- Kategori
- Deneme
Karanlıkları aydınlatan farklı ışıklar (3)

Karanlıkları aydınlatan farklı ışıklar.
Genç adam gaz lambasının, havai fişeklerin ve mum ışığının verdiği aydınlıklara bu gece tesadüfen şahit olmuştu.
‘Bunlardan daha çok aydınlatan ne çok şey var’ diye içinden geçirdi.
Yıllar önce, yaşadığı trafik kazasında patlayan ve alev alev yanan bir araba hala gözlerinin önündeydi.
Korkunç bir patlama ile gözlerinin kör olduğunu sandığı o anı hatırladı ve tüyleri diken diken oldu.
Kanının donduğunu hissetti bir an, başı dönmeye başladı ve birden
‘Eylül’ diye bağırdı.
Eylül.
Sevdiği insan ve en sevdiği ay.
Kendisi’de, eylül’de sonbaharın ilk günlerinde doğmuştu ve eylül’ün bir sonbahar akşamında öldüğünü gözleriyle görmüştü.
‘Neden yaşıyorum hala, ne kadar anlamsız yaşamak!’ diye düşündü.
Birden gözlerinin önünde bir kız çocuğu belirdi.
‘Hayır, anlamsız değil, kızım için yaşamaya değer’ dedi kendi kendine.
Ter içinde kalmıştı hatırladıkları şeyler yüzünden.
Evine bir an önce gitmek istiyordu,
Adımlarını sıklaştırdı.
‘Eylül , seni seviyorum ve sonsuza kadar seveceğim’ dedi.
Koşar adımlarla yürümeye başladı.
Ve yürürken sadece gözlerinden akan yaşları silmeye çalışıyordu.