Kılıçdaroğlu’nu desteklerdim

Memleketin şu günlerde Kemal Kılıçdaroğlu gibi isimlere ihtiyacı her zamankinden daha fazla. O bir Anadolu çocuğu. Toplum ortalamasını temsil ediyor. Tunceli Nazimiye’de doğmuştur. Bilirim oraları. Hem yokluk, hem yoksulluk görmüştür. Acılara tanıklık etmiş, gurbetlik yaşamıştır. Gerçek bir başarı öyküsüdür yaşamı. En alttan başlamış, sindire sindire tepelere yükselmiştir.

Bir süre müfettişlik yapması, ardından Bağ-kur ve SSK Genel Müdürlüğü görevlerinde pişmesi önemli bir avantajdır yöneticilik performansı bakımından. Bir süredir de siyasetin içinde olması eminim onu Türkiye’nin en iyi yetişmiş, yetkin elemanları arasına sokmuştur.

Bu açıdan bakıldığında Kemal Kılıçdaroğlu’ndan ziyade Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında İstanbul kazanacak diye düşünüyorum. Her İstanbullu onda kendinden bir şeyler bulacaktır. O da kendisi gibi olan İstanbulluları çok rahat anlayabilecektir.

Kılıçdaroğlu isminin yanında örgütçü bir insanın, CHP İstanbul il başkanı Sayın Gürsel Tekin’in Belediye Meclis Başkanı Adayı, şehir planlamacısı Prof. Alper Ünlü’nün genel sekreter olarak takımda yer alması isabetli kararlardır.

Artık yönetimde geçerli olan anlayış yönetişim anlayışıdır. Kent, takım ve kentlilerle birlikte yönetilecektir.

Siyasete uzak durarak, eleştirmekle yetinerek yakındığımız konulara çözüm bulunamaz. Siyasetçilerin ve siyasetle ilgilenenlerin yeterliliği ne kadar yüksek olursa çözüme o kadar fazla yaklaşmış oluruz.

Belki bir çoğumuz şu yalın gerçeğin farkında değiliz. Yetkiyi verenler de yetkiyi alanlar da siyasetçilerdir. Siyasetçiye rağmen iyi bir bürokratı görevde tutmak neredeyse olanaksızdır.

Bu durumda Kılıçdaroğlu gibilerin kıymetini bilmek ve arkasında durmak gerekiyor. Eğer İstanbul’da yaşıyor olsaydım bütün önyargılarımı bir kenara bırakarak oyumu CHP’ye verirdim. Komşularımı, dostlarımı, kadınları ve gençleri CHP’ye oy vermeye çağırırdım.