Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Nisan '17

 
Kategori
Eğitim
 

İki öğretmen, iki öğrenci

İki öğretmen, iki öğrenci
 

23 NİSAN'lar, her yetişkinin çocukluk rüyasıdır...


Bu gezegende sadece ve sadece iki tür insan var : İyiler ve kötüler...

Bir çok yerde karşıma çıkan bu savı kim ya da kimler söylemişse, doğru bir tespit. Profesöründen çobanına , devlet yönetiminde söz sahibi olanından ev hanımına kadar hangi kültür, hangi aile yapısından gelinirse gelinsin; her birey bu iki türden birine dahil...  

İyi ya da kötü olmak  genetiğe de bağlı olabiliyor , edinsel yani eğitim çevre faktörleri ile de ilgili olabiliyor kanımca.   Genetik  ile ilgili bir sorun yoksa bir insanın iyi olması için iki ana etmen etkili. Biri aile, diğeri öğretmen. Elbette üst sınıflardaki öğretmenlerin de kişinin iyi olmasında katkısı olabilir ama en büyük, en kalıcı etkiyi sağlayan İLK OKUL öğretmenleridir.

AZRA  isminde bir kız çocuğu... 23 Nisan için  aylarca koro çalışmasına katılıyor. Son gün öğretmeni onun sesinin  uygun olmadığına karar veriyor, çocuk korodan çıkarılıyor. Günlerce ağlıyor kızcağız... Anne, kızının bu üzüntüsüne isyanını; kızına koroda okunacak olan İzmir Marşı'nı söylettiği videoyu  Facebook'da paylaşarak anlatmaya çalışıyor. Kızına ağlamadan söylemesi için ikazda bulunuyor ama çocuk yer yer ağlıyor.Videonun sonunda da annenin kızını kutlarken ağladığını duyuyoruz.

Alttaki yorumlardan birinde, kendisinin müzik öğretmeni olduğunu söyleyen bir eğitimci ,"profesyonel bir grup olmadığına göre bu çocuğun göz yaşlarına değer mi meslektaşımızın yaptığı" diyerek tepkisini dile getirmiş.

Bir öğretmen sadece bilgi aktarmakla yükümlü değildir. İnsan yetiştirmektir  öncelikli görevi.

Çocuk beyni; etkilendiği tüm görüntü ve seslerin kaydedildiği ve yaşam boyu oraya kazıldığı bir işleve sahiptir. Aileden sonra hayata dair ne varsa; öğretmeninden öğrenir çocuk. İşte bu yüzden; kimileri dudak büküp kabul etmese de tüm mesleklerin en büyük öneme sahip olanıdır. İnsanın temel taşlarını atan öğretmendir.  Yanlış bir davranış, bir hayatın çıkmazlar içinde bocalamasına neden olabilir.

Binlerce Azra var, bundan daha kötü tramvalara sebep olan  olayları yaşayan...Bu tür, çocuk psikolojisinden bihaber öğretmenlerin açtığı yaralar kapanmaz yaşam boyu.

Toplum içinde, akranları arasında özellikle, küçük düşürülme; çocuğun kendini değersiz, yeteneksiz hissetmesine,  yetişkin olduğunda da, kendine güveni olmayan, asosyal ya da saldırgan biri olmasına neden olacaktır büyük olasılıkla...

Bir başka olay da pek çoğumuzun olmak isteyip de ne derece olabildiğimizin tartışılabileceği bir "örnek öğretmen" öyküsü...

Yine bir 23 NİSAN hazırlığı... Son provaların bayramda giyilecek giysilerle yapılacağını söylüyor öğretmen. Anlatan kişi, bu giysileri alamayacak durumda olduklarını bu yüzden gruptan çıkmak istediğini söylüyor öğretmenine.  Öğretmen çantasından para çıkarıp tuhafiyeden gerekli malzemeleri almasını söylüyor öğrencisine. Sonra da onu evine çağırıp prova yapıyor. Ertesi günü birazını kendi elbisesinden bozarak, kalanını da satın alarak hazırladığı bayram kıyafetlerini bir gazeteye sararak gizlice çocuğa veriyor.  

"Bugün biraz insanlığım, vicdanım ve toplumda yerim varsa sana borçluyum öğretmenim" diyerek  yaşamındaki  yerinin ne kadar büyük olduğunu adeta haykırıyor; dünün küçük, fakir öğrencisi,bugünün toplumda yeri olan, değer bilir, saygın yetişkini... 

İyi ve kötü dengesi  günümüzde giderek  bozuluyor, kötülerin kefesi çoğalıyor.  İyilerin arasındaki bir kaç güçlü ses isyan ediyor, diğer iyiler sadece izlemekle yetiniyor, sadece üzülüyor...  Kötülerse hem çoklar, hem güçlüler...

Ey adalet, nerdesin?

Diye bağırasım geliyor, birçokları gibi...

 
Toplam blog
: 307
: 1382
Kayıt tarihi
: 08.08.07
 
 

Emekli Türkçe öğretmeniyim.Şimdi Marmara Üniversitesi bünyesinde bulunan, Atatürk Eğitim Enstitüsü ..