Kalemin gücü

Sözcükler etkin kullanıldığında, peşinden takip edenleri oluşturur. Kimi hitabet sanatında ustadır, kimi kalemini kullanır. Bugün kalemini kullananlarla ilgili bir tespitte bulunacağım, çünkü hasbel kader ben de kalemimi dışa vurum, iletişim ve anlatım aracı olarak kullanıyorum.

Bu beyaz kağıt denen malzeme öyle bir şey ki, mürekkeple dilediğin gibi doldurabiliyorsun. Bugüne kadar yazılmamış bir şey kalmamıştır derler. Sadece yazım biçimleri farklılaşır. Evet doğrudur ve bu farklılık öyledir ki, kimini düşman eder kimini dost. Kimi nefretle dolar, kimi sevgiyle. Kimini hiç gitmediği diyarlara açılmak için yanıp tutuşturur, kimini kendi dünyasına hapseder. Öyle kuvvetlidir ki, kalemi elinde tutan, kılıç sallayan misali, adam da kesebilir, çiçekler uzatıp, gönül de alabilir.

Daha geniş kitlelere hitap etmeye başladıkça, ne büyük sorumluluk olduğunu anlıyorum. Kendi çıkarları için sözcükleri kullananlar, ya da daha iyiye güzele yönlendirenler. Gerçekleri yazanlar, uydurup duranlar. Tehditkar tavırlar, önerilerde bulunanlar. Daha nice amaçla yazanlar. Her bir kelime, birilerini etkileyecek olabilir. Uslup, seçim, kullanım biçimi aynı yazıyı farklı iki uca götürebilir.

Yazılan kitaplar, gazeteler, dergiler, internet blogları gittikçe artıyor. Herkes herşeyi yazıyor. Okumak isteyen hepsine ulaşıyor. Biz kalem sallayanlara ise büyük sorumluluk yüklüyor. Keskin kılıç mı, çiçekleri sulamak mı bize düşüyor?

Çimen Erengezgin