Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

08 Temmuz '11

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Kaliteli yaşam için savaşalım

Kaliteli yaşam için savaşalım
 

Türkiye'nin de içinde bulunduğu, gelişmekte olan ülkelerde geçmiş yıllara göre ortalama insan yaşam süresinin uzadığını görüyoruz.. Sürenin uzaması elbette ki teknolojinin getirdiği kolaylıklar olduğu inkar edilemez, zira düzenli ve kaliteli beslenme alışkanlığı insan ömrünü uzattığı da bilimsel bir gerçek.. 

Peki, daha kaliteli yaşam ve daha kaliteli beslenebilmek için neler yapabiliriz diye hiç soruyor muyuz, sorduk mu kendimize? Hayır.. 

Öncelikle kaliteli yaşam haklarımızı sorgulamalıyız..Sorgularken de kendi öz eleştirilerimizi de yapmamız gerekiyor. 

Demokrasi kelimesinin ne anlama geldiğini hepimiz biliyoruz... Bir yönetme, bir yönetilme biçimidır... İnsanların bir birleriyle kendi kendilerini yönetmek anlamına da geliyor... Politika ve siyasal çizginin dışında ekonomik anlamda da bir birlerini yönetirler Demokrasi ile yönetilen ülkelerde.. 

"Üretime dayalı tüm getiriler hakça bölünür" der Demokrasi ülkelerde.. 

Şimdi şöyle küçük bi göz atalım ülkemize.. Üretime dayalı teşvik kredileri var bilirsiniz.. Üretim daha çok hızlansın, istihdam daha fazla artsın ve dolayısıyla insanların yaşam kaliteleri daha da yükselsin diye.. 

Biz ne yapıyoruz? Alıyoruz teşvik kredilerini yeni bir işletme kuracağım veya kurulu işletmeyi geliştireceğim diye, yan gelip yatıyoruz. Yatmakla kalsa, almış olduğumuz krediyi işletmemize değil, gayrimenkulda değerlendiriyoruz.. Arsa veya arazi alıp, üzerine kira getirisi olan konutlar inşa ediyoruz, sonrasında kira getirileri ile teşvik kredilerin taksitlerini ödüyoruz veya hiç ödemeden kendimizi veya şirketimizi iflas gösteriyoruz.... 

Var mı böyle bir canbazlık?..var! Peki bu şahıs veya şirket'in bu eylemiyle yaşam kalitemizi olumsuz şekilde etkiliyor mu? Evet.. 

Öyle ya, verilen teşvik üretimde değerlendirilmiş olsaydı, işsiz iş bulup çalışacak, maaş alacak, maaşın bir bölümü beslenme, diğer bölümü ise sosyal ihtiyaçlarını karşılamak için ayıracak ve böylelikle hem piyasayı harekete geçirecek hem de yaşam standardını yükseltmiş olacaktı.. 

O halde otokontrol sistemini içimizde kurmamız gerekiyor... Hakkını arayan, sorgulayan birey olmamız gerekiyor... Başta sivil toplum örgütleri olmak üzere ülkenin tüm bireyleri, öncelikle kayıt dışı ekonomiyi kayıt altına alınması, ihale ve teşvikler için yeni düzenlemelerin yapılması için savaş vermeli ve takipçisi olmalıdır diye düşünüyorum.. 

Kaliteli yaşam için.. 

 
Toplam blog
: 2327
: 450
Kayıt tarihi
: 03.07.07
 
 

25.05.1960 doğumlu. Üniversite terk. Müzik, seyahat ve tiyatro sever. Antalya Devlet Tiyatrosu'nd..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara