Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Eylül '12

 
Kategori
Sağlık
 

Hipokrat

Hipokrat
 

d. MÖ 460, İstanköy- ö. MÖ 370, Larissa,

Tıbbın babası olarak anılan İyon hekim.

Ona göre tıbbın ilk kuralı

“Primum non nocere”

(Önce zarar verme!)

İlkesidir.

 

Eflatun, “Phaidros”adlı yapıtında;

Hipokrat'a değinerek onun tıbba felsefi bir yaklaşım getirmiş ünlü bir

Asklepiades olduğunu ve insan vücudunu bir bütün olarak ele aldığını anlatır.

*

Hipokrat'ın temel hastalık kuramı; yanlış beslenme sonucunda sindirilemeyen bazı artıkların buhar çıkardığı, bu buharların vücuttan atılamayarak hastalıklara yol açtığı şeklindedir.

 

Hipokrat Yemini

 

Hekim Apollon, Aesculapios, Hygeia ve Panacea adına, bütün Tanrılar ve Tanrıçaların şahitliğinde yemin ederim ki, aşağıdaki andımı kabiliyetim ve gücüm yettiğince yerine getireceğim.

Bu sanatı bana öğreteni ebeveynim yerine koyacağım, hayatımı onunla paylaşacağım ve ihtiyacı olursa mallarımı onunla bölüşeceğim. Çocuklarına kardeşlerim gibi bakacağım, istedikleri takdirde bu sanatı onlara ücretsiz ya da yazılı bir söz almaksızın öğreteceğim, bilgilerimi oğullarıma, ustalarımın oğullarına ve bu mesleğin kurallarını kabul edenlerden başka kimseye öğretmeyeceğim...

Tedavi reçetelerimi kabiliyetim ve gücüm yettiğince hiçbir zaman birisine zarar vermek için değil, hastalarımın iyiliği için kullanacağım.

Hiç kimseyi memnun etmek için ölümcül bir ilaç reçete etmeyeceğim gibi, ölümüne neden olabilecek bir tavsiyede dahi bulunmayacağım.

Bir kadına düşük yaptıracak aletler vermeyeceğim.

Hayatımın ve sanatımın saflığını koruyacağım.

Bıçağımı mesanesinde taş olduğu aşikâr olanlar için bile kullanmayacağım, bu işi ehillerine bırakacağım.

Gittiğim her eve sadece hastanın iyiliği için gireceğim, kendimi hastalık yapıcı etkenlerden ve özellikle de ister hür ister köle olsun kadın ve erkeklerle, aşkın hazlarından uzak tutacağım.

Sanatımın icrası esnasında ya da günlük hayatımda bana gelen ve yayılmaması gereken bilgileri sır olarak tutacağım ve hiçbir zaman açmayacağım.

Bu andımı tuttuğum sürece, hayatım ve sanatımın icraası bana mutluluk versin, tüm insanlar tarafından her zaman saygı göreyim, eğer yeminimden dönersem bunun zıddı bana az gelsin.(alıntı)

 

Hekimlik Andı


Hekimlik mesleği üyeleri arasına katıldığım şu anda, hayatımı insanlık yoluna adayacağımı açıkça bildiriyor ve söz veriyorum.

Hocalarıma saygı ve gönül borcumu her zaman koruyacağıma,

Sanatımı vicdanımın buyrukları doğrultusunda dikkat ve özenle yerine getireceğime,

Hasta ve toplumun sağlığını baş görev sayacağıma,

Benden hizmet bekleyen kimselerin sırlarına saygılı olacağıma ve onları saklayacağıma, hekimlik mesleğinin onurunu ve temiz töresini sürdüreceğime,

Meslektaşlarımı kardeş bileceğime,

Din, Milliyet, Irk, siyasi eğilim ya da toplumsal sınıf ayrımlarının görevimle hastam arasına girmesine izin vermeyeceğime,

İnsan hayatına kesinlikle saygı göstereceğime,

Baskı altında kalsam bile tıp bilgilerimi insanlık değer ve yasalarına karşı kullanmayacağıma, açıkça, özgürce ve namusum üzerine and içerim.(alıntı)

Hipokrat Tıp ilminin babası sayılmaktadır… Doktorlar tıp eğitimlerinin bitiminde onun yazdığı yemini günümüz koşullarına göre hazırlanmış hali ile ederler.

Hipokrat; M.Ö. 460’da Cos Adasında doğmuş.

Babasıda hekimmiş. Babası onu yetiştirmiş. Anadolu’nun kuzey illerini gezdikten sonra Cos adasına dönmüş.

Hipokrat, hastalıkların batıl olmadığını batıl inançlarla da tedavi olamayacağını söylemiş.

Buna bir hayli karşı çıkmış.

Hastalıkların tabiat kanunlarıyla ilişkili olabileceğini söylemiş.

Hastalıkların nedenini iki gurupta sınıflandırmış.

 

·         Mevsim ve iklimlerle nedeniyle,

·         Kişisel besin sisteminin düzensizliği ya da yetersizliği, hareketsizlikle…

 

Bunun içinde düzenli beslenmenin çok önemli olduğunu, düzenli bir hayatın şart olduğunu açıklıyormuş.

Hipokrat felsefeye de önem veriyormuş.

Demokritus’dan felsefe dersleri almış.

 

Eski Yunanlıların, insan vücudunun parçalanarak bilimsel inceleme ve çalışmalara konu olmasına, yani "teşrih" ilmine kötü gözle bakmalarına rağmen, Hipokrat anatomi çalışmalarını o çağa göre hayli yüksek bir düzeye ulaştırmıştı.

 

Hipokrat hakkında en güvenilir bilgi kaynakları, iki çağdaşının (Eflatun ve Aristo) yazılı belgeleriyle, Hipokrat Külliyatı'dır.

 

Söz konusu külliyat, bizzat Hipokrat’ın, çalışmalarıyla, üzerine eğildiği konularla ilgili olarak kaleme aldığı yazılardan meydana gelmiştir.

 

Bu koleksiyonun en ilginç bölümlerinden biri "Baştaki Yaralar Üzerine" adını taşır.

 

Hipokrat'ın bu bölümde anlattığı bazı ameliyatlar, bugün beyin cerrahisi alanındaki uygulamalardan pek farklı değildir.(alıntı)


&

Antik İyonya’da bilimsel gelişme ve felsefe ile sımsıkı bağı olan hekimlik gözdeydi.

Bu gelişme Hippokrates ile doruğa ulaştı.

Çağdaşı Eflatun Protagoras adlı yapıtında Hipokrat’tan “Koslu Asklepiades” olarak bahseder.

Hipokrat'ın öğrencilerini para karşılığında eğittiğini ve hekimlik alanında Polykleitos ile Phidias'ın heykelcilikte kazandığı üne yakın bir ün kazandığından bahseder.

Aristoteles'in öğrencilerinden Menon ise yazdığı tıp tarihinde Hipokrat'ın hastalıkların nedeni konusundaki görüşlerine özel bir yer verir.

Hippokrates tarafından yazıldığı kabul edilen “Corpus Hippocraticum” (Hipokrat’ın Toplu Yapıtları) adlı yapıtı milattan sonra onuncu yüzyıldan kalmadır.

Arap ve Avrupa tıbbına katkısı büyüktür.

Bu yapıtta; batıl inançlar, büyülü şifa yöntemleri reddedilerek bir bilim dalı olan tıbbın temel ilkeleri öğretilmiştir.

Hipokrat'ın çağında hekimler “Asklepiadlar” denen (hekimlik tanrısı olarak kabul edilen Asklepios adından türemiştir) loncalarda toplanırdı.

Hekimlik babadan oğula geçerdi. Genç hekimler loncaya alınırken günümüzde de geçerli olan fakat bazı değişikliklerin yer aldığı ünlü “Hipokrat Yemini” ederlerdi.

Eski Hipokrat Yemini’nde tıp tanrısı olarak kabul edilen Asklepios adına yemin edilirken, yeni yeminde kutsal inançlar üzerine yemin edilmektedir.

Eski metinde kesinlikle çocuk düşürme eylemi içinde olmamaya yemin edilirken yeni metinde "yasal gerekler dışında çocuk düşürtmeyeceğim" denilmektedir.

Eski metinde "hayatımı ve sanatımı kutsal ve saf olarak saklayacağım" ifadesi varken şimdiki yeminde böyle bir ifade yoktur.

Hipokrat'ın ölümünden sonra Kos Adası Hekimlik Okulu'nun bütün buluşları Hipokrat'a mal edilmiştir.

Bunların tümünün değilse de büyük bir bölümünün onun buluşu olduğuna kuşku yoktur.

Örneğin; bazı hastalıkları Hipokrat ilk kez tanımlamıştır,

“Sopalanmış parmaklar” adlı hastalığa “Hipokratik parmaklar” denilmektedir. (alıntı)

 

 

Nazan Şara Şatana

http:// http://www.facebook.com/nazansara.satana.5

http:// https://twitter.com/#!/nazansarasatana

 

 

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....