- Kategori
- İnançlar
İlkokullara eşcinsel masal karakterleri

İngiltere’de ilkokullar için hazırlanan yeni ders kitaplarında eşcinsel karakterlere yer verilmesi ülkede büyük bir tartışma başlattı.
Ülke eşcinsel haklarıyla ilgili yeni kanun yönetmelikleri için hazırlık yaparken bazı üniversiteler çıkacak yasalar doğrultusunda ‘çocukları eğiterek, eşcinselliğin gündelik hayatın parçası olan normal bir olgu olduğunu ortaya koymak’ için ilkokullara yönelik bazı kitapları piyasaya çıkardı.
Küçük yaşlardan itibaren eşcinselliğin çocuklar tarafından olağan bir durum olarak algılanmasını hedefleyen proje kapsamında ilkokullara verilen kitaplarda yer alan hikayelerde eşcinsel kadın ve erkek karakterlere yer verildi.
Sunderland Üniversitesi’nden bir grup akademisyen tarafından hazırlanan kitaplardan birinde yer alan ‘King and King’ (Kral ve Kral) adlı masalda kendisine ilgi duyan 3 prensesi geri çevirip prenseslerden birinin erkek kardeşine aşık olarak onunla evlenen bir prensin öyküsü anlatılıyor.
Milliyet İnternet 14.03.2007
Yukarıdaki yazıyı okuyunca şaşırmadım aslında, ama birşeyler yazmak zorunda olduğumu biliyorum. Atatürk'ün ne kadar ileriyi gören, hatta büyük kehanetleri olan bir önder olduğuna bir kez daha emin oldum. O demişti ki; "batının sadece bilim ve teknolojisini alın" Atatürk ki; 2.dünya savaşının Almanya Versaille antlaşmasının Almanya'ya yüklediklerine direkt bağlı olduğunu, Sovyetler birliğinin 3.nesilden sonra paramparça olacağını, çok uzun yıllar evvel dile getirmişti. Böyle bir insan bu ulusa nasip oldu, ya da nasip edildi. Batı bize teknolojisini bir veriyorsa, bir de yaşamından pompalıyor. siz 20 yıl evvel uyuşturucunun yaygınlaşması ile ilgili haberleri duyuyor muydunuz hiç? Ya da eşcinselliğin bu kadar kanıksandığını? Çocuğunuzun eşcinsel olduğunu ve erkek bir sevgilisi olduğunu, veyahut eşinizin hatta ebeveynlerinizden birinin, düşünebiliyor musunuz? Şu "cinsel tercihe saygı duyma" saçmalığını bırakalım artık, şahsen ben duymuyorum. Neden mi? Yazayım..
Binlerce yıldır yaşayan insan nesli, şimdi doğal olan herşeyle ilgili farkındalıklar yaşıyor. Doğal çevre, doğal koşullar, organik gıdalar. Ama yatatılışdaki doğallığı hatırlayacak olursak, pek kulak asan yok buna. Şimdi 3. cins diye geçiyor.Erkek ve kadın yaratılış için yeterli iken, şimdi mi değil?
İnsan aç gözlüdür, hırslıdır. Böyle yaratılmıştır. Hatta "onun gözünü ancak toprak doyurur" sözü bir Kuran ayetidir. Burada insanı aşağılamak hayesi yoktur halbuki. İnsanın iyi yada kötü olabilme kapasitesini göstermek içindir. Misal; Allah Bakara Suresi 30. Ayette yeryüzünde bir halife yaratacağım dediğinde, melekler "biz seni sürekli anıyoruz, hamd ediyoruz, yeryüzünde sürekli bozgunculuk çıkarıp, kan dökecek insanı neden yaratıyorsun" dediklerinde O "herhalde ben sizden daha iyi bilirim" diyerek insana verdiği değeri göstermiştir.
Ar'af Suresi 80-81. Ayetlerde ise, Hz.Lut Sodom ülkesindeki eşcinsel yaşama karşı onları vazgeçirmeye çalışmış, onlara; Siz önceki milletlerden hiçbirinin yapmadığı fuhuşu mu yapıyorsunuz? Siz şehveti tatmin için, kadınları bırakıp da erkeklere yanaşıyorsunuz. Doğrusu taşkın bir milletsiniz" yaklaşımındadır. Artık peygamberler zamanı bitmiştir. İnananlar için Kur'an vardır. Orada Allah, neyden hoşnut olduğunu, neyden men ettiğini örneklerle dile getirmiştir. Toplumu insanların yaşadığı bir gemiye benzetirsek, klasik laftır "hepimiz aynı gemideyiz" Toplumu kemiren, dejenere eden bir duruma kayıtsız kalmak, buna pasif olarak destektir bir bakıma.
"Kin duyalım, kıralım, yıkalım, yok edelim" diyen yok. Herkes ektiğini biçecektir. Allah korkusu, yada kimileri için Allah sevgisi eğer evlatlarımızın gönüllerine ışık olursa, ilave birşey yapmaya gerek kalmayacaktır. Yukardaki yazıyla alakalı olan tarafı bu.
Allah; hepimize, inanan inanmayana hidayet versin. Sevgiler.