Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ekim '07

 
Kategori
İzmir
 

Karardı mı Kara Göl'ün üstü...

Karardı mı Kara Göl'ün üstü...
 

Yunup yıkanacak demektir sokakları, caddeleri, parkları ve meydanları Karşıyaka’nın ve dahi muhtemelen İzmir’in. Ha bir de Tırazlı’ya bakmak gerekir. Balçova-Teleferik’in tam tepesinde kurulu olan ve çok enteresandır, daha çok yakın zamana kadar elektriği dahi bulunmayan Tırazlı Köyü, kara bulutlarla koklaşmaya, sevişip-oynaşmaya başladığında, sırılsıklam, ıpıslak olmaktan başka çaresi yoktur şehrimin.


Bu pazar sabahı, sokaklarım ve caddelerim uyurken ben ayaktaydım. Erken kalktım yine. Bütün gece, camıma vuran yağmur sesini, kendime, anacığımın ninnisi yapmıştım.


Çalışma masamın hemen yanındaki, çok geniş balkon pencere ve kapısını oluşturan, boydan boya camekanlı aydınlığımdan Kara Göl’e baktım. Kara Göl’ün ikamet ettiği tepelere yani. Koyu gri bir örtü çekmişti üzerine. Koyu gri bir sisin içindeydi Kara Göl. Bugün de ıslanıp, yıkanacağız, sırılsıklam olacağız demek ki şehrimle dedim.


Balkonumuzda, iki kocaman saksıda yetiştirdiğimiz biberlerimizi son zamanlarda toplamayı unuttuğumuzu fark ettim. Yedi-sekiz tanesi, yeşilden kırmızıya dönmüştü. Hiç sarı yanmadan.


Bir diğer büyük saksıdaki lavanta iyi durumdaydı ama lila renkli, o minik ve nazenin çiçekleri sanırım baharı bekleyecekti artık.


Kalp şeklindeki, küçük kırmızı saksısında, sakız sardunya keyifliydi. Tomurcuklanmış, giden yaza ve kararmış sonbahara nispet ediyordu adeta. Adının sakız olmasının sebebi, o pürüzsüz ve pırıl pırıl yaprakları ne kadar da diri, ne kadar da albeniliydi yine ?


Balkon demirlerinden yağmur suları damlıyordu. Bütün gece yaşanmış olan sırılsıklamlığın izleri gibi.


Sokağımın karşısındaki karabiber ağacına takıldı gözüm. Ne kadar da canlı ve yeşildi yaprakları. Yaza yataklık eden cıvıl cıvıl bir baharı müjdeliyordu sanki.


Koyu gri gökyüzünü, kendisine kontrast fon yaparaktan; bembeyaz bir martı süzülüp geçti hemen önümden. O da tüm gece yıkanıp, aklanıp, paklananlardandı muhakkak. Ve tipik İzmir martısı...Küçük, narin, orta boy cinsinden. İstanbul’un azman martılarıyla, ilelebet boy ölçüşemeyecek.


Böyle de çok güzelsin be şehrim, böyle de isterik ve davetkar...

 
Toplam blog
: 898
: 3759
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

İzmir'de yaşıyorum.    Çok uzun yıllar öncesinden başlayıp, hiç ara vermeden bugünlere kada..