Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Aile ve Çocuk Danışmanı Burcu Polatdemir

http://blog.milliyet.com.tr/yasamsenin

29 Ekim '17

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Kendinle Başbaşa

Kendinle Başbaşa
 

Kendinizle baş başa kalmayı sever misiniz? İçinizden gelen sesleri, etrafınızda kimse olmadığında enine boyuna düşünüp tartmak ihtiyacınız olur mu?

Biz insanlar sosyal varlıklarız. Yıllar boyu bizlere yalnız kalmanın  kötü bir şey olduğu ve milletçe tüm temennilerimizi hep birlikte olmanın mutluluğuyla anlatıldı. Elbetteki, bir arada olmak, bir şeyler paylaşabilmek oldukça güzel..İnsanı  hayata bağlayan etkileşimdir, konuşabilmek, başka birilerini yakınında hissedebilmektir. Fakat  biraz da yalnız olmanın bize neler katacağından bahsetmek isterim. Kendimizle başbaşa kalmak ,toplum içinde kendimize ifade edemediğimiz tarafımızla yüzyüze gelmek de bir o kadar da faydalıdır. Birey olmanın ,tek başına da bu hayatta var olabileceğimizin kendimize kanıtıdır.Tek başına zaman geçirdiğinizde neler yaparsınız? Mesela biraz yürüyüş ya da bir kafede oturup bir kahve içebilmek size ne hissettirir? Bunu çok sık yapanlarınız da vardır ne zamandır tek başıma kalamıyorum diyenleriniz de eminim.

Bir keresinde bir arkadaşım; çocukları olduktan sonra hiç tek başına kalamadığından bahsetmişti. ’’Tek başına  sinemaya gitmek,bir şeyler yapmak için can atardım’’ demişti. Bu beni oldukça etkilemişti.Aslında  hepimizin belli zamanlarda yalnız kalmaya ihtiyacımız var. Bu ruhumuz için de zaman zaman faydalı üstelik.. Kendi özel alanlarımızda kalabilmek, kendine zaman ayırabilmek o kadar kıymetli ki.

Eşimiz de olsa çocuklarımıza dönüşümlü zaman ayırarak zamanımızın en azından belli  bir kısmını kendimize ayırmalıyız. Biraz tazelenmek, kendimizi dinlemek, hayattaki beklentilerimiz üzerinde biraz düşünmek, içinde bulunduğumuz yaşın güzelliklerine şükredip yaşadığımız hayatın değerini kendimize hatırlatmak hepimize iyi gelecektir. Küçük çocuklu anneleri ayrı tutuyorum dünyaya gelen bir varlığın sorumluluğu belli bir süre hayatımızın belli bir kısmını sadece ona ayırarak geçirebilmek lazım geliyor tabiî ki bu normal bir durum ama sorumluluk bir nebze olsun gevşediğinde kendinize bu zamanı yaratın. Kendinizi yenileyip tazelemezsiniz ailenize de verimli, anlayışlı, odaklı olamazsınız. Bunu sadece dışarıya çıkmak olarak düşünmeyin sevdiğiniz bir filmi izlemek,okumak isteyip bir türlü okuyamadığınız bir kitaba ayrılan zaman bile sizi içinde bulunduğunuz günlük aktivitelerden bir nebze olsun uzaklaştıracaktır.

Kendimizi takdir edebilmek, bu zamana kadar yaptıklarımızı, neler başardıklarımızı bundan sonra neler yapmak istediğimizi bilmek, bununla ilgili kendimize yeni hedefler belirlemek geleceğe dair içimizde umut da oluşturacaktır. Bu zaman zarfında da pozitif cümleler kullanarak,neleri yaparsam hangi davranışlarımı istediğim şekilde değiştirebilirsem,hangi sevmediğim alışkanlıklarımdan uzak kalırsam bana daha faydalı olur diye ufak notlar alırsak bu ayırdığınız küçük zamanlardan verim alabiliriz.

Kendi ruhumuzu beslemezsek sevdiklerimizi de körelmiş duygular ve monoton ruh halimizle besleyemeyiz. Unutmayalımki; Çocuklarımızın anlayamaz diye düşündüğümüz her duygu durumunu hissediyorlar eğer bir ebeveyn bu olumsuz duygu durumlarını alışkanlık haline getiriyor ama ben çocuğuma  bunu belli etmiyorum dese de bunun büyük bir yanılgı olduğunu belirtmek isterim.Bu sürekli maruz kalınan duygu durumu,onların da kendi benliklerinde zamanla değersizlik duygusu oluşturabilir. Siz kendinize bir şeyler katın ki,onlar da ebeveynlerinden almaları gereken sevecen,pozitif duygu durumunu modelleyebilsin. Çocuklar söylediklerimizden çok yaptıklarımızı ,davranışlarımızı örnek alırlar. Hepinize mutlu günler..

 
Toplam blog
: 82
: 140
Kayıt tarihi
: 12.04.15
 
 

Çocukların duygu ve davranışlarının sonuçlarından yola çıkarak ,çocuğun ruh dünyasında oluşan değ..