İlişkilerde Çözüm

Evrensel yasalardan biri olan zıtlıklar yasası gereği, her şey zıddıyla vardır. Yani çözüm var ki sorun da var. 

 

Kendimizle ilişkimiz dahil olmak üzere tüm ilişkilerimizde sorunlar yaşadık, yaşıyoruz ve yaşamaya da devam edeceğiz. Sorunu nasıl deneyimlediğimizi ve nasıl aşacağımızı, ona nereden ve nasıl baktığımız belirler. 

 

  

 

Mevcut ilişkin içinde ne olsa daha iyi olurdu? Bu sorunun cevabının, partnerin için planladığın ya da arzuladığın değişimleri içermemesini tercih edelim. Yani, önce o değişsin demenin ilişkiye bir fayda sağlamayacağı gerçeğini kabul ederek başlayalım. Sen nasıl olsan her şey değişir? Sende olan en ufak değişiklik diğerinde büyük etkiye yol açabilir. O nedenle önce sen. Taraflardan birisi soruna odaklandığında hem sorun gerçek boyutlarını aşarak bir dev gibi görünmeye başlar hem de partner daha çok sorun üretmeye başlar. Soruna çok teslim olduğunu gördüğünde dur ve ilişkiyi, kendini, partnerini dışarıdan izlemeye çalış. Görmediğin ya da fazladan gördüğün, hissetmediğin ya da fazladan hissettiğin neler var acaba? Dışarıdan izlediğin zaman görmediklerini, hissetmediklerini hissetme şansın olacaktır. Kendin, ilişkin partnerin için büyük bir pencere açmış olacaksın. Temiz hava herkese iyi gelir ?. 

 

  

 

Dikkatin neredeyse enerjin orada çalışır. Durmayı seçtiğin yeri fark edebilmek önemlidir. Ilişkilerde sorundan çözme geçişin ilk adımı budur. Sorun havuzunda mı yaşıyorsun? Eğer böyleyse devamlı sorunları görürsün, her gün yepyeni bir sorun daha çıkar, eskileriyse güçlenerek devam eder. Oysa hemen yanıbaşında bir de çözüm havuzu durmakta. Dilediğinde sorun havuzunda yüzmekten vazgeçip oradan çıkabilir ve kendini çözüm havuzunun güvenli sularına bırakabilirsin. Sorun havuzunda durarak çözüm üretmek mümkün değildir. Orada bulacağın tek şey hep daha fazla sorun olacaktır. 

 

  

 

Sorundan çözüme geçebilmeyi partner ilişkisine odaklanarak konuşmuş olsak da tüm ilişkilerimizde aynı prensip işler: sorun ve çözüm havuzu. 

 

  

 

İlişkilerimiz yaşam anlayışımızı yansıtır. Bilinçaltı seviyede “İdare eder” bir yaşam tanımı var ise “idare eder” ilişkiler yaşanır. “Yeteri kadar” dersen yaşam için bilinçaltından gelen derin sesle, yeteri kadar bir ilişki kaçınılmazdır. İlişkilerimiz, sorun varken yaşamın tamamının tatsızlaştırma, keyif ve sevgi varken yaşamın tamamını coşturma kudretine sahiptir. Neşeli, sevgi dolu, paylaşımlı bir ilişki herkesin hakkı. İlişkiler en az iki taraftan oluşur. Ruhunun hakkı olan bedeninin de hakkıdır, senin hakkın olan diğerinin de hakkıdır. Yaşamınız, ilişkilerin neşeli coşkunluğuyla dolsun ve coşsun. 

 

  

 

Hayatın yol göstericiliğine inanın. 

 

 

 

Yaşamınızın bereketle ve bollukla eşleşip birleşmesine niyeten, 

 

 

 

Şifa olsun, 

 

 

 

Ebru Demirhan 

 

 

 

www.ebrudemirhan.com 

 

 

 

@ebrudemirhan.ytm