Huzurevin'de bir ünlü...Oya Peri..

Dünki yazımda Bahçelievler Huzurevin'den bahsetmiştim. Bu gün orada yaşayan bir ünlü'yü taşıyacağım sayfama. Oya Peri...

Zamanın Yeşilçamı'nın vamp kadın yıldızı. Cüneyt Arkın, Fatma Girik, Hülya Koçyiğit, Türkân Şoray, Fikret Hakan, İzzet Günay bir çok aktris ve aktörle aynı film'de rol almış..

1967 yılında sinemaya başlamış. 19 Nisan 2000 tarihli Milliyet Gazetesi'ne verdiği röportajında bakınız hayatını nasıl anlatıyor;

"Sinemaya yönetmen Ertem Eğilmez ile birlikte başlamıştım. Aynı apartmanda oturuyorduk ve alımlı bir genç kızdım. Yaptığı teklif üzerine sinemaya girdim.İlk evliliğimi Sadi Irmak'ın oğlu Sabri Irmak'la yaptım. Boşandıktan sonra yaşamını kaybetti. Arslan Haksın'la yaptığım ikinci evlilik ise onun ölümü ile sona erdi. Bunlar beni çok üzdü. bunalıma girip kendimi pencereden attım. Çok şükür ölmedim, belim ve kaburgalarım kırıldı. Üç ay yatağa bağlı kalarak yaşadım. Doktorlarımın da çabaları ile yaşama döndüm."

Doktorların tavsiyesi ile Bahçelievler huzurevi'ne geldim.

Buraya geldiğimde bir kemik yığınıydım. Kimsenin beni böyle görmesini istemiyordum. Burda yeniden yaşama döndüm. Elimden aynayı düşürmüyorum. Herkese tavsiyem durumunuz ne olursa olsun intiharı düşünmeyin. Artık hiçbir şeyi kendime dert etmeyeceğim. Huzurevi adı gibi bana huzur verdi. Şayet olursa film'de oynamak ve kaset çıkarmak istiyorum"

Yıl 2008. Oya Peri halen orada... Demek ki beklediği teklifler gelmedi. Sanatçı vefasızlığı'nın yeni bir halkası. Şaşırmadım..

Gece amiri Deniz Bey ile odası'na ziyarete gittik. Bizi dışarıda karşıladı. Üzerinde bir şal, altında bir tayt halâ güzel ve son derece dinamik. Yıllar, Oya Peri'ye yaşadıklarına rağmen şanslı davranmış.
Tayt içerisindeki bacaklarının güzelliğini ilk bakışta fark edebiliyorsunuz. Minyon, zarif, son derece dinamik, ufak tefek, elektriği olan bir kadın. Ayak üstü kısa bir sohbet'ten sonra yanından ayrıldık.

Oya Peri'nin kartpostalları, sanal ortamda satılıyor şu an. Kendi izni var mı bilmiyorum. Telif hakları kanununda gerekli iyileştirmeler yapılmadığı sürece daha bir çok sanatçı mağdur durumdayken, birileri onların sırtından para kazanmaya devam edecek. Güzel ülkem !!

Hayatın bizlere nasıl sürprizler hazırladığını bu günden bilemiyoruz. Yaşayacaklarımıza hazır mıyız? Bu günden farklı bir şey yaşarsak kabullenir miyiz? Evet.. Klüp Başkanı eşlerinden, üst düzey bürokratlara kadar çok insan gördüm. Tamamın da bildiğim bir şeyi gözledim.. Sahip olduğumuz her şey EMANET. Kalıcı olan tek şey ruh ve yürek güzelliği...

Sevgiyle kalın.