Hem ağlarım hem vururum!

Dıyarbakır'ın nahif Emniyet Müdürü Recep Güven, "Öldürülen teröriste ben ağlarım; ağlamayan da insan değildir" dedi ve gündeme oturdu.

Müdürün bu sözlerine iki tür tepki var; birincisi karşı tepki ki bu tepki "devlet"ten ve "devletçi" olanlardan geldi. İkinci tepki Müdüre destek mesajlarıydı ki, bunlar genel olarak iki çeşit; birinciler biraz sehven destek oldular (Bülent Arınç gibi), ikinciler zaten teröristin yanında olanlar...

Emniyet Müdürü'nün sözleri belli bir analize tabi tutulmadan yorumlanırsa mutlaka yanlışa düşülücek cinsten oldu. Tıpkı, oksijene ve hidrojene ulaşmak için suyu mutlaka analiz etmek gereği gibi..

Şöyle ki, eğer bu "ağlamaklı" sözleri iyi analiz etmezseniz, görevi terörle mücadele olan bir Polis Müdürünün ya terörden yana olduğu ya da işi konusunda duygusal zaafiyeti bulunduğu sonucuna varırsınız.

Eğer sözleri analize tabi tutar ve bazı şeyleri ayrıştırırsanız bu defa çok farklı anlamlara ulaşabilirsiniz. Dıyarbakır Müdürü Recep Güven, Dıyarbakır insanının gönlünü almayı ve onlara sizin acılarınıza da ortağım mesajını vermek istiyor. Muhtemelen bu duygularında samimi de... Ancak, bu "insani ve özel" duruş onun görevini yapmamasını gerektirmiyor.

Taze gelinlerin Anadolu'da ki yaygın "Hem ağlarım, hem giderim" söyleminde olduğu gibi, bir Polis Müdürü  ölen terörist için, "Hem ağlarım, hem vururum" diyebilir ve burada bir çelişki yoktur.

Ne var ki, bu tür söylemlerin, güvenlik güçlerinin teröre karşı üstünlük sağladığı zamanlarda ortaya çıkması terörle mücadele psikolojisinde zaafiyet unsuru olabilir. Bu yüzden Bülent Arınç'ın desteğine rağmen Başbakan Erdoğan, "ölen teröriste ağlamadık, ağlamayız" dedi.

Tek tek düşünüldüğünde dağ başlarında telef olan gençler için ağlamak bu ülke adına vatanseverlik değilse milletseverliktir... Ancak, tüzel kişilik olarak terörle mücadele söz konusu olduğunda en küçük bir zaaf, bize şehit cenazesi olarak dönecektir.

Bu bakımdan, bataklığa düşmüş bir adam gibi, düştüğümüz bu terör bataklığında, çok dikkatli hareket etmek zorundayız. Her yapacağımız hareket bizi ya daha fazla batırır ya da kurtuluşa doğru götürür.

Ben bu yazıyı da, son günlerde pek söyleymeyen ama bir gerçeği en kısa yoldan ifade eden şu sloganla bitirmek istiyorum:

Türk, Kürt kardeştir; PKK kalleştir!

Tabii bu sloganı Kürt kardeşlerimiz de söylemeye başladığın da sorun çözülecek...

İnşallah yakında o da olacak!