, çobandı. Beraber koşar oynarlardı keçilerle ve tabii ki Heidi’nin st. bernard türü kendinden büyük köpeği joseph ile. Pek bir ağır köpekti hani! Zor yürürdü sanki, yetişemezdi Heidi’ye. Heidi dağlarda büyümüştü. Dağ havasıyla büyümüş şehrin tozunu yutmamış, kötülük nedir bilmemişti. O bir iyilik idolüydü. Gün oldu şehre indi. Klarayla tanıştı, hatta sakat olan Klara’nın, yürümesi için ona destek oldu. Ama ne kadar beyaz ekmek yese de sevmedi, sevemedi şehri. Yine eski günlerdeki gibi Peter’le dağlarda koşup oynamak, yorulunca bulutları izlemek ve onlarla uçmayı hayal etmek... Hep köy ekmeği ile süt içmek ama temiz havasını solumak Alp’lerin, taa ciğerlerine... Salıncağa binmek, uçmak, uçmak, en yükseğe uçmak. Gülmek ağzını sonuna dek ayırarak... En önemlisi özünü bulmak, saf ve temiz kalbini kirletmemek, hatta kullanılmamak... Büyükbabası, Peter ve köpeği ile beraber olmak için tekrar köyüne, özüne döndü Heidi.

Nerdee o eski çizgi filmler........

http://www.youtube.com/watch?v=3xUxIwsxmoA&mode=related&search=

 
Toplam blog
: 71
: 2134
Kayıt tarihi
: 11.03.07
 
 

1979 doğumluyum. Severek ve isteyerek girdiğim tıp fakültesini bitirdikten sonra veterinerlik de oku..