Helikopter kazası ve ihtimaller...

Teknolojik ürünler hızlı, kolaylık sağlayıcı ve cazibelidirler. Emsallerine göre üstünlükleri ise tartışılmaz.

Maliyetleri yüksektir. Bunlara sahip olmak, belli bir ekonomik düzeyi ve fedakârlığı gerektirir...

Bir helikopteri, bir yolcu uçağını, hızlı bir treni veya dev bir gemiyi düşünün. Bir de bunların insan hayatına sağladığı kolaylıkları...

Yüksek maliyet nedeniyle, günümüzde ekonomik düzeyi iyi olan toplumlar, teknolojik ürünleri hizmette yaygın kullanabiliyorlar...

Ancak iş sırf bunlara sahip olmakla bitmiyor. Her birini özelliklerine uygun, kullanmasını bilmek de gerekiyor.

Yanlış ya da kötü kullanım, yarardan çok zarara getiriyor. İnsanları acze düşürüp, maddi ve manevi mağduriyetlere yol açıyor.

Son örneğini BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarını taşıyan helikopter kazasında gördük.

Muhtemelen hava şatları veya aracın eksik donanımla yola çıkması; hepimizi üzen bir sonuca yol açtı.

Arama - kurtarma çalışmalarında memleketin bütün imkanları seferber. Asker, sivil ve gönüllü kuruluşlar; beraberinde teknolojileri daha üstün araçlar.

Ne hazindir ki, kaza üzerinden onca zaman geçmesine rağmen; ne uçağa, ne de kaza mağduru insanlara ulaşılabildi.

Kaza sonrası yapılan teknik değerlendirmelerde, uçağın düşüşüne ve ulaşılamamasına, aşağıdaki ihtimaller neden gösteriliyor.

Kötü hava koşulları, kapasitesinden fazla yolcu taşıması ve acil yer belirleyici cihazının arızalı veya araçta bulunmaması.

Uçak; hızlı, pratik ve ulaşımı kolay bir teknolojik araçtır. Ancak kullanım hatasını da affetmeyecek kadar hassastır.

Bu nedenle acil durumlarda kullanılmalı. Kullanmadan önce de, güvenliğine dair alınması zorunlu tedbirler ihmal edilmemeli...

Daha önemlisi, benzer araçları işleten kuruluşlara ruhsat veya izin verilirken, ‘olmazsa, olmaz’ lardan asla taviz vermemeli...

Gelinen noktada, kaza mağduru vatandaşlarımızın ailelerine ve yakınlarına; kısaca hepimize sabır ve metanet dilemekten başka, elden bir şey gelmiyor.

Umarım bu kaza son olur ve yaşananlar bize ders olur.

Yoksa bu gün olduğu gibi, bundan sonra da, benzer birçok üzücü olayı yeniden yaşayabiliriz.