Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

21 Mart '08

 
Kategori
İzmir
 

İzmir'de yaşamak var ya?

İzmir'de yaşamak var ya?
 

21.Mart Dünya Ormancılık Günü(Sayın Vali Cahit KIRAÇ İzmir'e 33 bin yeni fidan dikileceğini açıkladı


Hani uzun bir seyahatten sonra yorgun argın evinize dönersiniz? Kapıdan girdiğiniz an evinizin kokusu, eşyaların duruşu, duvarların rengi size “oh…evim gibisi yok” dedirtir ya… İzmir’i gören viyadüğü dönmek böyle bir şeydir. O viyadük var ya, İstihkâm Viyadüğü? Kapısıdır bu şehrin, girdiğiniz an muhteşem körfezi serer ayaklarınıza halılar gibi. Hafif hava karamaktaysa ışıl ışıl görürsünüz şehri, avizelerinizin renkli kristalleri misali.

Sıcaktan bunaltan bir günde, sınırına palmiyeler dikilmiş şık bir havuzun yanında, şezlonga uzanıp serin ve hafif alkollü meyve kokteylinizi yudumlamak gibidir İzmir’de yaşamak. Biraz da, yağmurları özlediğinizde güneşin sizi terk edivermesi gibidir, “keşke başka şey dileseymişim” dediğiniz anlar gibidir. Çocukken kumru sesleriyle yattığımız öğlen uykularından uyanıp, yoldan geçen nohutçunun yeşil dallarını koklamak, darıcının kazanına eğilip en sütlüsünü seçmek, martıların çığlıklarıyla o an nerede olduğunu fark etmektir İzmir’de yaşamak.

İzmir’de yaşamak biraz melankoli yaratır insanda. O yüzden lezzetlidir balıklar bu şehirde. Aşk ruha, balıkla rakı da melankoliye gıdadır.

Yağmur her yağdığında kızların yüzü güler, ıslanır saçları, öpüşür kaçışırlar dershane çıkışı. Yağmur her yağdığında desenler çizilir şehre bulutlardan, bir Karşıyaka semalarına, bir Narlıdere tarafına. Yağmur her “fena yağdığında”, taşar bu şehir. Ah! Nasıl taşar bilseniz, nasıl üzer? İzmirli; alır doldurur denizi, yol yapar, ev yapar… Ardından deniz gelir dayanır kapısına… Yerle bir eder ne varsa! Alınmaz, yok bir alıp veremediği, kaldırır kadehini denize, kin tutmaz İzmirli.

İzmir’de yaşamak; sinema kapılarında kuyruğa girmek, fuar zamanı kalabalığa karışıp yitip gitmek, yazın hafta sonu ya Çeşme, ya Foça, ya Kuşadası, ya Gümüldür, ya Urla-Seferihisar ya da Karaburun… illâki bir yerlerde serip kumlara havluyu tadını çıkartmaktır yaşamın. İzmir’in çocukları balıklama dalar içine hayatın, bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına, Ataol BEHRAMOĞLU üstadın dediği gibi. Kar yağmaz İzmir’e. Yağdığında, “İzmir’e kar yağdı sayın seyirciler” der tüm haber kanalları. Apartman bahçelerinde limon ağaçları, zeytin dalları… Aşk eder, meşk eder Güzelyalı’nın ağaçları, bakışıp durur “Karşı” kıyıdakiyle. Zaten aşk ve meşkin ta kendisidir bu şehir. Şu Kordon boyunca yemyeşil çimenler var ya? Denize karşı ne “yaş kemale erdi” dinler, ne türban dinler, “ne daha çocuk onlar” dinler, uzanıp çimenlere alır busesini denizi içine çeke çeke… Bir Karşıyaka vapuru tanık, bir İzmir’in saçları karıştıran, etekleri uçuran yalıçapkını rüzgârı…

Hani hep okunur, duyulur, söylenir ya… Gevreği, boyozu, midyesi, imbatı, samyeli, buzlu bademi, Çeşme’si, kumrusu… bir de güzel kızları. Hepsi mi güzel olur kızların? Hepsi mi güler yüzlü olur? Bornova’da… Hatay’da… Karşıyaka’da… Basmane’de… Özkanlar’da… Güzelbahçe’de… Alsancak’ta… İzmir’de yaşamak var ya…. güzel görmektir aynada.

Siz hiç şehir içi vapurlar arası gezinen pelikanlar gördünüz mü? Hafta sonu güzel havalarda yelkencilerin teknecilerin arasında bir batıp, bir beliren karabataklar? Levanteniyle, müslümanıyla, kürdüyle, musevisiyle, azerisiyle kimin kim olduğunu sorgulamadan yan yana komşudur İzmirli. Karaburun nergislerinin kokusunu tanır her biri, bu şehrin güneşiyle uyanır. İzmir’de yaşamak; kim olduğunu düşünmeden, şehre ait olmaktır, rüzgârla yarışmaktır boynunu kaldırıp. Pelikan misali farklı ve mağrur… ama şehrin de parçası olmaktır.

Baharı erken gelir bu şehrin. Güneşin rengini taşıması insanların, bu yüzdendir belki de. Buca’da rengârenk çiçek açar bahçeler dolusu. Kızlar çiçek giyer etekler dolusu. Çingeneler her fal baktığında buluşan kalpler olur, yaseminler kokar. İzmir’de yaşamak herkesi tanımaktır, herkesi bilmektir adıyla sanıyla. Hem sevdayı da gözünden tanımaktır bir bahar günü. Bilmediğin bir şarkıysa söylenen, mırıldanmaktır bilir gibi.

İzmir’de yaşamak, gitsen de, yine dönmektir bu şehre.
Gidememektir çağıran olsa bile.

Saygılarımla,

Canan ERYILMAZ

21.Mart.2008
 
Toplam blog
: 19
: 1603
Kayıt tarihi
: 23.03.07
 
 

İzmir'de yaşıyorum. Lise ve üniversite eğitimimi endüstriyel elektronik alanında tamamladım. İş yaşa..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara