- Kategori
- Siyaset
İşimiz gücümüz içki ve seks... Tuu bize !
Efendim…
Ulus olarak öyle bir noktaya geldik ki kahraman biri çıkıp bizi uyarmasa, yaşadığımız bu kokuşmuş hayatın farkına varamayacağız.
Allahtan o kahraman çıktı da yaşadığımız bu cahiliye dönemi benzeri hayattan kurtulma şansımız var artık.
Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir devlet adamından ulus olarak ‘’içki ve seks’’ konulu bir uyarı aldık. Bu da demektir ki gerçekten ülke olarak topluca kötü yoldayız.
Bir bildiği var demek ki…
Ne dedi nevi şahsına münhasır kahraman başkahraman yardımcımız bizi uyarmak için?
*
‘’Hayat içki ve seksten ibaret değildir.’’
*
E-eee haklıııı!
Artık, sadece içki ve seksten oluşan yaşantılarımıza bir son versek iyi olur.
*
Mesela sen!
Sen asgarî ücretli vatandaşım.
Nasıl bir içki ve seks batağının içindesin farkında değil misin?
Harca harca bitmez asgarî (kimileri buna ısrarla askerî ücret der) ücretinin büyük bir kısmını içkiye yatırır, kalan paranı da seks âlemlerinde harcarsan, tabii ki kızarlar adama.
*
Mesela sen!
Sen memur kardeşim.
Devletinin sana verdiği dünya kadar parayı seksmiş içkiymiş çar çur ediyorsun.
Bırak kardeşim artık bu işleri.
*
Mesela sen!
Ölürken bile güzel ölebilen işçi kardeşim.
Hiç utanmıyor musun içkili bir vaziyette kömür madenlerinde metrelerce aşağı inmeye? Yüzünde kömür tozuyla kan ter içinde çıkıyorsun yukarı. Kim bilir neler yapıyorsun o kafayla aşağılarda?
Bizleri kandırabilirsin ama kahramanlarımızı asla!
*
Ya sen!
Anasını da alıp gitmesi gereken çiftçi kardeşim.
Tıksırana aksırana kadar içiyorsun. Ya aklını başına topla ya da ananı da al git kardeşim!
İçki seks… İçki seks…
Nereye kadar?
*
Peki sen!
İş yok güç yok diye bizleri kandıran işsiz vatandaşım.
Beleşe getirip her gece âlemlere akıyorsundur seeen.
Seni seni!
Bizleri kandırabilirsin fakat kahramanlarımızı asla!
*
Neyse sözü fazla uzatmayalım.
Biz ötekilerin içki ve seksle yoğrulmuş hayatlarımızın ayrıntısına daha fazla girmeyelim, yoksa liste uzar da uzar…
*
Bu arada;
İçki ve seks dolu ahlaksız hayatlarımızdan hızla kurtulabilmemiz için başkahraman ve sayın yardımcısına değerlendirmeleri için uygulanabilir birkaç pratik önerim olacak.
*
Efendim…
Kısaca ‘’ÇÖ-KA-TİM’’ diyebileceğimiz, Çöpleri Karıştırma Timleri oluşturulsun.
Çö-ka-tim ekipleri çöp arabalarıyla eş zamanlı hareket ederek vatandaş tarafından atılan çöpleri karıştırsın ve içinde suç unsuru sayılabilecek, ne biliyim içki şişesidir, kondomdur falan filan gibi atık materyallerimizi arasınlar.
Meskenlerin çöplerine yönelik kurulabilecek bu ekipleri kolluk güçlerinden veya bu tarz faaliyetlere istekli adamlarından oluşturabilirler. Hatta ellerinde bu suç unsurlarına duyarlı birer dedektör de olursa işleri kolaylaşır.
Böyle bir dedektör yok mu?
Yapsınlar efendim.
İşleri ne!
*
Bir diğer önerim de iş yerlerine yönelik.
Burada devreye duman avcılığıyla görevli vatansever Zabıta Birliklerimiz giriyor. Kahraman zabıtalarımıza kutsal duman avcılığı görevinin yanı sıra işyerlerinin çöplerini karıştırma ve bahsi geçen deliller doğrultusunda ceza kesme yetkisi de verilsin.
Hatta sigara izmariti de dahil, bulunan her suç unsuruna bir litre (oktanı önemli değil) benzin satış fiyatından ceza keserlerse, bakın bakalım o zaman iş yerlerinde ne suç kalır ne de suç unsuru.
*
Bu kadar derin konulara dalmışken aklıma daha başka yaşanması muhtemel konularda gelmiyor değil hani.
Mesela; kahramanımız ağlayarak şöyle bir açıklama yapabilir:
‘’-Valla elle tutulacak bir tarafınız yok, ot gibi yaşıyorsunuz. Neden diye sorarsanız. Söylemeliyim.Bir defa, def-i hacetlerinizi yanlış yapıyorsunuz. Ayrıca; istibrâ ve istincâlarınız bile yeterli değil. Ayrıca; ulemaya sorduk, teyemmüm yapmanın bildiğinizden çok faydası varmış… Artık sünnete uymanın zamanı gelmedi mi? Taharetlerinizde üç taş bulundurmanız şart artık. Çünkü ; çok şükür artık sularımızı da satabildik… Ve bakın, benim sayın bakanım bunu bile düşünmüş ve taharet taşlarını bile sizler için ithal etmiş… Değerini bilmeyenin benim gözümde bir tükürük kadar bile kıymeti yoktur ona göre…’’
Olamaz mı?
Mümkünlüde her şey olur.