Hepimizin "Banu" halleri

Geçenlerde bir yerde, Banu Alkan' ı gördüm; yine çıkmış ortalara diye içimden geçirirken, yaklaşık bir sene önce Beyaz’ ın programına konuk olduğu gece geldi aklıma...Böyle seyrederken acıyarak mı diyeyim, utanarak mı diyeyim, ne diyeyim baktığım birkaç kişiden biridir Banu Alkan... Bir diğeri de Yılmaz Morgül’ dür... Ortalık maskarası gibi davranırlar bunlara... Neden bilmem içim acır biraz ( bana neyse??)

O geceyi seyredip de hatırlayanlar bilir, bu Banu Alkan ve ceylan gözlü ümitsiz aşkı bir eve tıkıştırılmış, işi gücü olmayanlara seyrettiriliyordu o dönemler... Beyaz'da bunları aldı konuk etti ... ve Seyretmeyenlere notlar:

Banu Alkan her zamanki gibiydi... Bildiğimiz Banu Alkan. Kenar süsü ex sevgilisi: Alçak dağları ben yarattım, ama yaratırken heybet eksiği gözümden kaçmış modundaydı. ”The en önemli şahsiyet” olan 3.konuk da Bellerinçikası bir memlekette İngilizce şarkılar söyleyip meşhur olmuş bir Türk köylüsü kızımızdı. Özbeöz ismi “Hadise” olan bu kızın, kendi gibi dansçılar eşliğinde, Beyonce’ den ödünç poposuyla, İngilizce olarak çığırtması da ayrı bir kültür karmaşasıydı....
Sivaslı Beyonce...

Program formatı malum... Kenar süsü abim, bu Sivaslı Beyonce’ ye gece boyu kur yaptı.... Banu Alkan bu iğrenç sahneler karşısında seksen altı bin yüz ücüncü kere aptal aşık durumuna düştü... Sözüm ona Beyaz da bu duruma el attı ara sıra ve biz salak seyirciler de bunun bir düzmece olduğunu anlayamadıkdı....

Neden oraya 3. konuk diye şööööyle helalinden bir Salih Güney getirip koymazsın? Ya da bir Faruk Peker güzelliği oturtmazsın kırmızı koltuğuna... Neden mi... Banu Alkan’ ın düşeceği duruma kenar süsü ex sevgili düşmesin diye... Salih ya da Faruk, Banu’ ya kur yaparken, ceylan gözlü ex sevgili, yaralı ceylan gözlü ex sevgili mertebesine erişmesin diye... Oraya makyajla ve mini etekle üstelik de 20’ li yaşlar çıtırlığında hangi kadını koyarsa koysun 3.konuk diye, yine emeline ulaşırdı Sayın Beyaz... Belçikalardan konuk getirmek için pek bir yorulmuşlardı...

O fıldır fıldır gözü dönmüş, tutmayın beni şimdi atlayacağım kızın üzerine hallerindeki ex sevgilinin zavallılığı ve onun yanında, beyin kanaması geçirmesine ramak kalmış bir kadının asaleti... Sivaslı Beyonce‘ de bu minvalde, salak sözlü bir Türkçe şarkıyı gurbetçi şivesinde sahnede söylüyordu... ıhhhhh mıhhhh falan nakaratları da cabası...

Bu ikilinin, akla hayale sığmayan bir televizyonculuk keşfiyle, yaşamaya zorlandırıldıkları “ev hallerinden, hakaretlerden, bilmem nelerden” bihaber olsa gerek kız, nedir mevzu diye anlamsız ve boş bakışlarla herşeye gülüyordu saf saf. Yani akıllara zarar bir gece yaşattıydı bize, Beyasss Abiii.

Bu ve bunun gibi yazık hallere gülenler, alkışlayanlar, “Banu Alkan” vücudunda o gün orada temsil edilen, tüm aldatmaya alt yapılı koca sahibi kadınlara bir özür borçlular. Umarım bu dahiyane komployu aklına getirenlerin, aman da ne büyük bir fikir deyip de alkış tutanların, ezik bir kadının karşısına taş gibi bir hatun çıkartıp "iyice yerin dibine sokalım onu hehehe" diye geyik yapanların başına böylesi bir gece, böylesi bir komplo gelmez.

Kadın erkek, hepimizin hayatında olmadı mı hiç “ Banu Alkan” hallerimiz...Hepimiz illaki bir kere en azından, bir karşı cinsin aptal aşığı olmadık mı... Bizim “akı” mıza b.... diyenleri, "ne de güzel b... diyor, ağzına da yakışıyor" diye diye içimize sindirmedik mi... Kovdular kovdular, biz ayaklarına gitmedik mi... Aldattılar duymamazlıktan, görmemezlikten gelmedik mi... Kişiliğimize hakaretler hiç mi yemedik....O kadar vermeye bir tutam alamadık mı...

Hepimizin hayatında olur böyle vakalar ama televizyoncular yakalar... Yakaladıklarında da, her bir pireyi deve yapabilme kabiliyetleri ile de işte böyle madara ederler tüm “insana ait” hisleri... hissizlikleri...Televizyon karşısında bunları seyredalanlar da, kendi zavallılıklarından daha da zavallı birini seyredip kendi hallerine şükrederler.

Kadınlar ”bu hallere asla düşmem” deyip gerim gerim gerinir.... Erkekler de terkedilip de yemeksiz, temiz çamaşırsız kalırız maazallah korkusuyla “abartamadıkları” öküzlüklerini ekrandan canlı yayın seyredip “helal” çekerler kendi temsilcilerine... Kenar süslerim benim...

Bir sokak köpeğinin önüne kemik attığında, yemek için senin uzaklaşmanı beklemesinin asaleti ve vakurluğu bile yok bazı insanlarda.... Atlayın üzerine, size her verilmek istenenin, ihtiyacınız bu alın da sebeplenin diye sizi hakir görenlerin her verdiğine yumulun... Daha daha! diye el çırparak fazlasını isteyin... sindirirken geğirin...