İnsan Haklarını istismar ve etnik ırkçılığın nefret suçu

“Kürt sorunu” denerek Kürtlerin bir sorun haline getirilmesinin ahlâki ve vicdani sorumluluğu, ırkçılık vebali nedense Kürtçüleri hiç ilgilendirmiyor.

Kürt sorunu deyiminin Türk ulusu tarafından kullanılmamasının sebebi de bu.

Öbür yandan meselenin bir insan hakları sorunu olduğunu söyleyenler sınırları çizemiyor, kayıt ve şart koyamıyor. Onlara göre siyasal bir ayrılık, ırksal kökene dayana bir bağımsızlık meydana getirilemezse bunun adı asimilasyon oluyor, inkâr ve imha oluyor.

O halde resmen ırklar karışımı olan Amerikan örneğini vererek  meseleye çözüm getirmeye çalışalım.

Amerikan ulusu, dili İngilizce olan, egemen dini  Protestan Hıristiyanlık olan, yaşayışı Protestan Anglosakson yaşayışı olan bir ulustur. Kökenleri gelenekleri çok farklı yerlerden olan sayısız insan Amerika’da bu şartlara uyarak Amerikan ulusuna dahil olur. Hiç kimse İngilizce bilmek zorunluluğunu, Anglosakson hayat tarzına göre mahkemelerin, emniyet güçlerinin ve toplumsal yaşantının düzenlenmesine asimilasyon demez, diyemez!

Çünkü ulusal devletler, hayatı, adaleti, emniyeti  biçimlendiren egemen uluslara göre kurulur ve yönetilirler.

Bu açıdan Türkiye’de Türk egemenliğine, kültürüne, devlet yapısına ve hayat tarzına  inanmayan, onu, onu benimsemeyi asimilasyon sayanlar, insan haklarını çarpıtan,  istismar eden ve Türk ulusuna açıkça savaş ilan eden  düşman kesimlerdir.

Hiçbir hak şiddeti meşrulaştırmak, şiddeti benimsetmek, teröristleri savunmak, bebek katillerini övmek, topluma nefret ve nifak sokmak için kullanılamaz. Bu açıdan “Kürt sorunu”  lafzını telaffuz edenlerin hepsi nefret suçu işleyen, ırkçı hainlerdir

Hiçbir temel  hak, o hakkın sağlayıcısı , hukuk biriliğinin kurucusu ve yürütücüsü ulusun aleyhine kullanılamaz! Kullanılırsa bunun adı ihanet olur. Türkiye Cumhuriyetini kuran ulusun adı Türktür! Bu bir  soyut ve ilkesel birliktir ki bu sadece Anadolu’da gerçekleştirilmemiştir. Dünyanın %25inde Türkler 300 milyonluk nüfuslarıyla vardırlar!

Bu açıdan “Kürt sorunu” denen etnik terör sorunu bir insan hakları sorunu değil, Türk Ulusu'na karşı bir ihanet ve düşmanlık sorunudur!

“Kürt sorunu” tabirini kullananlar toplumu ırksal açıdan bölmek için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Kürtçe şarkı söylemenin şartı ülkeyi ayrı siyasi yapılara bölmek değildir.  İfade hürriyeti problemini ırksal siyasi bölünmeye alet edenler insan haklarını sömüren alçaklardır.

Türk Ulusu, kendi parçası olan Kürt  kökenli kardeşleriyle ilelebet bu cumhuriyeti yaşatacaktır.

Ne mutlu Türküm diyene!