Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
 

sufi-su /Emel Yeşilkayalı

http://blog.milliyet.com.tr/sufi-su

03 Şubat '10

 
Kategori
Kitap
 

İnci Aral ve Mor

İnci Aral ve Mor
 

İnci Aral-Mor


Bir süredir işyerinde kültür-sanat saati yapıyoruz. Çok bunaldığımız günlerde, bir kahve molası zaman aralığında, okuduğumuz kitapları, izlediğimiz filmleri birbirimize anlatıyoruz ve okumayı ya da izlemeyi isteyene veriyoruz. Ben en çok Hasan’dan aldım güzel kitap ve film cd’lerini. Müthiş bir arşivi var. Sizinle de paylaştığım “Başkalarının Hayatı” filmini ve “Onca Yoksulluk Varken” romanını ondan almıştım. İnci Aral’ın “Mor” romanını önerdiğinde, “Aaaa bu yazarı hiç okumamıştım” diyerek aldım.

Romanı okurken ise, aslında bu yazarla geçen yıl tanıştığımı ve çok da sevmiş olduğumu hatırladım. Bu hatırlatmayı yapan ise, romanın konuk kahramanı Melike’ydi. İstanbul’da yaşayan ünlü antikacı, eşcinsel dayısının yanına kaçarak orada yetişen ve dayısı gibi antikacılık ve tarihi eser kaçakçılığı yapan Melike karakteri, aynı isim ve hikaye ile “Safran Sarı” romanının temel karakterlerinden birisiydi. Burada ise tam anlamıyla konuktu. Sonra kitapların yazım tarihlerine bakınca, Melike karakterinin temellerinin “Mor” romanında atıldığını, “Safran Sarı”da ete kemiğe büründürülerek çözümlemesinin yapıldığını anladım. Daha sonrasında ise “Yeni Yalan Zamanlar”, “Mor” ve “Safran Sarı” romanlarının üçleme olduğunu öğrendim. Ben tesadüfen bu üçlemenin sonundan başlamıştım.

2004 Orhan Kemal Roman Armağanı kazanan “Mor” epsilon yayınlarından çıkmış. Romanda, romanın temel kahramanı İlhan ve sevgilisi Renginur’un etrafındaki kişilerin yaşamından yola çıkarak, farklı evlilik (kadın-erkek) ilişkileri, evliliklerin içinde birey olarak kadın ve erkek ilişkileri çözümlenmeye çalışılmış. Çocukluk yaşantılarının kişilerin hayattan beklentilerini, karşı cinsle kuracakları ilişkileri, aslında tabii ki iletişim biçimlerini nasıl belirleyebileceği anlatılırken; 24 saatlik bir zaman diliminde geçiyor gibi görünen olaylar, geçmişe dönüşler ve geleceğe bakışlarla geniş bir zamana yayılmış. Demokrat Parti Dönemi (1960’lar), 12 Eylül Darbesi Dönemi ve sonrası ve günümüz, çocukluk yaşantılarının anlatımında fon olarak kullanılmış. Kişilerin derinlemesine çözümlemesi yapılmaya çalışılırken, değerlerin kişisel çıkarlara göre nasıl değişebildiği, erkek-kadın içtenlikleri-samimiyetsizlikleri, erkeklerin toplumca dayatılan erkek karakterini sergilerken yaşadıkları acılar, içe kapanmalar; edilgen kadınlar, var olma çabasında olan kadınlar anlatılmış. Anlamak yargılamamak, kızmamaktır aynı zamanda.

İnci Aral diğer romanlarında da olduğu gibi insanları anlamaya ve anlatmaya çalışıyor, bu romanında da. Tersten okumaya başladığım bu roman üçlemesinin ikincisini bitirdiğimde, ilkini yani “Yeni Yalan Zamanlar”ı da okumaya karar verdim.

Sevgi ve sağlıcakla kalınız…

 
Toplam blog
: 76
: 1567
Kayıt tarihi
: 28.03.09
 
 

Merhaba, ben sufi-su. Sosyal hizmet uzmanıyım. Yıllarca korunmaya muhtaç çocuk çocuklar, koruyucu..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara