Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Efsane FB 1907 Baterist Metin

http://blog.milliyet.com.tr/efsanefb1907

07 Eylül '07

 
Kategori
Anılar
 

Kan Kardeşliği

Kan Kardeşliği
 


Daha çocuk sayılabilecek yaşlardayız. Ne yapıyorduk hatırlamıyorum, bir şekilde benim elim kesildi. Az denebilecek oranda kan çıktı. Öyle derin bir kesik değildi yani. Yanımda mahalle arkadaşlarım vardı. Yaşça bana en yakın olan arkadaşım İskender' di, benden sadece iki ay küçüktü. Bu sebeple olsa gerek en fazla onunla vakit geçirirdim. Anlayacağınız en yakın arkadaşımdı.

Elimin kesildiğini gören İskender "Kan kardeşi olalım mı" dedi. "Nasıl olacak oğlum, benim elim kanıyor seninki değil." dedim. İskender hiç düşünmeden eline bir çizik attı, kan çıkacak kadar ve "Artık benimki de kanıyor" dedi. O gün arkadaşım İskender, kan kardeşim de olmuştu.

Seneler geçti, artık askerlik çağındaydık. Askerlik yoklamalarımız geldi, yaptırdık. Bizi heyecan sarmıştı, askerlik en popüler mevzumuz olmuştu. Aramızda devamlı bunu konuşuyorduk ve ikimizde komando olup harbi askerlik yapsak fikrinde birleşmiştik. Nihayet sevk belgelerimizi aldığımızda ben piyadeydim, İskender ise bahriye. Fakat bizim şube o dönem bahriye göndermiyordu, bundan biraz huylanmıştım.

İskender' in bazı akrabaları vardı ki öğrenciyken de torpil denen avantajı ona sağlamaya uğraşırlardı. Meğer aynı şahıslar askerlik konusunda da aynı olaylara girişip, İskender' i bahriye yapmışlardı. Bu durumu benden gizlemesine çok içerlemiş, kendimi aldatılmış hissetmiştim. Onun gidiş günü benden iki gün evveldi ve birbirimizi görmeden küs gibi ayrıldık.

O İzmir' e gitti, ben Isparta' ya... Bahriye askerlerinin acemilik süresi daha az ve dağıtımı daha önce olduğundan, o benden önce mahalleye gelip gitmiş, karşılaşmamıştık. Usta birliği onun değişmedi ve İzmir- Foça' ya gitti. Ben ise Antalya' ya (bkz. blog askerim ama müzisyenim) seçilerek müzisyen olarak gitmiştim. İskender torpilli gitmişti ama ben kendi çabalarımla daha rahat yere gittiğime inanıyordum. Sanki "Torpil öyle olmaz böyle olur" düşüncesiyle daha bir gururluydum.

Aylar geçti, Antalya' ya geleli altı ay olmuştu. Bodrum subay kampına görev çıktı ve beş müzisyen oraya gidiyorduk. Arada iki günlüğüne İstanbul' a geldim. Beykoz' a inmiş çarşıda yürüyordum ki, mahalle arkadaşlarımdan Halit ile karşılaştık. Havadan, sudan, askerlikten bahsederken Halit, "İskender' den haberin var mı?" dedi. "Haberim yok ama Foça' da sürünüyordur kesin" dedim. "Senin haberin yok mu?" dedi. "Neden haberim olacak, Foça' da değil mi, başka yere mi gitti?" dedim. Halit "Yaa senin hakikaten haberin yok demekki, ben biliyorsun sandım, şey yaa... İskender öldü" demez mi... Bir an şok oldum, yanlış anlamış olmalıydım. "Sen ne diyorsun, dalga geçme" dedim. "Vallahi doğru... Sana üzülme diye anlatmamışlar demek ki" dedi.

Artık bazı taşlar yerine oturmaya başlamıştı. İskender' in annesi beni çok severdi ama görünce saklanmıştı, demek sebebi buydu. Kardeşim İskender, 1988 yılının Nisan ayı başında, üstelik doğum günüyle bir gün arayla, askerde devrilen bir aracın altında kalarak vefat etmişti. Madem üzmemek için herkes gizlemişti benden, şimdi de ben yaraları deşmeden, öğrendiğimi belli etmeden gitmeliydim Bodrum' a. O kadar belli etmedim ki ağlayamamıştım bile. Ancak Bodrum otobüsünde, gözlerden ırak, kardeşime gözyaşı dökebildim.

Bu olay, benim askerliğim bittiğinde bana anlatılacaktı, bunu biliyordum ve öyle de oldu. O gün geldiğinde, anlatmakta zorlanan aileme "Yormayın kendinizi, haberim var, her şeyi biliyorum" dediğimde biraz şaşkınlık geçirdiler.

Evet sevgili dostlar... Şimdi bu yaşanmışlıktan alınacak bir ders var ki eminim siz aldınız bile. Dargınlıkları uzatmamakla alakalı bir ders bu... Her şey için çok geç kalmadan...

Nur içerisinde yat İskenderim, kardeşim... Ve sizler... Sevdiğinizi bırakmayın, sevgiyle kalın. Sevgilerimle...

Not: Bu blog da adı geçen İskender, "Canavarın çığlıkları" başlıklı blog yazımda denize atıp, geminin önünden kurtardığımız İskender ile isim benzeri değil, ta kendisidir.

 
Toplam blog
: 1907
: 3759
Kayıt tarihi
: 28.07.07
 
 

03 Şubat 1967 İstanbul doğumlu, romantik bir müzisyenim işte... Müzik, bateri, spor, Fenerbahçe, ..