- Kategori
- Şiir
İçlenmenin içyüzü
Gözbebeklerimiz kundaklanır yalımsız,
Yanmalara yanarız yürek içre.
Görmesin mavinin ötesini
Görmesin aşklarımızın yangın külü tenini.
Dağların ardı şirin
Bozkayanın yankısı ferhatın gürzü.
Ilgım ılgım uçuşur düşler
Ardılı bozkır türküsü.
Hiçlenip içlediğim bu mağrur keder,
Kanadında gümüşlenir turnaların.
Bu hazan olmazsa başka hazanlar,
Gelir oturur yürek katıma.
Dem bu dem;
Hüzün mayalar da dölünü,
Kahrın bin yıllık zulmü tescillenir.
En bahar coşkulu ırmaklar içimde
Yitirip gider ömrümüzü buhar buhar.
Gözlerimiz kundaklanır vebalsiz suçsuz.
Babası kurşunlanmış yurdunda anasız.
Görmesin bu ölü balıkları.
Ağıt yakan göçmenkuşlarını görmesin...
Yanmalara yanarız yürek içre.
Görmesin mavinin ötesini
Görmesin aşklarımızın yangın külü tenini.
Dağların ardı şirin
Bozkayanın yankısı ferhatın gürzü.
Ilgım ılgım uçuşur düşler
Ardılı bozkır türküsü.
Hiçlenip içlediğim bu mağrur keder,
Kanadında gümüşlenir turnaların.
Bu hazan olmazsa başka hazanlar,
Gelir oturur yürek katıma.
Dem bu dem;
Hüzün mayalar da dölünü,
Kahrın bin yıllık zulmü tescillenir.
En bahar coşkulu ırmaklar içimde
Yitirip gider ömrümüzü buhar buhar.
Gözlerimiz kundaklanır vebalsiz suçsuz.
Babası kurşunlanmış yurdunda anasız.
Görmesin bu ölü balıkları.
Ağıt yakan göçmenkuşlarını görmesin...