- Kategori
- Gündelik Yaşam
Kar Tanesi Mucizesi

Malum, mevsim kış. Ocak ayı olmasına rağmen İstanbul’a kışın ilk karı düşmedi hala. Deniz ve Ege, dört gözle kar yağmasını bekliyor. Çocuklarım... Beklerken de bir yığın soru soruyorlar tabi.
Kar ne zaman yağacak? Neden şimdi yağmıyor? Kar nasıl oluyor? Kardan adam nasıl yapılır? Gözleri neden kömürden, burnu neden havuçtan… Onların bitip tükenmez soruları ve doymayan merak duyguları beni de araştırma yapmaya itiyor çoğunlukla. Ah bu çocuklar! Anne-babayı; öğretmen, psikolog, filozof, bilim insanı olmaya zorluyor. Kimyager olunca tabi, bilim insanlığı kısmını seve seve üstleniyorum. Biraz da öğretmenliğin gerektirdiği sabır olsa… Felsefe ve psikolojiyi baba üstlendi bizde. Öğretmen açığımız var fena halde…
Neyse… Konumuza dönersek…Kar diyordum… Kardan, kar tanelerine kadar gidince; öğrendiklerimi çocuklarımla birlikte sizinle de paylaşayım dedim.
Çoğunuz biliyorsunuzdur. Kar taneleri birbirlerinden farklı şekillere sahip. Biri diğerine benzemiyor. Bu müthiş buz kristalleri yere düşene kadar havadaki her değişken parametreye göre simetrik bir şekilde dallanıp, kompleksleşiyor. Sıcaklık, nem oranı ve diğer bütün hava koşulları bu incecik buz kristallerinin şekillerini ve karmaşık ya da basit olmalarını etkiliyor. Ve tabi birbirlerinden farklı olmalarını sağlıyor. Ama dikkat! Kar taneleri her durumda altıgen ve simetrik… Bu mucizevi!
''Peki bu görüntü nasıl oluşuyor acaba?'' diye derinlemesine araştırma yaptığımda gördüm ki; suyun molekül yapısı ve su mekülleri arasındaki bağlar bu mucizevi dizilişte etkili rol üstleniyor. Çok fazla detaya girmeyeceğim. Kimya dersi gibi olmasın :)
Konuyla ilgili çok fazla bilimsel araştırma yapılmış. Hatta bir bilim insanı, laboratuvar ortamında yapay buz kristali yani kar tanesi elde etmeyi başarmış.
Başka bir bilim insanı, Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nde fizik profesörü olan Kenneth G. Libbrecht, kendini tamamen bu mucizeyi gözlemlemeye ve paylaşmaya adamış.
http://www.snowcrystals.com sitesini ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Görüntüler muhteşem. Bilim ve sanatın dansını kaçırmayın derim.
Bu arada, çocukların merakı deyip geçmemek gerekiyormuş bir kez daha anladım. İnsana ne kapılar açıyor görüyorsunuz :)