Kayıp Türkler Dukha halkı

Ren geyiği İnsanları Dukha halkı 10 bin yıldan beri Moğolistan' ın Kuzey sınırındaki Sayan  Dağları yamaçlarında yaşıyorlar.

Dukha halkı ren geyiği yetiştiriyor ve Türkçe konuşuyorlar.

Dukha'lılar da suç yok, cinsiyet farkı yok, eşitlik var. Günümüzden 10 bin yıl önceki yaşam tarzıyla hayatlarını sürdürüyorlar. 

Dukha'lıların inandıkları din ise Şamanizm.

( Esrime yeteneğindeki kimselerin ( samanların ) cinlerle ve tinlerle ilişkiler kurarak onların üstün yetenek, beceri ve güçlerini elde etmeleri. Bunları toplum ve birey adına kullanmaları. Bu iş için yapılan dinsel, büyüsel işlemlerin ve törenlerin tümü )

Moğolistan'a Tuva'dan gelen, avlarını paylaşan, ormanlardan yemiş toplayan ve doğayla çok uyumlu bir toplum.

Dukha halkı Sayan  dağlarında yaşayan ve nesli hızla tükenen ren geyikleriyle birlikte doğaya hiç zarar vermeden göçebe olarak yaşıyorlar.

Harvard Üniversitesinde Çin-Tibet dilleri üstüne doktora yapan Serdar Afkhami Dukha halkının yok olmaya yüz tutan yaşam tarzlarını keşfedip ölümsüzleştirmiş.

Özellikle Türk dili konuşmaları suç işlememeleri, kadınların ve erkeklerin aynı haklara sahip olmaları çok dikkat çekiyor.

Bu muazzam fotoğraların yanı sıra bu halkı konu alan bir belgesel de hazırlandı. Belgeselin tanıtımı İstanbul'da yapıldı.

Dukha halkı ren geyiklerinin sütü, peynirleri ve topladıkları yaban yemişlerle beslenirler.

Dukha halkı insanları inançları gereği kirlenmesin diye derelerde, göllerde, çaylarda ve ırmaklarda ellerini yıkamazlar.

Dukha halkı bütün işlerinde ren geyiklerini vasıta olarak kullanırlar. Orta Asya'dan gelen Türkler olduğu bilinir.

Kaynak: www.Kamudan haber com.

Böyle Türkçe konuşan, kayıp Türkler bulundukça seviniyoruz.

Suçun olmadığı, kadın ve erkeğin aynı haklara sahip olduğu bir toplumu dünya bir araya gelse ayıramaz.

Keşke Türkçe konuşan, doğayla başbaşa yaşıyan, 10 bin yıldan beri kültürünü devam ettiren, dünyanın çeşitli yerlerine dağılmış kayıp Türklerle bir araya gelsek. 

Olmaz, kesinlikle bir araya gelmeyelim. Onlarla bir araya gelirsek onlara da suç işlemeyi, kadın erkek eşitsizliğini, doğaya zarar vermeyi, haksızlığı, hukuksuzluğu ve yoksulluğu öğretiriz.

En iyisi onlar 10 bin yıldan beri o umutlu ve mutlu yaşam tarzlarına bulundukları yerde böyle devam etsinler.

Hep sağlıkla ve mutlulukla yaşasınlar. Gelişsinler, çoğalsınlar seslerini dünyaya duyursunlar. Yüreğimizin onlar için çarptığını bilsinler.

Kıymetli okurlarımıza saygılar sunuyorum.

Mehmet BURAKGAZİ / MERSİN