- Kategori
- Anneler Günü
Kadın olmak suçtur bu toplumda.
Ekonomik özgürlüklerini eline alırlarsa insan olduklarını, hepsinden önemlisi de KADIN olduklarını anlarlar.
Kadın olmak suçtur bu toplumda.
Çünkü, kadın ikinci sınıf bile olamıyor.
Zar zor geçinebilen insanlar varken onlar nasıl olur da ikinci sınıf olabilirler ki?
Kadınlar hemen her toplumda olduğu gibi bu toplumda da vahim bir suç işliyor.
Kadın olmayı öğrenmek, insan olduğunu anlamak suçu.
Oysa ki kadın, anne olacak, eğitecek, yol gösterecek.
Peki o zaman ne olacak?
Eğitilmiş bireylerden oluşan bir toplum oluşacak.Bu da bataklıklardan beslemelerin işini bozacak.
Aslında bu 5000 YILLIK KADIN-ERKEK ÇATIŞMASI’NIN bir sonucudur.
Bakınız..
Başka bir yazıda Doç.Dr.Nusret Kaya'nın bu konu değişik açıdan özetlemesini bulacaksınız.Bakınız...
RAHİM DAYAĞI, KADER TANRIÇASI(KAHPE FELEK)
Oysa ki İslam adına bunları yaptıklarını söyleyenler hiç utanmadan, sıkılmadan putperestliğin sünnetini yapmaktadırlar.
Bakınız...
PUTPERESLİĞİN SÜNNETİ
Bakınız...
PEKİ ÖYLEYSE BÜTÜN BUNLAR NEDEN YAPILMAKTADIR?GERÇEK AMAÇ NEDİR?
İşte bu soruya yanıt tek bir satırla özetlenemez.
Temel amaç sömürü düzenini en alt sınıflara kadar indirgemek ve adına inanç denen sistemi çökerterek, kendi
İnanç sitemlerini kurmak ve epmeryal bir sömürü düzeninin örtüsü olarak yeni bir tek din yaratmanın çabalarıdır.
Bu çabalar dünyanın değişik bölgelerinde değişik şekillerde görülmekle birlikte, özellikle İslam coğrafyasını ilgilendiren kısmında bunu ILIMLI İSLAM adı ile görmekteyiz.
Çünkü "dinleri yöneten dünyayı da yönetir "zihniyeti bu faaliyetlerin temelini oluşturur.
Diğer dinsel inançlarda da değişik yöntemler uygulanmakta bunu bazen Mesih, bazen kutsal kase, bazen tapınak şövalyeleri gibi değişik adlar altında görmekte ve ibretle izlemekteyiz.
Ne yazık ki insanların eğitimsizleştirilme çabaları, özellikle kadınları eğitimden yoksun bırakmakla başlıyor.
Bunu sömürge düşüncesi sahipleri çok iyi bilmektedirler.
Bu nedenle kadınlarımızın, kızlarımızın iyi eğitilmesi hayati önem taşımaktadır.
Her kim ki kız çocuklarının eğitimlerine taraf değil, sadece erkeğinin istediği ölçüde kadın olması, erkeğinin istediği ölçüde özgür düşünmesi gereğini dile getiriyor ve bunu yaşam biçimi olarak ilan ediyor ise biliniz ki o en tehlikeli emperyalizm dostudur.
Üstelik eğitimsiz bir anne-baba'dan geldiğini bildiği halde, aynı düzenin devamı için çaba gösteriyor ise, bunun gerçek nedenlerini arayıp bulmakta sosyologların, psikologların, psikiyatristlerin öncelikli görevleri arasındadır.
Aydın demek, çok bilmek demek değildir.
Aydın demek:
Bildiği gerçekleri her ne pahasına oursa olsun, korkmadan, cesaretle anlatabilme gücünü kendinde bulmak demektir.
Aksi halde bilmek salt kendinde kalan bilgi olmaktan öteye gitmeyecek ve bataklıklar her geçen gün daha da artacaktır.
Dünya insanlarının kurtuluşu da aydın sayısının çokluğuna bağlıdır.
Bu aydınlardaki cesaret, bilgiye dayalı olmak zorundadır.
Buna şahsım olarak MEDENİ CESARET diyorum.
Özetle, kurtuluş yalnızca eğitimde değil, aynı zamanda eğitilmişlerin medeni cesaretlerini sergileyebilme başarıları ile orantılıdır. Saygı ile...
Ahmet Dursun