Kapitalizm ilacı bulmadan hastalığı yaymaz

“Toprağa ektiğiniz tohumu hiç düşündünüz mü?

Onu siz mi bitiriyorsunuz, yoksa bitiren biz miyiz?

Hiç şüpheniz olmasın,

İstesek onları çere çöpe çevirirdik de ağzınızda şöyle geveler dururdunuz: “Eyvah mahvolduk. Gitti her şey elimizden!”

Vakıa suresi ( 63-66)

Toprağa ektiğimiz tohumun genetiğini değiştirdiler. Daha çok üretmek ve daha ucuza imal etmek bahanesiyle akıllı tohumlar tasarladılar.

“ABD-İsrail öncülüğündeki beş dev Biotek firması, (Monsanto, Syngenta, Bayer, Dow ve DuPont) hedef ülkelerin tohum sektörünü ele geçirdiler. İşgali planladıkları ülkelerde çıkardıkları yasalarla, çiftçileri kendi şirketlerinin tohumlarına mecbur bıraktılar. Sonuçta bu ülkelerde genetiği değiştirilmiş tohum kullanma oranları %90 lara yaklaştı; kalan %10 luk bölümü ise kaçak ekim adı altında suç kapsamına aldırarak, adeta kan dökmeden ülkelerin topraklarını işgal ettiler.”

GDO tohumların önemli sorunlarından birisi de yüksek oranda pestisit ve herbisit kullanma gereksinimi, bu da tabii ki üretim maliyetlerini katlamakta. GDO ürünler ürün maliyetlerini düşürmek ve verimliliği artırmak amacıyla,  sözde  “iyileştirme” adına yapıldı.  Fakat GDO ürünlerinin ilk çıktığı 1996 yılı ile 2017 arasındaki dönemde soya ve mısır fiyatlarının katlanarak arttığı belirlendi. Kimyasal gübre kullanımının maliyetleri artırması yanında bu pestisitlerin içindeki glifosfatlara direnç ve toksisite sorunu oluştuğu da ortaya çıktı. Her geliştirilen yeni tohum, yeni ek inorganik gübre ihtiyacını da beraberinde getirdi. Yani tohum ve gübre birbiriyle uyumlu olmak zorunda kaldığından bağımlılık giderek kaçınılmaz hale geldi. Toprağın fiziki sağlığı bozuldu, yeni ilaçlar satmak için sürekli bir pazar yaratıldı.

Kapitalizm ilacı üretmeden hastalığı salıvermez.

İlaç sektöründe olduğu gibi tarımda da çoğunlukla hastalığın yayılmasına göz yumanlar, ilaç sektörünün tekelleridir. İşleri kesat giden uyanık camcının mahallenin çocuklarına para verip camlara taş attırması gibi basittir aslında. Önce şangır diye bir ses duyulur. Ardından sokağın başından “camcıııı” diye bir bağıran satıcı görülür. 

Siz “akıllı domates tohumu” diye satın alırsınız. Ama akıllı olan tohum değil tohumcudur.  Zengin içerikli diye gübreye para verirsiniz. Ama zenginleşen toprağınız değil,  gübre sanayicisi olur sadece.  

15 yıl önce pek çok üründe kendi kendisine yetebilen Türkiye, uzun süredir emperyal tarım ve hayvancılık politikalarının hedefinde. Tarım sektörümüzün neredeyse tamamı bu şirketlerin kontrolüne bırakıldı.

Bu arada topraklarımızın çoğu GDO tohumların üretimiyle gelişen biyolojik ve kimyasal kirlenme, verim düşmesi ve yerli tohumların da bozulması sorunlarına terkedildi.

GDO tohumların ekimi hükümetlerinin kararlarıyla Almanya, İrlanda, Macaristan gibi bazı Avrupa ülkelerinde yasaklandı. Ve bu yasak gelişmiş ülkeler arasında her geçen gün artarak gelişiyor.

Alizarin 

Farmisol Vermicompost