Islak ıslak...

Ellerim,
Hep ıslak kalacak
Ipıslak
Islak sabahlarda
Islak akşamlarda,
Islak uykularımda
Islak ıslak…

Hani
Kuşlarımız vardı ya,
İşte onlar
Yine girdiler aramıza

Ne meraklı tazeler,
Kimisi sevda dokur,
Aşk dokur,
Hasret dokur
Gönül gergeflerinde

İçlerinden
En duygulusu
Hani gagası kırmızılı olanı
Ve de en farklısı
İşte o dünya tatlısı

Salına salına
Geldi Yanıma
Süzüldü karşıma
Göz kırptı bana

Tanıdım o’nu
Senin gözlerindi o,
Ver gözlerinin manasından
Serinleyeyim biraz” dedim

Usulca
Yanıma sokuldu
İlkten önüne baktı,
Sonra boynunu uzattı
Sonra da kızardı

Öpücüğümü gagasına kondurdum
Sana geri yolladım
Dünya tatlısı
Bir hali vardı.

Bilmem, sana iletti mi?
Seni uykudan uyandırıp
Bir seher vakti,
Kulağına fısıldadı mı?

Geceleyin bir bulut görsen,
Bir parça ağlamış,
Bulutlar da ağlar, bilirsin
Sorma ona bir şey.
Bil ki, bir bulut olmuşum,
Yağmak istemişimdir gönlüne,
Islak ıslak.

Çiğ çiğ olmuşsan avuçlarımda
Bir seherin sabahında
Bil ki, seni toplamağa çıkmışım,
Bil ki sana acıkmışım
Islak mı ıslak!