Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Kasım '09

 
Kategori
Futbol
 

İmparator Lucescu

İmparator Lucescu
 

Lucescu adını Galatasaray'a teknik direktörlük görevine geldiği ilk yıl tanımıştım. Az buçuk fanatik, vaktim olduğunca ilgili bir Galatasaray taraftarı olarak bu ismi şöyle bir araşrırmıştım o dönem kendimce. Ve pekde iyi bir teknik adam olarak düşünmemiştim açıkça söylemek gerekirse. Açıkcası sadece ben değil spor programlarında konuşan diğer spor çevreleri de benim gibi düşünüyordu. Takım üzerinde fazla otorite sağlayamıyor, Hagi'nin etkisinde çok kalıyor, hatta takımı gerçek yöneten kişinin Hagi olduğu söyleniyordu. Real Madrid ile oynadığımız o unutulmaz maçta aldığımız Avrupa Süper Kupası'nda adı hiç anılmıyacak bile, adı takımdan ayrılmış olan Fatih Terim'in gölgesinde kalacaktı. Ayrıca şunu da belirtmek isterim; elbette ülkemizin gelmiş geçmiş en başarılı teknik direktörlerinden Fatih Terim kesinlikle başarıları tartışılmayacak bir insan, hem Galatasaray için hem Türk Futbolu için yeni bir sayfa açmış, adeta kendi içinde devrim yaratmış ve doğrularıyla yanlışlarıyla ülkemizi dünya futbol tarihine yazmıştır. Ama sonuçta hep söylediğimiz kuralları dünyanın en kolay sporu olan ama bir o kadar da mücadeleye dayanan futbolda top yuvarlak ve iyi giden bir takımda en önemli mevki olan teknik direktörlükte değişiklik yapmak sistemi değiştirmek büyük bir risk ve bu riski hem yönetim hem de Fatih Terim in kendisi göze almıştı.

Ama Lucescu'nun gerçekten başarılı, taktik-analiz anlamda çok iyi bir futbol uzmanı olduğu zaman geçtikçe anlaşılacaktı. Öyleki, Galatasaray'ın ekonomisinin adeta çöktüğü, caamiada bu anlamda kabus gibi günlerin yaşandığı, futbolcuların paralarını alamadığı için takımla ters düştüğü, hatta ayrıldığı ve hatta davalık olduğu, büyük ve vefalı taraftarın transfer konusunda büyük özlemle beklediği ve her defasında hayal kırıklığı yaşadığı bu dönemde, Lucescu kendisine sunulan kısıtlı bütçeyle, bana göre çok zor olanı başarmış, ve Galatasaray ile o şartlar için tahmin bile edilemeyecek birçok başarılara imza atmıştır. Yalnızca Türkiye' de değil Avrupa' da da rakiplerinin korkulu rüyası olmaya devam etme başarısını göstermiştir. Altyapıdan gelen gençlere şans tanıyarak ve önem vererek takımda onlara yer vermiş, ekonomik olarak olumsuz dönemdeki bir takımın takım ruhu olmaz anlayışını silmiştir. Oyuncular onun teknik önderliğinde medyada, diğer güzide takımımız ve Galatasaray'a nazaran çok daha iyi bir ekonomik dönemde olan Fenerbahçe'yi kasdederek, parayla değil ''Aslan Ruhu''yla oynadıklarını birçok kez manşet olmuştur.

Ama kıymeti bilinmedi o başka konu. Ve takımı lig şampiyonu yaptığı sene sonunda, bana göre yönetimin büyük hatasıyla, görevine son vererek yerine Fatih Terim'i getirmiştir. Önceden de belirttiğim gibi büyük bir risk alınmıştı ve daha sonra hepimizin bildiği gibi hem Galatasaray için hem de fatih Terim için sıkıntılı, zorlu günler yaşanacaktı. Lucescu'da başarı öyküsüne bu sefer Beşiktaş'ın başında devam edecekti. Diğer güzide takımımız Beşiktaş ta da zoru başararak şampiyonluk yaşayan ve adı Türk Futbol Tarihine geçen Lucescu ne yazıkki buradan da kıymeti bilinmeyerek gönderilecekti.

Ve ne yaptı Lucescu? 2004 -2005 sezonunda başına geldiği Shakhtar Donetsk'i, 4 yılda 3 kez lig şampiyonluğuna, bu sene de Avrupa'da UEFA kupasına ulaştırdı.
Çalıştırdığı takımları disiplinli, kontrollü oynatan, teknik-taktik açıdan oyunu iyi okuyup yön veren özellikleriyle başındaki takımları başarılara ulaştıran Lucescu' ya bir kez daha hayran kaldım. Umarım bir gün tekrar Galatasaray'ın başına gelir, başarılara ulaştırır ve bu sefer kıymeti bilinir.

Bravo Lucescu...

 
Toplam blog
: 21
: 3107
Kayıt tarihi
: 21.05.09
 
 

İstanbul doğumluyum... İstanbul da yaşamaktayım... Tıp Fakültesi'ni yeni bitirdim-bitiricem sayıl..