Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ocak '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Hüzün zaman zaman deli dalgalarla gelir

Hüzün zaman zaman deli dalgalarla gelir
 

Karaburun'da hüzün


Bazen sebepsiz bir hüzün sarar içimi. Hüznü dağıtmak yerine, inadına dibine inmeyi severim. Bu gün de öyle günlerden biri. Uzun bir zamandan sonra ilk defa evde yalnızım. Dilimde en hüzünlü şarkılar. ‘’Kimseye etmem şikayet ağlarım ben halime, ’’ ‘’Keklik gibi kanadımı süzmedim.’’

Kafamda en uç düşünceler. Penceremden külah şeklindeki çatısı ve ucundaki süslü haç’ı görünen kiliseye bakıyorum. Tamamını görmesem de beynime işlemiş görüntüsü gözümün önünde. Yaşını bilmiyorum. Benden çok büyük olduğu kesin. Benden önce de buradaydı benden sonra da burada olacak. Kullanmaya kıyamadığım çok sevdiğim bazı eşyalarım, benden sonra tufan diyemiyorum işte.

Messenger açık. Yıldız Demirel’le, Ezgi Umut’la, alışılmış görüşmelerimizi yaptık. Dağılacağına giderek artıyor içimdeki hüzün.

Çalan ev telefonunu açtığımda çok uzaklardan taa Japonya’dan Nursen’in sesi geldi. Ne yapsam gözyaşlarıma hakim olamadım. Uzun uzun konuştuk. Mart’ta İzmir’e geleceğini söyledi. Yılbaşında çok güzel bir Japon takvimi göndermişti. Teşekkürde geciktiğim için yazdığım özür mesajım nedeniyle aramış. Çok zarif, çok duyarlı bir kadın. Sanal da olsa görüşüp konuştuğumuz, birbirimize alıştığımız, dertleştiğimiz arkadaşlardan biri daha, ete kemiğe bürünecek inşallah.

Hüzünlüyüm dedim ya radyoda çalınan şarkı bu kadar da olur mu dedirtti ve sebepsiz hüznümle darmadağın olmama sebep oldu.

hüzün zaman zaman deli dalgalarla gelir,
gönlümün kıyısına vurur.
aşınan kayalar gibi ruhum,
suskun, yorgun, öylece durur.
ıslak kumlara yazılmış hikayeler,

ummana karışır, silinir yavaş yavaş,
her dalga ömrümden bir şeyler koparır.

ağır ağır sönen gönlüm,
sakin koyları özler,
son kum tanesi olana kadar.

hüzün zaman zaman deli dalgalarla gelir,

gönlümün kıyısına vurur,

son kum tanesini alana kadar…

Sözleri Cansın Erol’a bestesi Selahattin İçli’ye ait bu şarkıyı Ahmet Özhan’dan ne zaman dinlesem bambaşka alemlerde, bambaşka duygulara kapılır giderim.

‘’Ölüdeniz Milliyet Blog Buluşması’’nda tanıştığım o güzel kadının, gülerken dahi anlamlı yüzündeki hüzün, gözlerine derin bir yalnızlık duygusu olarak yerleştiğinden midir bilmem onu tanıdıktan sonra bu şarkı, benliğimi daha bir derinden etkiler oldu.

Nedir hüzün?

Hüzün, büyük acılar içindeyken, yaşamın güzelliğini görmektir.

Hüzün, uğruna savaş verdiğiniz çoğu şeyin boşluğunu farketmektir.

Hüzün, çaresizliktir.

Hüzün an’ı durduramamaktır.

Hüzün, içiniz kan ağlarken gülümsemek zorunda olmaktır.

Hüzün, bir bebeğin büyüyüşünü göremeyecek olmayı bilmektir.

Hüzün, sevdiklerinizin sizden sonra ne olacağını düşünüp, endişe duymaktır.

Hüzün anıların üstünüze üstünüze gelmesidir.

Hüzün, vefasızlıklar karşısında şaşkına dönmektir.

Hüzün, ummadığın vefalar karşısında duygulanmaktır.

Hüzün, kaybedişe gülümseyiştir.

Son kum tanesi olana kadar…

narçiçeği

 
Toplam blog
: 74
: 1691
Kayıt tarihi
: 17.06.07
 
 

Emekliyim ama, yaşamdan değil; işimden. Eşim ve iki kızımla birlikte İzmir’de yaşıyoruz. Yazmak, oku..