Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

01 Ekim '21

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Herakles ve Ejderha

Herakles ve Ejderha

Ateş saçan devin gözünün birine çarpmasını sağladığı anda ejderin gözü katransı bir halde aktı.

 

“Bataklığa yaklaşıyor bir iki adım daha atarsa batabilir.”

Herakles bataklığa küçük adımlarla yaklaşıyordu. Muhtar heyecanlıydı. Sanki onun yapacaklarını biliyordu.

“Kale yolu üzerinde eğer karşı tarafın taşı varsa onu alabilir. Bu ne demektir burada… Ha tamam anladım.”

Kendi kendine konuşan Muhtar’ı Elif bir süre dinledi.

“Muhtar kafayı mı yedin ne diyorsun canımsın anlamıyorum.”

“Bir dakika Elif abla! Çok heyecanlandım inanmazsın. Akıl oyunları yemin ederim akıl oyunları.”

“Akıl oyunlarımı sen hala satrançta mısın?”

“Lütfen. Bir dakika daha... Evet. Kalenin yolu üzerinde kendi taşlarından biri varsa o taş kalenin yolunu keser üzerinden atlayamaz.”

Muhtar bir süre gözlerini kıstı. Düşünüyordu.

“Herakles kale olarak ejderhayı görüyor. Tamam, şimdi daha iyi anladım. Bu durumda en fazla yolunu kesen taşın bir önündeki kareye yani yere kadar ilerleyebilir. Herakles’te bunu yapıyor zaten! Doğru kale açılış pozisyonunda hareketsizdir. Nitekim ejderhada şu anda hareketsiz! Nedeni; Kendi taşlarının üzerinden atlayamaz. Evet. Aynen böyle…”

Herakles biraz daha yaklaştı. Ejderha son bir hamle ile bir tutam daha ateş gönderdi.

İşte o andan sonra olanlar inanılmazdı…

Herakles hazırdı, bekliyordu… Yan tarafa dönerek fırladı… Adeta uçtu. Yerde yan yatarak dönüyordu. Topuzunu çıkardığını hayal meyal seçebildiler. Topuz bir gülle gibi yerinden Herakles’in elinden fırlamıştı, hızla gidiyordu. Kurşun gibi hızlıydı. Gülle gibi ağırdı. Gitti… Gitti. Ateş saçan devin gözünün birine çarpmasını sağladığı anda ejderin gözü katransı bir halde aktı. Kıyametler kopuyordu. Sesler görünmez balonlarını içinde yaşadıkları bu hayal âlemini bile sallamıştı. Korku ile birbirlerine tutunmak istediler. Tutundular da. Aşağıda gördükleri inanılmaz şeylerdi. Sesler kademe kademe yukarı çıkıyor ve kendilerine ulaşıyordu.

Katran ejderhanın gözünden akan zifiri, siyahî katran bataklığa doğru akmaya başlamıştı. O gözden o kadar çok katranın çıkması şaşırtıcıydı. Kızlar elleri ile ağızlarını kapatmışlar biraz tiksinti ile karışık korku halleri ile ejderhayı izliyorlardı. Erkekler biraz daha salim bir haldeydiler.

Katran bataklığa değdiği anda garip bir şey oldu. Katran benzin gibi, kaz yağı gibi hatta çıra gibi alev almaya başladı alev bataklığa da geçti ve bataklık yanmaya, inanılmaz bir hızla alevler büyümeye başladı.

Bataklık yanıyordu.

Herakles topuzu acı içinde kıvranan ejdere bir daha attı diğer gözüne isabet ettirince oda katranlarla birlikte aktı. Ejder haykırıyordu. Başların çoğu yanmıştı. Biri iki başta alev almıştı.

Çiçek etrafı kokladı.

“Et yanığı kokuyor. Farkında mısınız? Sanki bahçede annemler gril yapıyorlar.”

Çağrı kız kardeşini her zamanki gibi terslemek için hazırdı. Ama sonra vazgeçti. Hatta gülümsedi.

“Evet, haklısın ızgara köfte gibi kokuyor.”

Ejderhanın ağzından çıkan ateşler bataklığa dökülmeye başladı. Bataklık tamamen yanmaya başlamıştı. Bataklığın alt kısımlarında oluşan kömürlerde ateş almıştı. Ejder bataklığın üstüne doğru can acısı ile çıkmak istediğinde kocaman devasa vücudu görüldü. Ejder buradan çıkmak kurtulmak istiyordu ama bataklık hem yanıyor hem onu yakıyordu hem de aşağıya doğru çekiyordu. Bağırıyordu. Garip sesler uzun süre sürdü. Tabi çırpınışları da... Ejder bağırarak yandı. Ölümsüz başı kalmıştı en sona oda yanmaya başladı.

Muhtar eli ile zafer işareti yaptıktan sonra;

“İşte bu kadar…”

Elif merakla sordu.

“Ne kadar? Anlatsana…”

“Elif abla. Ejderha öldü ama garip bir haz aldım. İnanmazsın hamleleri merak ederken çoğunu tahmin ettim. Bu fevkalade bir şey… İnanamadım. Bir mitoloji kahramanı, bir ejderha ile ben! Gerçekten çok enteresan!”

“Hala anlamadım demek istemiyorum ama… Anlamadım.”

“Bak ablacığım, satrançta amaç rakip Şah’ı mat etmektir. Eğer bir şah rakip bir taş tarafından tehdit edilip kaçamıyorsa, kendisini isteyen taşı alamıyorsa ya da araya başka bir taşı koyarak bağlantıyı kesemiyorsa mat olmuş demektir.”

“Ejderha mat oldu yani!”

“Ablacığım sence mat olmadı da ne oldu?”

“Bitti tükendi ve yok oldu.”

“Tabi öyle oldu da ben farklı bir pencereden bakmak istedim.”

“Muhtar senin her an bir başka edinimini öğreniyorum ve şaşırıyorum.”

Muhtar sadece Elif’e baktı ve gülümsedi. Sonra Herakles’in sesi ikisinin konuşmasını böldü… Herakles bağırıyordu. Yeri göğü sarsacak kadar yüksek sesle haykırıyordu…

“Senin ölümsüzlüğünün sadece gözlerin akarsa biteceğini ben nereden biliyordum bilmiyorum. Kimse söylemedi ama hissettim öyle olacağını düşündüm ve doğru çıktı. Ben kazandım.”

Herakles sevinmişti. Çok sevinmişti. Yorgunda düşmüş olmalıydı. Yere oturdu. Havayı kokladı. Derin aldığı nefes hoşuna gitmedi. Acımsı katransı tat genzini yaktı. Öksürdü. Yukarılara dağa tırmanmaya başladı. Amacı temiz hava almaktı bu çok belliydi.

Didar’ın sesi garip gelmişti.

“İnanmıyorum ya! Ejderha yaşıyor. Bu nasıl olur?”

Rüyada şaşırmıştı.

“Evet yaşıyor. Bataklığın üstüne çıkıyor. Herakles’in haberi yok. Bu ona bir kötülük…”

Herakles yukarı çıkışını hızlandırdı. Dağın tepesinde görünmez olduğunda ejder biraz daha bataklığın üstüne çıkmıştı. Herkes şaşkın bataklığa ve görülmeyen Herakles’e bakıyorlardı. Didar şaşırmıştı.

“Teyze nasıl olacak bu. Ejderin ölmesi gerekmez miydi?”

“Bende şaşırdım. Baksana onun öldüğünden emin Herakles gitti.”

Ejderin başı vücudundan kopmuştu. Baş bataklığın üzerine doğru çıkıyordu. Rüya şaşkın bağırdı.

“Bu çok kötü… Ejderha kendini tamamlatır. Başı ölmemiş, bu sihirli baş vücudunu tamamlatmaz mı?”

Sorusunun cevabını derin bir soluk aldıktan sonra kendi tamamladı.

“Tamamlatır. Bunun başının ezilmesi gerekirdi. Eyvah ne olacak?”

Didar’ın heyecanlı sesi onun dikkatini bir başka yere vermesini sağlamıştı. Didar gülümsüyordu.

“Teyze yukarı bak. Herakles’e bak.”

 

 

Nazan Şara Şatana’nın Herakles’in Kadınları Kitabından…

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara