- Kategori
- Eğlence - Hobi
Kime göre neye göre
Evet; itiraf ediyorum.
Sabahları 7de kalkacagım günlerde saatimi 5e kurarak uyanıp; “oh be daha 2 saat daha uyuyabilirim” demeyi,
Yeni aldığım dergiyi heyecanla açıp ilk olarak yeni sayfalarını koklamayı,
Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin hala Nokia snake’ten vazgeçmeyip saatlerce oynayabilmeyi,
Gece yatarken bile kimi zaman(kabul ediyorum çoğunlukla) saçlarımı yapıp, rimel de sürüp uyumayı,
İnsanlar uzun uzun bir şeyler anlatırken aslında dinlemeyip içimden balıkların nasıl çiftleştiği gibi saçma düşüncelerin geçmesini,
Bauhaus gibi yerlerde boya, vernik ve de yapıştırıcıların bulundugu reyonlarda ayakkabılarımı bağlamak veya telefonla mesajlaşmak gibi bilumum sebeplerden dakikalarca oyalanmayı,
Birisine kızdığımda eve gelip temiz bir kağıt çıkartıp hakkında saatlerce kötü şeyler yazmayı ve sonra o kağıdı bir kutuda saklamayı,
Ben ölürsem acaba kim ne kadar üzülür, cenazeme kaç kişi gelir gibi saçma düşüncelerle saatlerce oyalanabilmeyi,
Sözlüklerde okuyup beğendiğim yazıları şirkette kimse benle ilgilenmezken, en yoğun saatlerde, etrafıma sakince bakıp “print” tuşuna basıp, sonrasında bir koşu makineden alarak elimde çok mühim yazılar varmışcasına, kaşlarım çatık okuyarak yürümeyi,
Hala beyaz çizgisiz kağıt üzerinde yüzlerce defa imza atarak, kendi imzamı bulmaya çalışmayı,
Arkadaslarımla evde otururken national geographic, wild, discovery channel, reality, history channel izliyor görünüp, evde tekken gelinim olur musun, evcilik oyunu, itirazım var, sabahların sultanını izlemeyi,
Ve de insanlar dışarıda şu an gezip tozarken burada oturup bu saçma şeyleri yazmayı,
Bi çoğunuzdan çok seviyorum…