- Kategori
- Dünya
Kan kırmızısı hayaller

Resim internetten alınmıştır.
Dünya, BBG evi gibi bu aralar. Hiç bir şey saklı, gizli değil. Dünyadan bir hayli hızlı dönüyor gündem hem de mevsim normallerinin çok üstünde. Sıcak gelişmeler kanımızı dondurmaya devam ediyor.
Kulaklarımız duyduğu çığlıklardan, gözlerimiz durmadan akan masum kandan rahatsız. En çok da insanlık can çekişiyor. "Her insanda insanlığın tüm halleri vardır" diyen Montaigne meğer insan sarrafıymış. Şu son dönemde yaşananları görse kim bilir daha neler söylerdi insana ve insanlığa dair. İnsanı, düşünen en erdemli varlık olarak olarak nitelemekte güçlük çekiyorum. İnsan için bu dünya imtihansa, insanlıkla birlikte kalıyor maalesef.
Kadınlara, bebeklere, hayvanlara uygulanan şiddet bitmiyor ne yazık ki. Gökyüzünün bereketi yağmur bile içimizi serinletip gitmiyor. Boğazımıza, yüreklerimize çöken acılar gibi o da akacak bir yer bulamayıp kalıyor öyle orta yerde.
"Çok, az, gelişmekte olan ülke" tanımları birbirine karışmış durumda. "Neye göre gelişmişlik?" bir kez daha sorgulanması gerek. İnsan zekası teknolojiyi doruklara taşısın bir itirazım yok ancak ilk insanın doğallığını, masumiyetini mumla arar olduk.
Doğal afetler, insan kaynaklı felaketler iç içe geçmiş durumda. Pembe değil kan kırmızısına boyandı pek çok kişinin hayalleri.
Her zamankinden daha çok umuda, dualara ihtiyacımız var. Dört duvar arasında mutlu olmamız yetmiyor. Çünkü; sır değil artık dünya. Acı, gözyaşları ve kanın rengi kadar bilindik ve ortak. Güzel duyguları ve düşünceleri olan insanların uzun yıllar yaşamasını her zamankinden daha çok istiyorum. Belki de romanlardaki, masallardaki, filmlerdeki gibi güçlü bir kahramana özlem duyuyorum.
Güneş, toprak, deniz, bulutlar, dağlar, taşlar, ağaçlar, kuşlar, içinde anne ve baba olan küçük bir ev ve önünde neşe ile oynayan çocukların resmi çizmek istiyorum bütün güzel çocuklar gibi.
Mutluluk can cekişiyor yok mu bir kurtaran?
Aysel AKSÜMER