- Kategori
- Güncel
Kaliningrad'ı da Kaybettik!

Gençlik Parkı (Yünos Park)sukunetinde
Evet, kaybettik…! Rusya bu şehre AB’ye karşı nükleer füze üssü kuracakmış. Kime müracaat etsek? AB’ye mi gidip “yapmayın etmeyin, şu Polonya’ya savunma kalkanı falan kurmayın” desek! Putin’den mi rica etsek, Sn. Putin “eşinizin lüks rezidansının da yer aldığı, hem de eşinizin memleketi olan bu güzel şehri harcamayın noolur! Biz buraya yerleşmeyi düşünüyoruz…"
Dinleyen olur mu acaba?
Bu güzelim dünyanın hali ni’c olacak! Kaçacak bir köşe kalmayacak mı? Tiflis de çok güzel bir kentti, hasbelkader gitmiş ve çok beğenmiştim. Tarihiyle yaşayan, doğal ve eski kentlerden birisiydi o da…
Irak, Amerika, Çin filan derken Rusya ne güzel unutulmuştu. Biz de işimize gücümüze bakıyorduk. SSCB’yi nostaljik hatırlıyorduk. St. Petersburg, Moskova gibi şehirler artık turistik olmuştu, ne güzel! Savaş müzelerini gezerken, acıyarak bakıyor, günümüzde bunları artık çok uzak buluyorduk. Noolduysa birden her şey allak bullak oldu.
Kendi iç konularımızdan ayılıp da hiç bakmamış, anlamamışız, meğer bir kazan fokurdayıp duruyormuş. Gerçi bir şeyler hissediyorduk. Banu Avar TRT’den, Kafkasya’da yaptığı bir programdan dolayı, ayrılmıştı mesela…mesele neydi anlamamıştık. Ama şimdi anlıyorum artık, bazı şeyleri…
Rusya - Gürcistan meselesinde, Türkiye tam iki arada bir derede… Bakalım nasıl kıvıracak, tarafsızlığı…Kesinlikle “Rusya’ya karşıt olmamalı” diyoruz, biz oralarda ekmeğini kazanıp, memlekete döviz yollayanlar…
Ama bakıyor ve okuyoruz pek çok haber taraflı ve çarpıtılarak yansıtılmış: Mesela, bu çatışmalarda öldürülen 2-3000 sivili, Rusya öldürmedi, Gürcistan saldırılarında öldürüldü bu zavallılar… Ama söylemlerde hep bu var: Rusya sivilleri öldürdü! Oysa Rusya basınında ise Osetya’da Gürcü tanklarının üzerinden geçtiği babuşkalar ve çocuklardan bahsediliyor.
Rusya’ya duyulan düşmanlık ne büyük ve köklüymüş meğer, ayan-beyan ortada olan gerçeklerde bile insanlar çarpıtma yapabiliyor. Orantısız gücü göz önüne alıp hesap etmesi gereken neden Rusya olsun; O’na dayısına güvenip de babalanana niye bu hesap sorulmuyorsa!
Neyse, sonuçta bütün bu gelişmeler geldi geldi bizim biblo şehrimiz Kaliningrad’ın başına patladı.
Oysa ben bu şehre yerleşmeyi düşünüyordum. Gözlerden uzak, zamandışı kalmış gibiydi. Yeşillikler arasında kalmış, doğayla uyumlu eski Alman mimarisi tarzı evler, ağaçlıklı yolda nostaljik tıngır-mıngırıyla yol alan tarihi eser tramvaylar, kuğulu göller, göz alabildiğine uzanan iki tarafı ağaç yollar, şehrin en işlek yerinde bile karşınıza çıkan derin yeşilliklerle çevrili göller, her yerde karşınıza çıkan “barbie” vari güzeller, ilginç kabarık saçlarıyla süslü püslü bluz ve ayakkabılarıyla babuşkalar, aydınlanma felsefesini hatırlatan Kant’ın mezar-müzesi, göl kıyısındaki kehribar satıcıları…
Füzelere hedef misiniz artık?
Yazıklar olsun…! Kendimize gözlerden uzak başka bir yer aramalıyız yine…ne yazık!